elif ŞAFAK iyi bir yazarmı değil mi benim sormam yanlış olur ama yani bu kiraptaki yazılarda ne anlatmak istiyor anlamadım acaba içindeki gerçeklerimi yazdı yoksa birine ait bilgileri mi aktardı veya başka ne birde zaman gazetesinde yazması bu işin ayrı bir boyutu
DAVALIK OLAN ‘BABA VA PİÇ’ KİTABI NE ANLATIYOR? Baba ve Piç, İstanbul-San Francisco arasında sürekli gel-gitler şeklindeki anlatımıyla, bir Müslüman-Türk Kazancı ailesiyle Ermeni asıllı Amerikalı Çakmakçıyanların 90 yıla yayılan öykülerini barındırıyor sayfalarında. Kederli bir geçmişi tamamen unutmak mı daha doğru, yoksa geçmiş bilincini beraberinde taşımak mı? ‘Baba ve Piç’ diğer yandan bir kadınlar romanı aslında. Erkeklerin apansız ve açıklamasız ölüverdiği dünyada, geriye hep kadınların kaldığı bir sülaleden dört kuşak kadının hikâyesi.
ELİF ŞAFAK’IN BAŞINA DERT AÇAN CÜMLELER 5237 sayılı TCK'nun 301/1 maddesi gereğince cezalandırılması istenen yazar Elif Şafak’ın ‘Türklüğü alenen aşağılamak’ suçundan 24 Temmuz da Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa EROL tarafından hazırlanan iddianamede, başını derde sokan kitabın satırlardan bazıları şunlar; ‘..Bütün akrabalarını 1915'te kasap Türklerin ellerinde kaybetmiş soykırımzede bir sülalenin torunuyum’ (Sayfa 63) , ‘Sen kalk gel Ortaasya'dan, dal dosdoğru Anadolu'nun bağrına, sonra bir bakmışsın her yerdeler! Orada yerleşik olan milyonlarca Ermeniye ne oldu peki? Asimile edildiler! Eridiler! Yetim bırakıldılar! Sürüldüler. Mal mülklerinden oldular! ’ (Sayfa 65) , ‘Sıradan Türklerle ne konuşacaksın eğitim görmüşleri bile ya Milliyetçi ya cahil’ (Sayfa 130) , ‘Ayaşta sağ kalan olmamış Çankırı'ya götürülenler de peyder pey öldürülmüşler... Sopalarla, balta saplarıyla dövülmüşler. Bazıları açlıktan ölmüş bazıları da öldürülmüş’ (Sayfa 170-171) , ‘Türkler de 1915'te bunları Ermenilere yapanlar’ (Sayfa 172) , ‘1909 Adana katliamlarından ya da 1915 tehcirinden... bunlar sana bir şey hatırlattı mı? Ermeni soykırımı diye bir şey duymadın mı hiç? ’ (185-186) , ‘Toprağımızdan kovulduk, eşyalarımızdan olduk, hayvan muamelesi gördük, koyun gibi kesildik. Doğru düzgün haysiyetli bir ölüm bile esirgendi bizden’ (Sayfa 192) , ‘Erkek bırakmıyorlar ortada. Silah arama bahanesiyle Ermenilerin evlerine girip sonra da yağmalıyorlar’ (Sayfa 198) .
KİTAPTAN BİR BÖLÜM ‘Odadakilerin meraklı bakışları üzerinde ağırlaştı. Ne var ki Zeliha'nın yüzünde ne sıkıntıdan eser vardı ne mahcubiyetten. Bu toplumsal işkenceden keyif alıyor değildi elbette ama içinden bir ses başkalarının fikirlerini ve yargılarını umursamamayı öğütlemişti ona. Ne de olsa fark etmeyecekti sonuç olarak. Son zamanlarda bazı kelimeleri kişisel sözlüğünden çıkarmaya karar vermişti, 'utanç' pekâlâ bunlardan biri olabilirdi. Bu kürtaja onay verecek bir koca yoktu ortada. Bu çocuğun bir babası yoktu. Neyse ki kocanın olmayışı formalitelerde bir avantaja dönüştü. Görünüşe göre kimsenin yazılı iznini almasına gerek yoktu. Bürokratik düzenlemeler, evli çiftlerin bebeklerini kurtarmak için gösterdikleri özeni evlilik dışı doğan bebekler için göstermiyordu anlaşılan. Babasız bir çocuk neticede bir piçti ve İstanbul'da bir piç, sallanan bir diş gibi her an düşmeye hazırdı...’
