Eskiden tekbirlerle giderlerdi, şimdi bando-mızıkayla, çelenkler ve mumlarla, güya arkalarından ağlamaktan şişmiş, kançanağına dönmüş gözlerini, kara gözlüklerin ardındaki anlaşılamayan bakışlarını gizleyen, yakınları veya değil, bir cenaze alayıyla gidiyorlar.
Ölmüşlerimizin arkasından konuşmamız yasaklandığı için sadece o ve onun zihniyetinde olanları Allah islah etsin, cennetine, cemaline nail etsin diyebiliyorum.
Hazreti Ali (R.A.) ı Alevi kardeşlerimiz benim kadar sevebilir mi! ? Ayırım yok! Düşmanlık yok! Onlar el ele verek tebliğ yaptılar! Omuz omuza savaştılar! Biz de öyle olmalıyız! Hepimiz Türk ve Müslümanız! Aynı toprakların insanlarıyız! Soyumuz bir, kökümüz bir, dalımız, yaprağımız bir! Birlik olalım, birlikte olalım, beraberce mutlu olalım! .. 'Birlikten dirlik doğar! ' Komşularımızda savaş var! .. Savaş kapımızda! .. Her zamankinden çok birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Bu konuda son derece duyarlı olalım! ..
Azrail'le arkadaşlık, her zaman ölümü hatırlamak demektir.
Ölümü uyurken yastığımızın altında, uyanınca karşımızda hissetmeliyiz. En ünlü kadın evliya Rabia, kefeni koynunda gezermiş. Bedüüzzaman Said-i Nursi de başına sarık olarak sarmış, ondan asla ayrılmamış. Eskiler sandıklarında muhafaza ederler, arada bir bakıp, ölümü tefekkür ederler. Günde yirmi kere ölümü hatırlamanın, insanın cennete girmesini sağlayabileceği söylenir. Günde yirmi kere ölümü hatırlamak, azraille arkadaşlık etmektir. Hangi arkadaşımızı hayatımız boyunca günde yirmi defa hatırlarız? Ölümü bu kadar hatırlayan, yani Azraille arkadaşlık yapan, günaha yaklaşır mı? İbadetten uzak kalır mı? Hayra koşmaz mı?
Azrail arkadaşlarımızın hepsinden daha iyidir. Onun bize kastı yoktur. Bizi kıskanmaz, darılmaz, kırılmaz, hizipleşmez... Düşmanımız da değildir. Üstelik benim için son derece yakışıklı, bazılarınız için son derece güzeldir. Çünkü o bir melektir. Söyler misiniz, hangimiz meleğiz? Arkadaşlık ettiğimiz kişiler melek mi? Azrail kime, ne yapmış? Vakit gelince Allah'ın emrini yerine getirir. Görevini yapmak mı kötü olan?
Dünya cehennemleşir bazen. Çekilmez, yaşanmaz olur. Hastalıklar, sıkıntılar, dertler... O da gelir, alır, cennete, Mutluluklar Diyarı'na götürür. Kötülük bu mu? Adam cehennemlikse o ne yapsın? Herkes hak ettiği yere gidecek. Azrail'e şefaat hakkı verilirse, emin olun, şefaat eder. Çünkü o görevini eksiksiz ve bir an er veya geç değil, tam vaktinde terine getirir! .. Bir rüyam geldi, aklıma.
AZRAİL: ÖLÜM MELEĞİ...
Onu rüyamda gördüm. Altın rengi parlak şık bir takım elbise içindeydi sanırım. Oturuyordum. Sağ tarafımdaki kapıdan girdi. Belki boşlukta duran, tam karşımdaki yazı tahtası büyüklüğündeki cam bir levhaya sağ elinin işaret parmağıyla, olduça hızlı, Arap harfleriyle ALLAH yazıp, süratle geçti! .. 'Kimdi O? ' diyebildim, arkasından. 'AZRAİL! ..' dediler. Son derece yakışıklı bu genç adamın çıktığı sol tarafımdaki kapıya bakakaldım! .. 'Nereye gitti? ' dedim, üzülerek. İyice göremeyeceğim kadar seri hareket ettiği için tam görememiştim. O güzel yüzü görme merakı içindeydim. 'GELECEK! ' dediler. Bir süre, çıktığı kapıya dikip, gözlerimi, bekledim. Gelmedi.
