Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • simit19.08.2005 - 22:19

    Hayat bir cemberdir bizim etrafinda dondugumuz.Hayat bir simit halkasina benzer; uzerindeki susamlarsa insanlara...Tutunmak ister simite insan.Dahasi susam olmadan simitin adi simit degil baska bir seydir.O halkaya denmemistir simit; o halka ve susamli olan ekmege denmistir.Bazen 'tutunamayanlar' olur, kalkadan kayip giderler, duserler yere.
    Sonra bir kus gelir ve gagasiyla alir onu, yukselir goge.
    Yaradana yolculuktur bunun adi
    Yukseldikce daha sIkI tutar kus susam tanesini.
    Artik cok uzaktir halkadan o susam
    Insan da boyledir
    Halkayi bir kere terketmeyegorsun ya, ayaklar altinda cignenecektir ya da olup yukseklere cikacaktir

  • koku19.08.2005 - 22:16

    mayreni (11.12.2004 03:06) Mai Salon

    Dogdugumuzda, diger hislerimize nazaran en gelismisi,koku alama duygumuzmus......Hatta dokunma duygusundan bile daha tamamlanmis haldeymis,
    Seninde anlattigin gibi kokularin o beynin bilincsizliginde hep gomulu kalislari cok onemli rol oynuyor hayatimizda.
    Bunlari dusunurken bazi seyler geldi aklima...
    Anne'nin kokusu ilk alinan kokulardan biri olduguna gore,
    acaba ayni bolgelerden olanlar ayni seyleri yedikleri icin benzeri kokudalar ve bu nedenle daha cekici mi geliyorlar birbirlerine?
    Belki de insanlarin, biz ve digerleri diye ayirim yapmasinin sebepleri burdan kaynaklaniyordur? ? ? Ne dersin? ?
    Bu arada sigara geldi aklima..... Cok keskin bir koku..Ilk gunden bu kokuyu duyan cocuk acaba o kokuyu sevmeyi mi ogreniyor? ?
    Su ve hava gibi herkese gerekli olan seylerin, katiksiz hallerde kokusuz olduklarini dusundum.
    Bu devirde parffum sanayisinin ne kadar gelistigini biliyoruz... belkide herkes kendi dogal kokusunu maskeledigi icin yanlis kisilere karsi cekicilik duyuluyor, diye gecti aklimdan...
    Bilgisayar yolu ile kokunun iletilmege calisildigini duymustum... Demek ki bilgisayardaki bu onemli eksikligi gidermeyi dusunmus bilginler...
    Hep boyle ilginc konulara deginmege devam et... Sag ol)))

  • koku19.08.2005 - 22:15

    (10.12.2004 15:53) Mai Salon

    Hafif bir koku...burun deliklerine hucum ediyor..Burun icindeki reseptorler tarafindan alinip beyne ulastiriliyor ve beyin tahlile basliyor.Tanidik bir koku, kotu koku, guzel koku...Cagrisimlar...Arsivini aciyor beyin ve daha once boyle bir kokuyu kayit edip etmedigine bakiyor.Bir veri ya da kayit bulamadigi zaman kaydediyor bu kokuyu..Guzel bir kiz ve ondan etrafa yayilan karsi konulamaz hos bir koku.Bu kokuyu kizla butunlestiriyor.Beyin sadece kokuyu almiyor, onunla beraber bir insani da kaydediyor..Bu kokuyu her aldiginda, o kokuya her rastgeldiginde hep o kiz cikacak karsisina..Bu hep boyledir; cunku beyinle hayat isbirligi yapmakta ve beyin ait oldugu vucuda aci cektirmek icin hicbir firsati belki de bilincisz olarak kacirmamaktadir.Bakin bir beyin ve bilincsizlik.Ne de olsa beyin bu program uzerine bina edilmis, yani ayrintilar arasinda baglanti kurma ve onlari bu sekilde istif etme.Hepinizin bir aski olmustur-olmayanlarin da elbet olacaktir, sevgi olayi bu- insanlar bazen sevdigi insanlarla birlikte olurlar, onunla birlikte sarkilar dinlerler, bir yerlere gider.Bu yerler, bu edilen, gorulen bilgiler ve gorulen yerler beyne o kimse artik onunla birlikte kaydedilir ve ne zaman ki o bilgilere bir yerlerde rastlarsiniz, iste o zaman akliniza gelir sevdiginiz ve yaninzda yoksa aci..Beynin bilincsilzigi, cunku vucudun ne kadar aci cekeceginden bihaberdir; 'kalpsiz beyin' bu durum bize kalp ile beyin arasindaki koordinasyon eksikligini de gosterir..ayni vuctta iki farkli alem.iste bunlarin ikisine de mukayet olabilen insan; iste o insan kuvvetli bir insandir.
    ...
    Kokular ve bilgiler...Akcigerdeki bronslarin uc kisimlarinda alveol kesecikleri vardir.Bu kesecikler havayi vucuda vermeden once depolar..Kucuk ve binlerce(dikkat: alveol ile bronsu karistirmis olabilirim) bir nevi koku ve bilgi arasindaki iletisim ve baglanma sozkounusudur burda..Eger soyle farzedersek; yani alveol kesecikleri bilginin depolandigi yer ise hava da bilgidir; yani koku ile edilen bilgi.
    iste koku bilgileri beyin de saklanir ve o koku siizn karsiniza ciktiginda, beyin ilgili kokuya ait dosyayi acar ve icinden: acilar, huzunler; mutluluklar, hayalkirikliklari ve daha neler neler dokulur...
    ..
    Kampuste bilgisayar labinda iki bilgisayar otemde bir hatun vardi; sekil onemli deil; ama cok guzel kokuyordu..Bana bunlari yazdiran kokunun sahibi o hatundur; ama fukaranin bundan haberi yok.. :)))

