ikisi de birbirinin bakışlarındaki anlamları okumaya çalışmış..Melek,şeytanın yüreğinde kesin bir fesatlık olduğunu,Şeytan ise meleğin yüreğinin ne kadar temiz olduğunu biliyormuş..o esnada çok hoş bir müzik çalmaya başlamış..Şeytan ellerini meleğe doğru uzatmış ve “benimle dans eder misin? ” demiş..melek bunu duyunca şaşırmış,o anda birden elini şeytana uzatmış ve başlamışlar dans etmeye..
Çalan müzik o kadar güzelmiş ki ikisi de romantik dakikalara mahkum olmuşlar ve melek bir an şeytanın içindeki kötülükleri unutmuş..
şeytan dans sırasında meleğe dönmüşve “seni seviyorum,ya sen? ”.. :)) Demiş..melek bir şok daha yaşamış..durmuş ve düşünmüş bir an..”şeytan neden bana böyle bir şey desin ki? ama olsun yine de nezaketen gerçek olmasa bile ben de cevap vereyim..” demiş içinden..ve melekte şeytana dönmüş..”ben de seni seviyorum” demiş..
İşte o gün yeryüzünde dürüstlüğün romantizme boynunu büktüğü ilk gün olmuş..
Hakkını helal etmeyen kişi karşı tarafı mutsuz ederken, ettiği beddua nitelikli sözlerle de kendini kilitler. Nasibini bağlar.
Kul değil miyiz? Bir hak sadece helal edeceğin... Üstünde o hakla mahşer gününe gitme derim...
Sav gitsin, her ne kadar kalleş olursa olsun karşındaki kişi....
Çocukken devleşen, Büyüdükçe cüceleşen varlık.
Çocukken bizden beklenilenler ne kadar az ve gerçekleştirdiklerimiz o kadar fazla olursa bu kişilerin gözünde bizi devleştirir.
Büyüdükçe kişilerin bizden istekleri artar, yapamadığımız vakit gözlerinde küçülmeye sıradanlaşmaya başlarız.
İnsan böyle bir varlık işte.
....belli bardakta çay keyfi
Marul romantik akşam yemeğini düzenleyen şahsın hazırladığı salatadaki baş öğe olarak yer alabilir sanırım.
Bu noktada önemli bir unsurdur marul.
Es geçilmemeli, ince ince doğranarak salatada servis edilmelidir.
Birgün melek ve şeytan karşılaşmış...
ikisi de birbirinin bakışlarındaki anlamları okumaya çalışmış..Melek,şeytanın yüreğinde kesin bir fesatlık olduğunu,Şeytan ise meleğin yüreğinin ne kadar temiz olduğunu biliyormuş..o esnada çok hoş bir müzik çalmaya başlamış..Şeytan ellerini meleğe doğru uzatmış ve “benimle dans eder misin? ” demiş..melek bunu duyunca şaşırmış,o anda birden elini şeytana uzatmış ve başlamışlar dans etmeye..
Çalan müzik o kadar güzelmiş ki ikisi de romantik dakikalara mahkum olmuşlar ve melek bir an şeytanın içindeki kötülükleri unutmuş..
şeytan dans sırasında meleğe dönmüşve “seni seviyorum,ya sen? ”.. :))
Demiş..melek bir şok daha yaşamış..durmuş ve düşünmüş bir an..”şeytan neden bana böyle bir şey desin ki? ama olsun yine de nezaketen gerçek olmasa bile ben de cevap vereyim..” demiş içinden..ve melekte şeytana dönmüş..”ben de seni seviyorum” demiş..
İşte o gün yeryüzünde dürüstlüğün romantizme boynunu büktüğü ilk gün olmuş..
Yollar senin kızlar benim.
İstanbul Ankara 6 saat, sana sevgim 24 saat :)
İkoncan yetiştiren kurum.
Kalkındırcağız sizi derken kaldıracaklar hepimizi bu ülkeden uyuyaduralım.
Fenerli olmak varsa kaderde kader bile küser kendine!
Yaşasın Galatasaray!