Mutluluk içinde uyandım. Ertesi gün yakında öleceğime yorduğum rüyamın etkisiyle, rastladığım herkesle helâlleştim. Gelecek, biliyorum. Sizler de gayet iyi biliyorsunuz. Fakat ne zaman? Asla bir an gecikmez! Vâde meselesi... Emri aldığı an, canı almıştır! .. Her zaman onunla gitmeye hazır beklemeli, gaflette olmamalıyız. Allah, her an bizimle! .. Biz ne kadar O'nunlayız? Her an nimetleri inmekte! .. Bizden ne kadar teşekkür, şükür, HAMD yükselmekte?
Her nimetten sorgulanacağız. 'Kuru bir ağaç gölgesinde serinlemekten bile! .. Nasıl hesabını vereceğiz, bunca nimetin! ? ..
Bizden beklenen, HAMD'dır. 'HAMD OLSUN! ..' demek, bu kadar mı zor! Yani kabir ve cehennem azaplarından! ? ..Yani ateşten! ? .. Yanmaktan! ? Kula teşekkür ediyoruz. Nezaket gereği. Allah'a şükür az! .. HAMD OLSUN RABBİM! HAMD OLSUN, HER TÜRLÜ NİMETİN İÇİN! SENİN BİLDİĞİN SAYILAR ADEDİNCE HAMD OLSUN! .. MELEĞİNE, HER EMRİNİ AYNEN VE ÂNINDA YERİNE GETİREN GÖREVLİNE, AZRAİL'E DE SELÂM OLSUN! Peygamber Efendimiz HAZRETİ MUHAMMET (S.A.V) e, ALLAH'ı seven ve ALLAH'ın sevdiği her yaratılana SELÂM OLSUN!
Not: Dr. Abdullah Nur BAKİ'nin kaydettiği, hastası SERAP isimli gençkızla ilgili olan anısını bulup, okuyun, lütfen. Orada AZRAİL'in hakikâtini göreceksiniz. İşte o zaman, tüğleriniz diken diken, ağlayarak irkileceksiniz ve çok düşüneceksiniz, çooook düşüneceksiniz! ..
Ben her gün bu sokaktan defalarca geçerim Anıların içinden hayalini seçerim Ne senden ümit keser, ne de senden geçerim Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Sanki yıllardan sonra senden haber almışım Bir selâm, bir işaret, hayallere dalmışım Şaşırmışım; tutulup, heykel gibi kalmışım Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Birden yolda görünce, yine hayalin sandım Sen sıcacık gülünce, geldiğine inandım Gözümü alamadım, gözlerinden utandım Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Ne güzel bir sürprizdi, böyle birden gelişin! Nasıl oldu da geldin? Mutlaka var bir işin. Kime misafir olup, kimle görüşeceksin? Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Birden tanıyamadım, ne kadar değişmişsin! Buraya gelir miydin? Hayrola, nasıl geldin? Karşılaşamasaydık, sessizce gidecektin Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Galiba sen unuttun, unutabileceksin Demek unutmak kolay, sen bir gün sileceksin! Deli gibi özledim, nereden bileceksin? Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Ne kötülüğüm oldu, ben sana ne yapmıştım? Senin yörüngendeydim, hangi yöne sapmıştım? Bir sana tutulmuştum ve adeta tapmıştım Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Neden ansızın gittin? Bir çiçek verecektim Hiçbir şey istemedim, son bir kez görecektim Veda bile etmedin, kahrımdan ölecektim! Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Sensiz nasıl yaşarım, bir gün, yarım gün bile? Katkısız seviyorum, bilmem yapmacık, hile Bir gün umarım, biter, bütün eziyet, çile Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Ne kadar çok özledim! Bilsen, nasıl aradım! Ne kadar çok sevmişim! Burada duramadım Sokak sokak dolaştım, sokak sokak aradım! Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Yaktı aşk yüreğimi, ateşle mi, közle mi? Nasıl dayanabildim, nasıl çektim özlemi! Sen beni nasıl sevdin, yalandan mı, özle mi? Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Sen beni beğenmedin, yoksa hiç sevmedin mi? Beni hatırladın mı, birazcık özledin mi? Yoksa ben mi görmedim, daha önce geldin mi? Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Yoksa gelemez miydin? Sana bir şey mi oldu? Neden konuşmuyorsun? Neden gözlerin doldu? Keşke hiç sormasaydım, tüm sevincin kayboldu Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Sana uzanan eli, imanla kıracağım, Önce Allah, sonra sen! Ona haykıracağım! Kimseyle paylaşamam, seni kaçıracağım Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Benimle gelir misin? Bir yuva kuralım mı? Birlikte oturalım, hayaller kuralım mı? Kaderle yarışalım, ölümle duralım mı? Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Seni göremediysem; o gün, dünya bana dar Eşim ve çocuklarım, ne yurdum, ne yuvam var? Sen yoksan, anlamı yok, ne işim, görevim, var Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Eğer öğretmeseydin, bu duyguyu bilmezdim Karşıma sen çıkmasan, kolayca yenilmezdim Anlamsız yaşar, ölür, sevmezdim, sevilmezdim Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Yalansız bakışların, seviyor, özlüyorsun Gözlerin gözlerimde, hep beni izliyorsun Neden söylemiyorsun, aşkını gizliyorsun? Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Malım, mülküm, param yok, önüne sereceğim Yüreğimi, kanımı, canımı vereceğim! Beni böyle istersen, murada ereceğim Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Kalbimde Allah aşkı; dinle, her şeyi unut! Dua dudaklarımda, inanç ellerimde, tut! Seni götüreceğim cennete, bulut bulut! Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
___Ö L Ü M. B E N D İ
___________bu
__________gece
__________ölü/me
__________sarılıp
_________uyudum
________alabildiğine
________huzur sonsuz
________bir mutluluk
_________duydum
________bir kendimi
_______koydum yeni
______kazılmış toprağa
____bir de tükenen ömrümü
_____tüm yaşanmamışlığıyla
________çam kokusuna
____________top______oyuk
____________rak______oyuk
____________koku_____oydum_zamansızlığı_perde perde soydum_
____________suna_____ne rütbeydim ne soydum ölümdüm doyasıya
____________oydum____kalmadı ölüm bendi ölüm ben'di ben o'ydum
Onur Bilge
http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp? sair=42021&siir=601770&order=oto
Otomatik sıralamaya göre 21. Sayfadaki 412. şiir…
___Ö L Ü M. B E N D İ
___________bu
__________gece
__________ölü/me
__________sarılıp
_________uyudum
________alabildiğine
________huzur sonsuz
________bir mutluluk
_________duydum
________bir kendimi
_______koydum yeni
______kazılmış toprağa
____bir de tükenen ömrümü
_____tüm yaşanmamışlığıyla
________çam kokusuna
____________top______oyuk
____________rak______oyuk
____________koku_____oydum_zamansızlığı_perde perde soydum_
____________suna_____ne rütbeydim ne soydum ölümdüm doyasıya
____________oydum____kalmadı ölüm bendi ölüm ben'di ben o'ydum
Onur Bilge
http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp? sair=42021&siir=601770&order=oto
Otomatik sıralamaya göre 21. Sayfadaki 412. şiir…
___Ö L Ü M. B E N D İ
___________bu
__________gece
__________ölü/me
__________sarılıp
_________uyudum
________alabildiğine
________huzur sonsuz
________bir mutluluk
_________duydum
________bir kendimi
_______koydum yeni
______kazılmış toprağa
____bir de tükenen ömrümü
_____tüm yaşanmamışlığıyla
________çam kokusuna
____________top______oyuk
____________rak______oyuk
____________koku_____oydum_zamansızlığı_perde perde soydum_
____________suna_____ne rütbeydim ne soydum ölümdüm doyasıya
____________oydum____kalmadı ölüm bendi ölüm ben'di ben o'ydum
Onur Bilge
http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp? sair=42021&siir=601770&order=oto
Otomatik sıralamaya göre 21. Sayfadaki 412. şiir…
Eskiden tekbirlerle giderlerdi, şimdi bando-mızıkayla, çelenkler ve mumlarla, güya arkalarından ağlamaktan şişmiş, kançanağına dönmüş gözlerini, kara gözlüklerin ardındaki anlaşılamayan bakışlarını gizleyen, yakınları veya değil, bir cenaze alayıyla gidiyorlar.
