Başrollerini Çetin Tekindor ve Vahide Gördüm'ün oynadığı, yönetmenliğini Nihat Durak'ın üstlendiği film...Bir kadını 40 yıl boyunca kocasının öldüğü yalanıyla oyalıyorlar sonra adam ortaya çıkıyor ama kadın ortada olmayan kocasının kardeşiyle evleniyor, pişman oluyor falan...Gitmek isteyen varsa şimdiden söyleyim, yarısında çıktık...
Hasretini çektiği ülkesinde huzur içinde ölmeyi hak eden, şarkılarını sesinin etkileyiciliğiyle bütünleştiren, bir gecede hayatının alt üst olması sonucu kendi vatanında, aynı dili konuştuğu insanların içinde 'yabancı' gibi görülen, pkk bayrağı önünde şarkı söyleyen ama şarkılarıyla 'yapmalıktan uzak' büyük bir kesimin gönlünde taht kuran sanatçı...
Martılar ağlardı çöplüklerde Biz seninle gülüşürdük Şehirlere bombalar yağardı her gece Biz durmadan sevişirdik Acımasız olma şimdi bu kadar Dün gibi dün gibi çekip gitme Bırak da dolanayım ayaklarına Kum gibi kum gibi ezip geçme Sonbahar damlardı damlarımıza Biz seninle sararırdık Aydınlansın diye şu kirli yüzler Biz durmadan savaşırdık
Kimbilir kaç saat oldu bilmem ama hala aynı şarkıyı dinliyorum...bıkmadan, usanmadan..
Eve misafirler gelir ve ev sahipleri kapıda belirirler, gelenleri görmüşlerdir ve geleceklerini biliyorlardır: -aaa siz mi geldiniz, bak kızım kimler gelmişşş :)))
Görüş açısına göre değişen bir kavram.
Başrollerini Çetin Tekindor ve Vahide Gördüm'ün oynadığı, yönetmenliğini Nihat Durak'ın üstlendiği film...Bir kadını 40 yıl boyunca kocasının öldüğü yalanıyla oyalıyorlar sonra adam ortaya çıkıyor ama kadın ortada olmayan kocasının kardeşiyle evleniyor, pişman oluyor falan...Gitmek isteyen varsa şimdiden söyleyim, yarısında çıktık...
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin ikinci güzel şehri
İzlemediğim ve izlemediğim için de en ufak bir pişmanlık duymadığım, diğerlerinden bir farkı olmayan film...
Hasretini çektiği ülkesinde huzur içinde ölmeyi hak eden, şarkılarını sesinin etkileyiciliğiyle bütünleştiren, bir gecede hayatının alt üst olması sonucu kendi vatanında, aynı dili konuştuğu insanların içinde 'yabancı' gibi görülen, pkk bayrağı önünde şarkı söyleyen ama şarkılarıyla 'yapmalıktan uzak' büyük bir kesimin gönlünde taht kuran sanatçı...
Martılar ağlardı çöplüklerde
Biz seninle gülüşürdük
Şehirlere bombalar yağardı her gece
Biz durmadan sevişirdik
Acımasız olma şimdi bu kadar
Dün gibi dün gibi çekip gitme
Bırak da dolanayım ayaklarına
Kum gibi kum gibi ezip geçme
Sonbahar damlardı damlarımıza
Biz seninle sararırdık
Aydınlansın diye şu kirli yüzler
Biz durmadan savaşırdık
Kimbilir kaç saat oldu bilmem ama hala aynı şarkıyı dinliyorum...bıkmadan, usanmadan..
Eve misafirler gelir ve ev sahipleri kapıda belirirler, gelenleri görmüşlerdir ve geleceklerini biliyorlardır:
-aaa siz mi geldiniz, bak kızım kimler gelmişşş :)))
Görülmeye değer, doğallık akan şehir...