YAZAR ELİF ŞAFAK KİMDİR? 1971 Strasbourg doğumlu. ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü'nü bitirdi ve yüksek lisansını aynı üniversitede Kadın Çalışmaları Bölümü'nde, doktorasını ise Siyaset Bilimi alanında tamamladı. 'Bektaşi ve Mevlevi Düşüncesinde Kadınsılık-Döngüsellik' konulu yüksek lisans tezi Sosyal Bilimler Derneği'nce ödüllendirildi. İlk öykü kitabı Kem Gözlere Anadolu 1994 yılında yayımlandı. İlk romanı Pinhan ile 1998 yılı Mevlana Büyük Ödülü'nü aldı. Bunu Şehrin Aynaları ve yazara 2000 yılı Türkiye Yazarlar Birliği Ödülü'nü kazandıran Mahrem izledi. Bu romanıyla geniş bir okur kesimince tanınan yazar, diğer romanları gibi Metis Edebiyat dizisinde yayımlanan Bit Palas (2002) ve Araf'ı (2004) yazdı. Kadınlık, kimlik, kültürel bölünme, dil ve edebiyat konulu yazılarını Med-Cezir'de (2005) bir araya getirdi. Bir süredir ABD'de yaşayan Elif Şafak Avrupa ve ABD'de çeşitli gazete ve dergilere yazmakta, Michigan Üniversitesi'nin ardından Arizona Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak hala görev yapmakta. Kitapları çeşitli dillere çevrilen Elif Şafak'ın İngilizce kaleme aldığı son romanı Baba ve Piç (2006) , dünyanın önde gelen yayınevlerinden Viking/Penguin tarafından basılması düşünülüyor.
elif ŞAFAK iyi bir yazarmı değil mi benim sormam yanlış olur ama yani bu kiraptaki yazılarda ne anlatmak istiyor anlamadım acaba içindeki gerçeklerimi yazdı yoksa birine ait bilgileri mi aktardı veya başka ne birde zaman gazetesinde yazması bu işin ayrı bir boyutu
DAVALIK OLAN ‘BABA VA PİÇ’ KİTABI NE ANLATIYOR?
Baba ve Piç, İstanbul-San Francisco arasında sürekli gel-gitler şeklindeki anlatımıyla, bir Müslüman-Türk Kazancı ailesiyle Ermeni asıllı Amerikalı Çakmakçıyanların 90 yıla yayılan öykülerini barındırıyor sayfalarında. Kederli bir geçmişi tamamen unutmak mı daha doğru, yoksa geçmiş bilincini beraberinde taşımak mı? ‘Baba ve Piç’ diğer yandan bir kadınlar romanı aslında. Erkeklerin apansız ve açıklamasız ölüverdiği dünyada, geriye hep kadınların kaldığı bir sülaleden dört kuşak kadının hikâyesi.