İnşallah iyi bir yere gidiyorlardır.
Çünkü kendisini bekleyen her şeye kavuştu. Mübarek olsun! ..
Ölmüşlerimizin arkasından konuşmamız yasaklandığı için sadece o ve onun zihniyetinde olanları Allah islah etsin, cennetine, cemaline nail etsin diyebiliyorum.
Hazreti Ali (R.A.) ı Alevi kardeşlerimiz benim kadar sevebilir mi! ? Ayırım yok! Düşmanlık yok! Onlar el ele verek tebliğ yaptılar! Omuz omuza savaştılar! Biz de öyle olmalıyız! Hepimiz Türk ve Müslümanız! Aynı toprakların insanlarıyız! Soyumuz bir, kökümüz bir, dalımız, yaprağımız bir! Birlik olalım, birlikte olalım, beraberce mutlu olalım! ..
'Birlikten dirlik doğar! '
Komşularımızda savaş var! .. Savaş kapımızda! ..
Her zamankinden çok birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var.
Bu konuda son derece duyarlı olalım! ..
Hazreti Ali (R.A.)
'İkilik yok, birlik var! Ülkemizde dirlik var! ' diyebilmeliyiz!
Secde, namazın en güzel yeridir!
Miraç edebilen, gönül eridir! ..
Secdede Allah’a ulaşamayan
‘’Kıldım! ’’ dediği namazdan beridir.
Uyumuşum, miracı düşünürken...
Secdede yalnız, Kabe görünürken
Hazreti Ali yanımda belirmiş
Ses:’’Ali, Osman, Al-i Aba! ..’’ derken.
İman kapısının kilidi Ali! ..
İlimler şehrinin kapısı Ali! ..
Peygamberin beyni, ayağı, eli! ..
On iki imamlar önderi Ali! ..
Arap milli kıyafeti giyinmiş
Belli ki yedi kat gökte gezinmiş! ..
Bir göründü, bir kayboldu, doymadım! ..
Bu sorunun cevabını getirmiş;
“Ben böyle yapardım! ” dedi, bıraktı.
Yüreğime, ateş selleri aktı!
Gerisini anlamak, bana kaldı
İslâm’ın bayrağını O Nur aldı! ..
Onur Bilge
Azrail'le arkadaşlık, her zaman ölümü hatırlamak demektir.
Ölümü uyurken yastığımızın altında, uyanınca karşımızda hissetmeliyiz. En ünlü kadın evliya Rabia, kefeni koynunda gezermiş. Bedüüzzaman Said-i Nursi de başına sarık olarak sarmış, ondan asla ayrılmamış. Eskiler sandıklarında muhafaza ederler, arada bir bakıp, ölümü tefekkür ederler. Günde yirmi kere ölümü hatırlamanın, insanın cennete girmesini sağlayabileceği söylenir. Günde yirmi kere ölümü hatırlamak, azraille arkadaşlık etmektir. Hangi arkadaşımızı hayatımız boyunca günde yirmi defa hatırlarız? Ölümü bu kadar hatırlayan, yani Azraille arkadaşlık yapan, günaha yaklaşır mı? İbadetten uzak kalır mı? Hayra koşmaz mı?