  • kepela19.08.2005 - 22:02

    bir hitap şekli:
    kepela kepela die saldırır atlı süvariler :)
    Kaynak: Kişisel ansiklopedim :)

  • konuşamıyorum19.08.2005 - 21:56

    - konuşasana
    -ııı ııııııı ııııı
    ne?
    -ıııı ıııııı
    - anlamadım
    - 1(el işaretiyle)
    -tamam
    1 dakka dolar
    - salak herif görmüyor musun ağzım dolu o yüzden konuşamıyorum

  • çarpışma19.08.2005 - 21:50

    Mai Salon/10.10.2003 11:43:00

    Carpisma Ani

    Her kisi bir hedef istikametinde yol aldigina gore carpismanin gerceklesmesi bir noktada kacinilmaz oluyor.Peki bu carpisma ani nasil birseydir ve buna hayatimizin herhangi bir alaninda tesaduf edebilir miyiz?
    İste bu soruya verebilecek orneklerden birini sunmak istiyorum sizeİ gozlemlerden yola cikilarak olusturulmus ve bu soruya cevap niteliginde olabilecegi dusunulmus bir ornekleme...
    Efendim bir sabah uyandiniz, aslinda her sabah uyaniyorsunuz; ama bu bizi ilgilendirmiyor, bizim icin oneme haiz olan bir sabah gozlerinizi sizi bekleyen gune acmaniz.İlk baslarda uykunun verdigi bir sersemlik hali ve bu hal icinde hayata bir bosvermislik... Cunku hala tam olarak uyanamadiniz.
    Yuzunuze bir su carpma faaliyetiyle baslayan 'temizlenme harekati'niz belki de bir banyo(dus almak diyorlar) ile daha da pekistirilebilir.
    Neyse biz banyo islemlerini gecelim.Ferahlayan vucut 'ben acim, ben acim' diye feryadi basarken, eger vaktiniz varsa guzel bir kahvalti; yoksa ayakustu biseyler atistirma..
    Bu soyledigimiz ana kadar yapmis olduklariniz planli ve programli bir hazirlik evresi.Hic, bir hedefiniz, varacaginiz bir nokta, alabileceginiz bir 'sey' olmasa bu kadar planli bir sekilde hareket eder miydiniz? Sahsi kanaatim bunun 'hayir' oldugunu soyluyor..Eeee! Peki siz bu hazirliiklari n'için yapiyorsunuz? Neye hazirliyorusunuz kendinizi?
    Bunlarin yaniti bir 'hedef' tir..Hedefiniz, isyerinize ulasmak, okulunuza vs varmak olabilcegi gibi, baska yerlere/fikirlere/amaclara/insanlara ulasmak da olabilir.
    Aslinda biz de bunlari yazarken bir hedefe kilitlenmis durumdayiz, yani su kelimeler de buyuk carpismaya onhazirlik olarak algilanabilir.
    Hedefe yol almaya basladiginiz('uyanma ani' na 'baslama ani' denileblir; ancak aslinda uyumaniz bile buyuk carpisma oncesi dinlenme ihtiyacinizi gidermek icindir; yani sozun kisasi siz her an o carpismaya hazirlaniyorsunuz) andan itibaren her uzvunuz size arka cikar, sizi hedef doğrultusunda goturmek icin elinden gelen cabayi sarfeder.Bazen bu ugurda zarar gorur, yorulur, yaralanir... Ve size bunu bir sekilde gosterir.Bunu size isaret etmesinin nedeni bir hayiflanma, bir bikmislik deildir; yalniz sizden biraz ilgi ve biraz tedavi bekliyordur ve bununla ayni tempoda yola devam etmenizi saglayabilcegini dusunmektedir.Fakat bazen hata, yaralanma, bozulma tamir edilmez ve siz istemesinizde onu geride birakmak zorunda kalirsiniz; bir ayrilma, bir kopma hali.Bir dava adaminin her turlu kosul altinda yaninda olan dava kardesi(yoldasi) ni birakmasi, onunla yollarini ayirmasindan dogan aciyi sizde hissedersiniz.