ELİF ŞAFAK’IN BAŞINA DERT AÇAN CÜMLELER
5237 sayılı TCK'nun 301/1 maddesi gereğince cezalandırılması istenen yazar Elif Şafak’ın ‘Türklüğü alenen aşağılamak’ suçundan 24 Temmuz da Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa EROL tarafından hazırlanan iddianamede, başını derde sokan kitabın satırlardan bazıları şunlar; ‘..Bütün akrabalarını 1915'te kasap Türklerin ellerinde kaybetmiş soykırımzede bir sülalenin torunuyum’ (Sayfa 63) , ‘Sen kalk gel Ortaasya'dan, dal dosdoğru Anadolu'nun bağrına, sonra bir bakmışsın her yerdeler! Orada yerleşik olan milyonlarca Ermeniye ne oldu peki? Asimile edildiler! Eridiler! Yetim bırakıldılar! Sürüldüler. Mal mülklerinden oldular! ’ (Sayfa 65) , ‘Sıradan Türklerle ne konuşacaksın eğitim görmüşleri bile ya Milliyetçi ya cahil’ (Sayfa 130) , ‘Ayaşta sağ kalan olmamış Çankırı'ya götürülenler de peyder pey öldürülmüşler... Sopalarla, balta saplarıyla dövülmüşler. Bazıları açlıktan ölmüş bazıları da öldürülmüş’ (Sayfa 170-171) , ‘Türkler de 1915'te bunları Ermenilere yapanlar’ (Sayfa 172) , ‘1909 Adana katliamlarından ya da 1915 tehcirinden... bunlar sana bir şey hatırlattı mı? Ermeni soykırımı diye bir şey duymadın mı hiç? ’ (185-186) , ‘Toprağımızdan kovulduk, eşyalarımızdan olduk, hayvan muamelesi gördük, koyun gibi kesildik. Doğru düzgün haysiyetli bir ölüm bile esirgendi bizden’ (Sayfa 192) , ‘Erkek bırakmıyorlar ortada. Silah arama bahanesiyle Ermenilerin evlerine girip sonra da yağmalıyorlar’ (Sayfa 198) .
KİTAPTAN BİR BÖLÜM
‘Odadakilerin meraklı bakışları üzerinde ağırlaştı. Ne var ki Zeliha'nın yüzünde ne sıkıntıdan eser vardı ne mahcubiyetten. Bu toplumsal işkenceden keyif alıyor değildi elbette ama içinden bir ses başkalarının fikirlerini ve yargılarını umursamamayı öğütlemişti ona. Ne de olsa fark etmeyecekti sonuç olarak. Son zamanlarda bazı kelimeleri kişisel sözlüğünden çıkarmaya karar vermişti, 'utanç' pekâlâ bunlardan biri olabilirdi. Bu kürtaja onay verecek bir koca yoktu ortada. Bu çocuğun bir babası yoktu.
Neyse ki kocanın olmayışı formalitelerde bir avantaja dönüştü. Görünüşe göre kimsenin yazılı iznini almasına gerek yoktu. Bürokratik düzenlemeler, evli çiftlerin bebeklerini kurtarmak için gösterdikleri özeni evlilik dışı doğan bebekler için göstermiyordu anlaşılan. Babasız bir çocuk neticede bir piçti ve İstanbul'da bir piç, sallanan bir diş gibi her an düşmeye hazırdı...’
YAZAR ELİF ŞAFAK KİMDİR?
1971 Strasbourg doğumlu. ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü'nü bitirdi ve yüksek lisansını aynı üniversitede Kadın Çalışmaları Bölümü'nde, doktorasını ise Siyaset Bilimi alanında tamamladı. 'Bektaşi ve Mevlevi Düşüncesinde Kadınsılık-Döngüsellik' konulu yüksek lisans tezi Sosyal Bilimler Derneği'nce ödüllendirildi. İlk öykü kitabı Kem Gözlere Anadolu 1994 yılında yayımlandı. İlk romanı Pinhan ile 1998 yılı Mevlana Büyük Ödülü'nü aldı. Bunu Şehrin Aynaları ve yazara 2000 yılı Türkiye Yazarlar Birliği Ödülü'nü kazandıran Mahrem izledi. Bu romanıyla geniş bir okur kesimince tanınan yazar, diğer romanları gibi Metis Edebiyat dizisinde yayımlanan Bit Palas (2002) ve Araf'ı (2004) yazdı. Kadınlık, kimlik, kültürel bölünme, dil ve edebiyat konulu yazılarını Med-Cezir'de (2005) bir araya getirdi. Bir süredir ABD'de yaşayan Elif Şafak Avrupa ve ABD'de çeşitli gazete ve dergilere yazmakta, Michigan Üniversitesi'nin ardından Arizona Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak hala görev yapmakta. Kitapları çeşitli dillere çevrilen Elif Şafak'ın İngilizce kaleme aldığı son romanı Baba ve Piç (2006) , dünyanın önde gelen yayınevlerinden Viking/Penguin tarafından basılması düşünülüyor.