Azrail arkadaşlarımızın hepsinden daha iyidir. Onun bize kastı yoktur. Bizi kıskanmaz, darılmaz, kırılmaz, hizipleşmez... Düşmanımız da değildir. Üstelik benim için son derece yakışıklı, bazılarınız için son derece güzeldir. Çünkü o bir melektir. Söyler misiniz, hangimiz meleğiz? Arkadaşlık ettiğimiz kişiler melek mi? Azrail kime, ne yapmış? Vakit gelince Allah'ın emrini yerine getirir. Görevini yapmak mı kötü olan?
Dünya cehennemleşir bazen. Çekilmez, yaşanmaz olur. Hastalıklar, sıkıntılar, dertler... O da gelir, alır, cennete, Mutluluklar Diyarı'na götürür. Kötülük bu mu? Adam cehennemlikse o ne yapsın? Herkes hak ettiği yere gidecek. Azrail'e şefaat hakkı verilirse, emin olun, şefaat eder. Çünkü o görevini eksiksiz ve bir an er veya geç değil, tam vaktinde terine getirir! ..
Bir rüyam geldi, aklıma.
AZRAİL: ÖLÜM MELEĞİ...
Onu rüyamda gördüm. Altın rengi parlak şık bir takım elbise içindeydi sanırım. Oturuyordum. Sağ tarafımdaki kapıdan girdi. Belki boşlukta duran, tam karşımdaki yazı tahtası büyüklüğündeki cam bir levhaya sağ elinin işaret parmağıyla, olduça hızlı, Arap harfleriyle ALLAH yazıp, süratle geçti! .. 'Kimdi O? ' diyebildim, arkasından. 'AZRAİL! ..' dediler. Son derece yakışıklı bu genç adamın çıktığı sol tarafımdaki kapıya bakakaldım! .. 'Nereye gitti? ' dedim, üzülerek. İyice göremeyeceğim kadar seri hareket ettiği için tam görememiştim. O güzel yüzü görme merakı içindeydim. 'GELECEK! ' dediler. Bir süre, çıktığı kapıya dikip, gözlerimi, bekledim. Gelmedi.
Mutluluk içinde uyandım. Ertesi gün yakında öleceğime yorduğum rüyamın etkisiyle, rastladığım herkesle helâlleştim. Gelecek, biliyorum. Sizler de gayet iyi biliyorsunuz. Fakat ne zaman? Asla bir an gecikmez! Vâde meselesi... Emri aldığı an, canı almıştır! ..
Her zaman onunla gitmeye hazır beklemeli, gaflette olmamalıyız.
Allah, her an bizimle! .. Biz ne kadar O'nunlayız?
Her an nimetleri inmekte! .. Bizden ne kadar teşekkür, şükür, HAMD yükselmekte?
Her nimetten sorgulanacağız. 'Kuru bir ağaç gölgesinde serinlemekten bile! .. Nasıl hesabını vereceğiz, bunca nimetin! ? ..
Bizden beklenen, HAMD'dır. 'HAMD OLSUN! ..' demek, bu kadar mı zor! Yani kabir ve cehennem azaplarından! ? ..Yani ateşten! ? .. Yanmaktan! ?
Kula teşekkür ediyoruz. Nezaket gereği. Allah'a şükür az! .. HAMD OLSUN RABBİM! HAMD OLSUN, HER TÜRLÜ NİMETİN İÇİN! SENİN BİLDİĞİN SAYILAR ADEDİNCE HAMD OLSUN! .. MELEĞİNE, HER EMRİNİ AYNEN VE ÂNINDA YERİNE GETİREN GÖREVLİNE, AZRAİL'E DE SELÂM OLSUN! Peygamber Efendimiz HAZRETİ MUHAMMET (S.A.V) e, ALLAH'ı seven ve ALLAH'ın sevdiği her yaratılana SELÂM OLSUN!
Not: Dr. Abdullah Nur BAKİ'nin kaydettiği, hastası SERAP isimli gençkızla ilgili olan anısını bulup, okuyun, lütfen. Orada AZRAİL'in hakikâtini göreceksiniz. İşte o zaman, tüğleriniz diken diken, ağlayarak irkileceksiniz ve çok düşüneceksiniz, çooook düşüneceksiniz! ..
