Burada aşkımız sona eriyor, İyi kötü günler burada bitiyor, Seni ömür boyu unutmayacağım, Her zaman seni hatırlayacağım..... Çok yakında düğünün olacak, rabbim sana mutluluklar versin.....
Ohooo o kadar çokki say say bitmez. Mesela, aşık olduğun kişiyle konuşurken daha doğrusu konuşamazsın, kelimeleri eveleyip gevelersin ağzında. Ya ben ne kadar salağım iki lafı bir araya getiremedim oysaki söylemek istediğim ne çok şey vardı dersin. Günaydın yerine iyi akşamlar, iyi akşamlar demen gereken yerde de günaydın dersin. Bir kere, bazen evde, işte, orda burda unuttuğun cep telefonunu artık elinden hiç düşürmezsin. Pardon ama WC'ye bile cep telefonunla girer olursun. Aklınızda sürekli o olduğu için, ister istemez iş yerinizdeki bayan arkadaşlarınıza onun ismiyle hitap edersiniz. Ve bazen öyle hatalar yaparsınızki geriye dönüşü de olmaz.
Bazen bu kadar yaşadığım yeter diye düşünüp ölümün benim de kapımı çalmasını çok istiyorum. Ama belki görecek güzel günlerim var belkide daha fazla acılar çekeceğim şu dünyada ama takdiri ilahi işte o ne kadar izin verdiyse o kadar yaşayacağım diye avutuyorum kendimi.
Şöyle AŞK hakkında yazılanlara bir göz attımda, bazı arkadaşlarımız aşkın olmadığını, aşka inanmadıklarını belirtmişler. Bende şunu söyleyebilirim; siz aşkı değil, aşk sizi bulur. Yani bir bakmışsınız kapınızı çalmış aşk. ondan sonrada hıııı demekki gerçekten aşk varmış dersiniz. Bence hiç aşktan korkmayın. Aşk korkulacak değil, yaşanacak bir duygu.
Kısacık bir kelime, üç harf tek hece. Bu yüzden mi hep kısa sürer aşklar? Ya anlamı. Anlamı o kadar büyükki. Büyük olduğu için midir anlamı, acısıda çok büyük olur aşkların? ....
Burada aşkımız sona eriyor,
İyi kötü günler burada bitiyor,
Seni ömür boyu unutmayacağım,
Her zaman seni hatırlayacağım.....
Çok yakında düğünün olacak, rabbim sana mutluluklar versin.....
Ohooo o kadar çokki say say bitmez. Mesela, aşık olduğun kişiyle konuşurken daha doğrusu konuşamazsın, kelimeleri eveleyip gevelersin ağzında. Ya ben ne kadar salağım iki lafı bir araya getiremedim oysaki söylemek istediğim ne çok şey vardı dersin. Günaydın yerine iyi akşamlar, iyi akşamlar demen gereken yerde de günaydın dersin. Bir kere, bazen evde, işte, orda burda unuttuğun cep telefonunu artık elinden hiç düşürmezsin. Pardon ama WC'ye bile cep telefonunla girer olursun. Aklınızda sürekli o olduğu için, ister istemez iş yerinizdeki bayan arkadaşlarınıza onun ismiyle hitap edersiniz. Ve bazen öyle hatalar yaparsınızki geriye dönüşü de olmaz.
Bazen bu kadar yaşadığım yeter diye düşünüp ölümün benim de kapımı çalmasını çok istiyorum. Ama belki görecek güzel günlerim var belkide daha fazla acılar çekeceğim şu dünyada ama takdiri ilahi işte o ne kadar izin verdiyse o kadar yaşayacağım diye avutuyorum kendimi.
kınalarını hazırla.........
Maaşımı yettiremiyorumki tasarruf yapayım. Kemeri ne kadar sıkarsam sıkayım olmuyor üç kuruş maaşla. Bende saldım gitti.
Şöyle AŞK hakkında yazılanlara bir göz attımda, bazı arkadaşlarımız aşkın olmadığını, aşka inanmadıklarını belirtmişler. Bende şunu söyleyebilirim; siz aşkı değil, aşk sizi bulur. Yani bir bakmışsınız kapınızı çalmış aşk. ondan sonrada hıııı demekki gerçekten aşk varmış dersiniz. Bence hiç aşktan korkmayın. Aşk korkulacak değil, yaşanacak bir duygu.
Kısacık bir kelime, üç harf tek hece. Bu yüzden mi hep kısa sürer aşklar? Ya anlamı. Anlamı o kadar büyükki. Büyük olduğu için midir anlamı, acısıda çok büyük olur aşkların? ....
Adamı önce, mutluluktan bulutların üzerinde uçurur, uçurur sonrada sizi bir yağmur damlası gibi bırakır boşluğa.
Bir tek sigara...
İlk aklıma gelen SİGARA oldu bu terimi görünce.