... Beni baskınlar götürür gerillanın şahdamarı halkıma korkunç ve soylu bir tutkudur dayatma yalnız bu kadar da değil yarin hayali gibi üstelik nazlıdır usludur ince bilgedir biz ki ustasıyız vatan sevmenin umut saklımızda ölümsüz bayrak kırmızı-kırmızı dalga-dalgadır...
... Soruyorum; kalaslara bağlanarak bir adam kırbaçlanırken ve hurdahaş edilirken beyni ve yumruklar ve yumruklar ve yumruklar ve cam kırıklarıyla doldurulan gırtlağından dökülürken inildeyen kelimeler aradıkları neydi, neden ilgilendiryordu katilleri inildiyen ama yılmayan şeyler...
... Demdir, Derya dibinde yangınlar, Kan kusmuş ovalar üstünde Mayıs... Uçmuş bir kuş tüyü hafifliğinde, Çelik kadavrası koruganların, Ölünmüş, canım ölünmüş, Murad alınmış
Dar vakit yetiştin tatar ağası Bir elimde kana batmış hamaylım Bir elim derman eyler Dostooo... Buncasına kavga demezem Kızanlar idam eyler Hele sarılmasın dört bir yanımız Tamam cümle dağlar mevzi almıştır Ve yatmış pusuya patikalar
Salavat getirir dağ dağ taburlar Narlı bahçe üzre kanlı bir akşam Gelen elçi değil Azrail olsun Anam avradım olsun kaçarsam...
... Dövüşenlerde var bu havalarda El, ayak buz kesmiş, yürek cehennem Ümit, öfkeli mahzun Ümit, sapına kadar namuslu Dağlara çekilmiş kar altındadır...
... Vuruluşum Dağların kuytuluk bir boğazında Vakitlerden bir sabah namazında Yatarım Kanlı, upuzun... Vurulmuşum Düşüm gecelerden kara Bir hayra yoranı çıkmaz Canım alırlar ecelsiz Sığdıramam kitaplara Şifre buyurmuş bir paşa Vurulmuşum hiç sorgusuz yargısız...
... Beni yiğitler götürür
katlarına sevda ile varılan,
yiğitler ki
dişlerini tükürmüş
yiğitler ki
hayaları burulan...
Ahmed Arif
... Beni baskınlar götürür
gerillanın şahdamarı halkıma
korkunç ve soylu bir tutkudur dayatma
yalnız bu kadar da değil
yarin hayali gibi üstelik
nazlıdır
usludur
ince
bilgedir
biz ki ustasıyız vatan sevmenin
umut
saklımızda ölümsüz bayrak
kırmızı-kırmızı
dalga-dalgadır...
Ahmed Arif
...Sokaklarda
devriyeler geziyor,
yeni komutlar geliyor tümenlerle köylülerle ilgili,
çiftler çiftler nöbette fabrika önlerinde polisler;
açlığın, zulmün, karanlığın
yanıbaşında yeni bir yara: ihanetler.
... Gittiğin her yerde
Bu işkencelerden sözet
Bu cehennemde yaşayan
Kardeşinden,
Öteki kardeşlerine ilet
öylece...
Pablo Neruda
... Soruyorum;
kalaslara bağlanarak bir adam kırbaçlanırken
ve hurdahaş edilirken beyni
ve yumruklar ve yumruklar ve yumruklar
ve cam kırıklarıyla doldurulan gırtlağından
dökülürken inildeyen kelimeler
aradıkları neydi,
neden ilgilendiryordu katilleri
inildiyen ama yılmayan şeyler...
Nihat Behram
... Demdir,
Derya dibinde yangınlar,
Kan kusmuş ovalar üstünde Mayıs...
Uçmuş bir kuş tüyü hafifliğinde,
Çelik kadavrası koruganların,
Ölünmüş, canım ölünmüş,
Murad alınmış
Ahmed Arif
'Cellat uyandı yatağında bir gece
'Tanrım' dedi, 'bu ne zor bilmece'
öldükçe çoğalıyor bu adamlar
Ben tükenmekteyim öldürdükçe'
Ataol Behramoğlu
Dar vakit yetiştin tatar ağası
Bir elimde kana batmış hamaylım
Bir elim derman eyler
Dostooo...
Buncasına kavga demezem
Kızanlar idam eyler
Hele sarılmasın dört bir yanımız
Tamam cümle dağlar mevzi almıştır
Ve yatmış pusuya patikalar
Salavat getirir dağ dağ taburlar
Narlı bahçe üzre kanlı bir akşam
Gelen elçi değil Azrail olsun
Anam avradım olsun kaçarsam...
Ahmed Arif
... Dövüşenlerde var bu havalarda
El, ayak buz kesmiş, yürek cehennem
Ümit, öfkeli mahzun
Ümit, sapına kadar namuslu
Dağlara çekilmiş kar altındadır...
Ahmed Arif
... Vuruluşum
Dağların kuytuluk bir boğazında
Vakitlerden bir sabah namazında
Yatarım
Kanlı, upuzun...
Vurulmuşum
Düşüm gecelerden kara
Bir hayra yoranı çıkmaz
Canım alırlar ecelsiz
Sığdıramam kitaplara
Şifre buyurmuş bir paşa
Vurulmuşum hiç sorgusuz yargısız...
Ahmed Arif