Onur Bilge
Azrail'in Cevabı:
ÖLÜME ÇAĞRI
Ben her gün bu sokaktan defalarca geçerim
Anıların içinden hayalini seçerim
Ne senden ümit keser, ne de senden geçerim
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Sanki yıllardan sonra senden haber almışım
Bir selâm, bir işaret, hayallere dalmışım
Şaşırmışım; tutulup, heykel gibi kalmışım
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Birden yolda görünce, yine hayalin sandım
Sen sıcacık gülünce, geldiğine inandım
Gözümü alamadım, gözlerinden utandım
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Ne güzel bir sürprizdi, böyle birden gelişin!
Nasıl oldu da geldin? Mutlaka var bir işin.
Kime misafir olup, kimle görüşeceksin?
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Birden tanıyamadım, ne kadar değişmişsin!
Buraya gelir miydin? Hayrola, nasıl geldin?
Karşılaşamasaydık, sessizce gidecektin
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Galiba sen unuttun, unutabileceksin
Demek unutmak kolay, sen bir gün sileceksin!
Deli gibi özledim, nereden bileceksin?
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Ne kötülüğüm oldu, ben sana ne yapmıştım?
Senin yörüngendeydim, hangi yöne sapmıştım?
Bir sana tutulmuştum ve adeta tapmıştım
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Neden ansızın gittin? Bir çiçek verecektim
Hiçbir şey istemedim, son bir kez görecektim
Veda bile etmedin, kahrımdan ölecektim!
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Sensiz nasıl yaşarım, bir gün, yarım gün bile?
Katkısız seviyorum, bilmem yapmacık, hile
Bir gün umarım, biter, bütün eziyet, çile
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Ne kadar çok özledim! Bilsen, nasıl aradım!
Ne kadar çok sevmişim! Burada duramadım
Sokak sokak dolaştım, sokak sokak aradım!
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Yaktı aşk yüreğimi, ateşle mi, közle mi?
Nasıl dayanabildim, nasıl çektim özlemi!
Sen beni nasıl sevdin, yalandan mı, özle mi?
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Sen beni beğenmedin, yoksa hiç sevmedin mi?
Beni hatırladın mı, birazcık özledin mi?
Yoksa ben mi görmedim, daha önce geldin mi?
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Yoksa gelemez miydin? Sana bir şey mi oldu?
Neden konuşmuyorsun? Neden gözlerin doldu?
Keşke hiç sormasaydım, tüm sevincin kayboldu
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Sana uzanan eli, imanla kıracağım,
Önce Allah, sonra sen! Ona haykıracağım!
Kimseyle paylaşamam, seni kaçıracağım
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Benimle gelir misin? Bir yuva kuralım mı?
Birlikte oturalım, hayaller kuralım mı?
Kaderle yarışalım, ölümle duralım mı?
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Seni göremediysem; o gün, dünya bana dar
Eşim ve çocuklarım, ne yurdum, ne yuvam var?
Sen yoksan, anlamı yok, ne işim, görevim, var
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Eğer öğretmeseydin, bu duyguyu bilmezdim
Karşıma sen çıkmasan, kolayca yenilmezdim
Anlamsız yaşar, ölür, sevmezdim, sevilmezdim
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Yalansız bakışların, seviyor, özlüyorsun
Gözlerin gözlerimde, hep beni izliyorsun
Neden söylemiyorsun, aşkını gizliyorsun?
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Malım, mülküm, param yok, önüne sereceğim
Yüreğimi, kanımı, canımı vereceğim!
Beni böyle istersen, murada ereceğim
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Kalbimde Allah aşkı; dinle, her şeyi unut!
Dua dudaklarımda, inanç ellerimde, tut!
Seni götüreceğim cennete, bulut bulut!
Benden mi kaçıyorsun? Nerde saklanıyorsun?
Onur BİLGE