    biraktiklariniz geride kalmistir, onlarin eksikligini hep duyacaksinizdir; ama sizin yola devam etmeniz gerekmektedir.Tekrar hedefe yonelirsiniz, ona dogru bazen yalpalar, bazen dimdik ve kendinizden emin bir sekilde yol alirsiniz..
    ...
    'Offfff! ! ! Yurumekten yoruldum artik..Su insanlara bak, hepsi bir yerlere gidiyorlar.Acaba gercekten hepsi o yerlere ulasabilecek mi? Etrafta bu kadar insan varsa, demek ki onlari bekleyen bir o kadar daha insan var.Bir insan bir insanin amacini, ulasma noktasini ifade ediyorsa, o zaman bir insanin(tekil olarak) birden fazla ve epey fazla ulasmasi gereken insan var.Ve bu durum her insan icin gecerli, olursa...Aman Allah'ım! ! Nasil bir ag olusur oyle, biribirleri icinden gecen, belki de bazen birbirlerine dolanan yollar, telcikler ve devasa bir ag(yasam) ...
    Yanimdan insanlar geciyor, ben de onlarin yanindan, hepimiz nehir gibi akiyoruz.Sagimdaki kareli ceket giyen adam gazete almak icin bufeye ugradi; bu da ayni nehirde suruklenip bir yerlere takilan bir dal'a, bir 'sey' ya da nehirden ayrilan kucuk kanallara akan su damlalarina benziyor..
    ...
    Artik isiklara geliyorum, zaten en sevdigim nokta da burasi..
    Yesil isik, arabalar geciyor, yolun karsisi amma kalabalik, aslinda bizim tarafta oyle..Kadin, erkek, genc, yasli, coluk cocuk...Karmakarisik bir topluluk..Hepimizin ayri bir hedefi var; ama hepimiz sanki kucuk bir ordu gibi toplandik..Her ordunun bir amaci(düsmani maglup etme) olduguna gore bu icinde bulundugum ordunun da bir hedefi olmali..Sanirimi karsiya gecmek..Ve karsiyakadaki ordunun da hedefi bu olsa gerek..
    Muthis bir savas olacak..İsiklar kirmiziyi gosterdi mi, iki ordu yildirim gibi birbirlerinin arasina dalacak; bazisi gecemeyecek karsiya, bazisi ise buna muavfak olabilecek..Acaba ben ben karsiya gecebilecek miyim?
    Ya su kadin? Su yasli teyzenin bunu basarabilecegini zannetmiyorum..Nasil oluyor da bu yasa gelmis olmasina ragmen boyle guc hedeflerin altina girebiliyor(lar) ?
    Evet, yesil sondu, iste o an..Aman Allah'im insanlar nasil da hizlandilar, tum guclerini ortaya koyuyorlar..Ben de dalmaliyim aralarina, zaman her gecen an azaliyor..Vay be, yasli teyzeye bak, nasil da aradan siyriliverdi..Ah omzum! ! Olamaz..'

    Bu harp 07.10.2003 tarihinde Besiktas Ovasi'nda Tansas Meydanin'daki İsik'larda gerceklesti..Omzundan darbe alan sahis ve o kahraman teyze amaclarina ulastilar..
    Bu bir Carpisma Ani'ydi :)))

  • farkındalık19.08.2005 - 21:45

    abi benim 'farkında' orta şekerli olsun :))

  • farkındalık19.08.2005 - 21:44

    çaydanlık, lazımlık, allık, pulluk gibi bir şey

  • pit pit etmek19.08.2005 - 21:43

    Brad Pitt amcamızın Türkçe'ye kazandırılmış fiili: pit pit etmek :)))

  • sarraf19.08.2005 - 21:42

    Kuyumcu
    Zarraf
    Annemler eskşden giderlerdi ben de yanlarında tin tin giderdim. Hiç haz etmezdim. Hele annem baya bir kuyumcu gezer, şü yüzük nasıl bu küpe nasıl? Altın sarısı renkler altında pek güzel durmuyor :))) Bence mor olacak: mor altin :)))