Burhan Doğançay çağımızın dünya çapında modern ressamlarından.Konusu duvarlar.Bütün dünyada yaşanan mekanlarda duvarların o dönemi ve bölgenin kültürünü yansıttığını savunuyor. Türkiye görsel sanata ve sanatçılarına çok az değer veren bir ülke olduğundan olacak,Doğançay Usta kendi müzesini kendi kurmuş.Çok da iyi yapmış.Diğer müzelerde çocuklara kötü kötü bakılıp susmaları istenirken; Doğançay müzesi çocuklara ayrıntılı açıklamalar yapılarak gezdiriliyor.Ardından hem resim yaptırılıyor,hem de ikramda bulunuluyor.Bunların yanısıra Doğançay Usta eğer müzedeyse çocuklarla uzun sohbetler ediyor.Bu sohbetler çok değerli.Çünkü hiç bir öğretmen ya da ebeveynin sözlerinin bu kadar etki bırakacağını sanmıyorum.Bu cahillik denizinde küçük bir kültür damlası olsan da içimizi ferahlatıyorsun Burhan Usta.
Ana vatanı Anadolu,nesli tükeniyor.İlk bakışta evcil koyuna benzese de çok hızlı koşmasıyla vücudu zarif ve kaslı,boynuzları devasa ve nice kralların tacına taş çıkartacak güzellikte,bakışları yumuşak.Hala insan ve hayvan avcıların hedefi.İç Anadolu bozkırlarında yaşar.Boynuz vuruş seslerini kilometrelerce öteden duyabilirsiniz.Bu boynuz vuruşlarının şiddetiyle,normalde bir insan kafatası paramparça olur.Oysa yaban koyununun kafatası-omur kemikleri çok güçlü.Bir güzellik abidesi.
Emprestyonist(izlenimci) ,renkçi,fransız ressam.Toz pastel tekniğini geliştirmiş,bu alanda yetkinleşmiş,biraz bohem.Kadınların özel yaşamını fotoğraf mantığıyla resimlediği için röntgencilikle suçlanmış; oysa şimdi anlıyoruz,bu resimler resim sanatına farklı bir bakış açısı getirmiş.Onun modelleri durağan değil,sanki yaşıyor.Banyo yapıyorlar,gösteri için prova yapıyorlar,şarkı söylüyorlar,bale yapıyorlar,saçlarını tarıyorlar,ayakkabılarını bağlıyorlar,hayallere dalıyorlar; kısacası poz vermiyor,yaşıyorlar.Foto muhabirliği tadında ressamlık.Bir bakarsınız,haberiniz olmadan sizi de bir yerde yakalayıp resminizi yapıverir Degas.Aman dikkat!
İmagine! Hayal et! Savaşların olmadığını Açlığın olmadığını Bu yalnızca benim hayalim değil! John 40 yaşında öldürüldü. O kelimenin tam anlamıyla bir ozandı. Yalnız besteler yapan değil. İnançları olan İnançları için mücadele eden. Ütopyaları olan, Ütopyalarını ifade eden. Beatles'in aslarından. Efsane. Ama insan...
Burhan Doğançay çağımızın dünya çapında modern ressamlarından.Konusu duvarlar.Bütün dünyada yaşanan mekanlarda duvarların o dönemi ve bölgenin kültürünü yansıttığını savunuyor.
Türkiye görsel sanata ve sanatçılarına çok az değer veren bir ülke olduğundan olacak,Doğançay Usta kendi müzesini kendi kurmuş.Çok da iyi yapmış.Diğer müzelerde çocuklara kötü kötü bakılıp susmaları istenirken; Doğançay müzesi çocuklara ayrıntılı açıklamalar yapılarak gezdiriliyor.Ardından hem resim yaptırılıyor,hem de ikramda bulunuluyor.Bunların yanısıra Doğançay Usta eğer müzedeyse çocuklarla uzun sohbetler ediyor.Bu sohbetler çok değerli.Çünkü hiç bir öğretmen ya da ebeveynin sözlerinin bu kadar etki bırakacağını sanmıyorum.Bu cahillik denizinde küçük bir kültür damlası olsan da içimizi ferahlatıyorsun Burhan Usta.
Zeki,isyankar,yaratıcı,yetenekli,baş belası oğlum.Nerede,ne yapacağı pek belli olmaz.Umarım yaşamı boyunca herşeye ozanca bakar.
Sincap kuyruklu,iri sarı-yeşil gözlü,hastalıklı,beyaz göğsüyle bir aslanı,bakışlarıyla bir bebeği andırıyor.Çaylak!
Ana vatanı Anadolu,nesli tükeniyor.İlk bakışta evcil koyuna benzese de çok hızlı koşmasıyla vücudu zarif ve kaslı,boynuzları devasa ve nice kralların tacına taş çıkartacak güzellikte,bakışları yumuşak.Hala insan ve hayvan avcıların hedefi.İç Anadolu bozkırlarında yaşar.Boynuz vuruş seslerini kilometrelerce öteden duyabilirsiniz.Bu boynuz vuruşlarının şiddetiyle,normalde bir insan kafatası paramparça olur.Oysa yaban koyununun kafatası-omur kemikleri çok güçlü.Bir güzellik abidesi.
Nesli tükenmekte,korumaktan aciziz,
Dama Dama Dama.
Ana vatanı Anadolu olan,zerafeti yüzyıllardır bizi vuran ceren bakışlı.
Kilimlere nakış,türkülere ezgi,masallara motif,efsanelere imge.
Emprestyonist(izlenimci) ,renkçi,fransız ressam.Toz pastel tekniğini geliştirmiş,bu alanda yetkinleşmiş,biraz bohem.Kadınların özel yaşamını fotoğraf mantığıyla resimlediği için röntgencilikle suçlanmış; oysa şimdi anlıyoruz,bu resimler resim sanatına farklı bir bakış açısı getirmiş.Onun modelleri durağan değil,sanki yaşıyor.Banyo yapıyorlar,gösteri için prova yapıyorlar,şarkı söylüyorlar,bale yapıyorlar,saçlarını tarıyorlar,ayakkabılarını bağlıyorlar,hayallere dalıyorlar; kısacası poz vermiyor,yaşıyorlar.Foto muhabirliği tadında ressamlık.Bir bakarsınız,haberiniz olmadan sizi de bir yerde yakalayıp resminizi yapıverir Degas.Aman dikkat!
Beethoven'i anlamak için kulaklarımız sağır olmuşken 9.senfoniyi bestelememiz gerekir.
İmagine!
Hayal et!
Savaşların olmadığını
Açlığın olmadığını
Bu yalnızca benim hayalim değil!
John 40 yaşında öldürüldü.
O kelimenin tam anlamıyla bir ozandı.
Yalnız besteler yapan değil.
İnançları olan
İnançları için mücadele eden.
Ütopyaları olan,
Ütopyalarını ifade eden.
Beatles'in aslarından.
Efsane.
Ama insan...
Sanat eleştirmeni,çevirmen,önemli Türk aydınlarından.