Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • 28 şubat21.07.2003 - 10:03

    Sütü bozuk süreç...

  • star gazetesi15.07.2003 - 14:53

    Kağıt yığını...

  • marmara fm30.06.2003 - 13:56

    İyi şeyler duymak istediğimde takıldığım frekans.
    Ayrıca tahammül edebildiğim tek radyo. Müzik kutusundan çok farklı bir radyo...

  • ibret verici hikayeler04.06.2003 - 10:58

    MÜCADELE

    BİR KURBAĞA SÜRÜSÜ ormanda yürürken, içlerinden ikisi bir çukura düştü. Diğer bütün kurbağalar çukurun etrafında toplandılar. Çukur bir hayli derindi ve arkadaşlarının zıplayıp dışarı çıkması mümkün gözükmüyordu.
    Yukarıdaki kurbağalar, boşuna çabalamamalarını söylediler arkadaşlarına:
    “Çukur çok derin. Dışarı çıkmanız imkânsız.”
    Ancak, çukura düşen kurbağalar onların söylediklerine aldırmayıp çukurdan çıkmak için mücadeleye devam ettiler. Yukarıdakiler ise hâlâ boşuna çırpınıp durmamalarını, ölümün onlar için kurtuluş olduğunu söylüyorlardı.
    Sonunda kurbağalardan birisi söylenenlerden etkilendi ve mücadeleyi bıraktı. Diğeri ise çabalamaya devam etti. Yukarıdakiler de, çırpınıp durarak daha çok acı çektiğini söylemeyi sürdürdüler.
    Ne var ki, çukurdaki kurbağa son bir hamle daha yaptı, bu kez daha yükseğe sıçramayı başardı ve çukurdan çıktı.
    Çünkü, bu kurbağa sağırdı. O yüzden, arkadaşlarının ümit kırıcı sözlerine kulak asmamıştı…
    Paul Estridge

  • ibret verici hikayeler04.06.2003 - 10:55

    EVLİLİK AĞACI

    Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa da, evlenmeden önce sık sık birbirlerini çok sevdiklerine dair ne kadar da dil dökmüşlerdi. Ama şimdilerde, küçük bir söz, ufak bir hadise aralarında orta çaplı bir kavganın çıkmasına yetiyordu.
    Bir akşam oturup, ilişkilerini gözden geçirmeye karar verdiler. Her ikisi de, boşanmayı istememekle beraber, işlerin böyle gitmeyeceğinin farkındaydılar.
    Erkek, “Aklıma bir fikir geldi” dedi. “Bahçeye bir ağaç dikelim ve eğer bu ağaç üç ay içinde kurursa boşanalım. Kurumaz da büyürse bunu bir daha aklımızdan geçirmeyelim. Bu süre içinde de ayrı ayrı odalarda kalalım.”
    Bu ilginç fikir hanımının da hoşuna gitti. Ertesi gün gidip bir meyve fidanı aldılar ve birlikte bahçeye diktiler.
    Aradan bir ay geçti. Bir gece bahçede karşılaştılar. Her ikisinin de elinde içi su dolu birer bidon vardı.

  • alia izzetbegoviç21.05.2003 - 10:57

    Bilge Kral'ın son kitabı 'Bosna Mucizesi' Yöneliş Yayınları etiketiyle çıktı. İlgilisine duyurulur...
    Yöneliş Yayınları: 0 212 524 07 76

  • nurullah genç18.03.2003 - 14:45

    BİR TEREDDÜDÜN ŞİİRİ
    Bir nilüfer büyüyor yüreğimde can gibi
    Büyüyor esrarıyla göklerin hicran gibi
    Yüreğimde göklerin serzenisi kan gibi
    Can gibi hicran gibi kan gibi volkan gibi

    Bir nilüfer isyanı yudumluyor zan ile
    İsyanı damgalamış ömrüne hazan ile
    Yudumluyor ömrüne karanlığı tan ile
    Zan ile hazan ile tan ile vatan ile

    Bir nilüfer sararır gözlerimde an olur
    Sararır dünya bana ufuklar zindan olur
    Gözlerimde ufuklar yıkılır viran olur
    An olur zindan olur viran olur şan olur

    Not: Üstad Nurullah GENÇ'e ait bu şiir önemli bir özelliğe sahip... Bakalım bu özelliği farkeden olacak mı?

  • yetkili30.01.2003 - 11:37

    Ben bir plastik pencere satıcısı görmüştüm. Kapısında aynen şunlar yazılıydı:

    FIRATPEN BAYİİ
    Not: Yetkilidir.

  • kütahya29.01.2003 - 14:37

    Kütahya'nın pınarları akışır.
    Devriyeler kol kol olmuş bakışır.
    .
    .
    .

  • muhammed ikbal19.01.2003 - 15:58

    Müslümanlardan kaçıp İslama sığınıyorum. (M. İkbal)