Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • biricik16.04.2007 - 01:12

    bana sevdiğim kadını çağrıştırır biricik kelimesi, zaten sevdiğim kadın değilse biricik de değildir.

  • sensiz istanbul'a düşmanım16.04.2007 - 01:10

    gidersen yıkılır bu kent
    kuşlar da göçer...
    bir nehir olur susarım yüzünün deltasında

    der ahmet telli.

  • yıkılacak kalın bir duvar16.04.2007 - 01:09

    Bir Akşamüstü Son Derece Yalnız Bir Duvar İçin Yazılmış Şiir

    bir duvara benziyorum akşamüzerleri, yapayalnız bir duvara
    sular yüzüme değiyor, ben bu akşamüzerlerini sevmiyorum
    uzaktan şaşkınlıklarla kucaklaşırken yaşıtlarım
    ben duvara benziyorum, hüzünlü bir duvara
    bir kadının düşmemek için tutunduğu bir çocuğun korkunç oyununda
    cüceler, periler yok ve arabalarda ağlak şarkılar çalıyor
    olmadık bir cam hışırtısıyla sökülüyorum günün içinden
    söküldükçe bir duvara benziyorum, benzersiz bir duvara

  • giden sevgilinin ardından16.04.2007 - 01:07

    bakakalırsınız öylece. ve eğer sevgiliyse giden, yani severek gidense, bir film müziği hüznü basar.

    aslında neye üzüldüğünüzü kestiremezsiniz, yani üzülmüş müsünüz üzülmemiş misiniz o bile belirsizdir. belli olan tek şey; artık tek başınalık hissi yaşadığınızdır. bu biraz koyar. oturursunuz karanlık bir odaya. ya da oda demeyelim, bir yer diyelim, içinizde bir yere oturursunuz. kalakalırsınız.

    eğer giden sevgiliyse ve durmadan sayıklamışsa 'beni ne olur hiç bırakma' diye. yani gitmek midir değil midir bilemezsiniz.

    sonra unuttum dersiniz, unutmalıyım... binlerce yüzbinlerce insan yaşıyor yeryüzünde bilirsiniz. birileri hep gider birileri hep gelir bilirsiniz. yeni yüzler yeni aşklar bekler sizi bilirsiniz. daha çok şey bilirsiniz ama hep bir kırıklık kalır.

    bir pazar öğleden sonra, ansızın teper o acı, giden sevgilinin gittiğine inanmaya başlayarak. üzgünlük bir atlı gelir kurulur evinize. siz onunla başbaşa...

    film biter.
    uykuya kalır bir deli rüzgar...

  • Sartre Simone Aşkı15.04.2007 - 22:24

    üçleme mi diyelim yahut şöyle zikredelim. sartre ve simone birbirlerine aşkı meşhur iki felsefecidir. sonra araya sartre'nin çapkınlıkları girer, çoğalır çoğalır çoğalır en son simone'nin öğrencilerinden biriyle ilişkiye girer.

    kahrolan simone'nin kadınsal tepkimesi çok ilginçtir. nefretini şöyle dışavurur. kendi öğrencisiyle lezbiyen ilişki yaşayarak. bunu bir öyküsünde de konu edinmiştir. yorum yazmaya gerek var mı bilmiyorum. ama öçalış'ın böylesi hayli ilginç...

  • tükenmek15.04.2007 - 14:29

    bekleme
    ben senle güneşi bulmaya geldim
    ürkme
    kavganı sormaya geldim
    gücenme
    güneşten sunmaya geldim
    kapkara geçiyor günler hesabı yok
    ekmeğin az tuzun tadı yok
    çocuklar belki gülmüyor

    kayalık sevdalar dikenli yollar
    pusu kurulmuş dinmez ağlar
    yüzüne kapanıp ağlamak vardı
    oysa ben seni bulmaya geldim
    kalbine güneşi asmaya geldim
    tükenme

    suavi

  • mevlana15.04.2007 - 14:22

    bilmeyenlerin sadece 'hoşgörü' ile anımsadığı şahsiyet.

  • Suavi15.04.2007 - 14:20

    sen yağmurlu günlere yakışırsın
    yollar çeker uzak dağlar çeker
    ıslanan yapraklar gibi yüzün ışır
    ışırsa beni unutma

    alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün
    kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra
    bir yer sızlar yanar içimde büsbütün
    her şeye rağmen herşeye rağmen içinde bir yer üşür
    üşürse beni unutma

  • muhiddin ibni arabi15.04.2007 - 14:04

    son dönemlerde sağcı solcu islamcı bir çok insanın yeniden üzerinde düşündüğü şahsiyet...

  • gülmekten ölmek15.04.2007 - 13:36

    kadın kadına programı'nın bu günkü menüsü: gülmekten ölmek
    yapılışı: bir adet gülme alınız. canınız çıkıncaya kadar kullanınız...