ah diriltsene beni sevgilim oldukça analitik biçimde sıvazlasana cüzdanımı biçimsiz bir cüce değil bu varoşların durumundaki buğu içimde sesine akmakla ilgili önlemez bir kalkışma var
Bugün yalnız yağmura tahammül edeceğim Ta boğazıma kadar çıkan deli yağmura Tüyüme horozdan çok itimat edeceğim İtimat edeceğim şu belalı yağmura Ruhumu bayrak yapıp ben teslim edeceğim Asılmış bir adamın iki eli yağmura Bugün yalnız yağmura tahammül edeceğim…
sağ salim çıkıyorum bu denizden waldo ıslanmışlığım geçici tuzsa silkelenir nasılsa
sağ salim düşüyorum bu uçurumdan waldo sızlıyor olması önemli değil çalı kesikleri ve çakıldığımda bir kaç kemiğimin kırılmasıysa benim değil senin ve ortopedistimin sorunu
sağ salim sızıyorum yaralarıma waldo kafamı traşlamaya bunca hevesli olmak senin ve berberin sorunu iken bıyıksızlığım sadece babamı incitir bu tüy bahsinde ancak
tüy gibi hafifliyorum waldo aşkın özgül ağırlığını sırtıma vurdukça kimyasal salgılarım kim yasal kim yasak sorusu ise benim değil senin de değil waldo sadece kimyagerlerin sorunu
waldo sana son bir sır daha vereyim sen burada bu akışkan yüz ifadesiyle beni olumsuz bir haç ağırlığı altında ezerken aslında sana küfretmek seni methetmekten daha kolayken sağ salim geri gel diye anıtlar yükselttiğim şehre deney tüplerini elinden bırakıp gül deriver diye yanıma geliver diye cüceler ülkesinde güliver ol diye waldo
seni çatlarcasına kıvanıyorum..
ve şimdi waldo sen sağ ve salim bir tüy kanatlı gibisin ellerimde sana dehşetli sözler söyleyip pudranı uçurmak geçiyor içimden sağlığını ve salimliğini örselemek
bu zoologların değil senin de değil benim sorunum anlayabiliyorum waldo
bir yaz akşamındaydık hatırla denizin yüzümüze yakamozlar fırlattığı bir yeşil sahilde sana dirlikten ve ölümden dem vuran şiirler okumuştum ve bu şairlerin değil benim değil senin suçun waldo ki bütün tersanelerime giren sensin aşkın kırık çürük yerlerinden sızan sensin ve gemimi rüzgarınla tehdit eden sensin waldo bu kaşiflerin değil benim değil denizin sorunu yemyeşil bir düş olmaya çok yatkın olan denizin
gece diyordu bir ara birileri bütün ezilmişlerin kafes dövüşü muzafferlerine dönüştüğü sihirli güçlülük sen bana geceyi tefsir edemiyorsan eğer waldo bu senin değil yıldızların kuşatılmışlığını izleyenlerin sorunu
evet biz bazen şiirler yazar bazen ağlarız ki bizi insan tutan bizi bizde bizi aşkta ve direnmeke bizi dünya da ve Allah ta tutan bu zamktır elbet ağlayışımıza saygı duymuyorsa kompradorlar waldo bu küresel sistemin değil mc donalds ın değil bu kalbine döşediği taşları yer zemini sanan akillerin sorunu
seni taparcasına yırtıyorum gecenin sarı samanından buyruklar savuruyorum yeryüzünün aşksızlarına şiirsizlerine waldo beni yarala ve beni kanat gökyüzünün sesiyle çünkü ben her daim ve berdevam isyandayım aşkın karaltı olarak ufukta bulunuşuna bu senin suçun değil waldo bu ufkun bu kadar uzak oluşunun suçu.. ..
“…Kaçta kaçın benim? Kanımda, kafamda sen varsın. Sesin yetmiyor bana. Seni bütün olarak istiyorum, etinle, iskeletinle, rüyalarınla bütün. Ve yalnız benim olarak. Mazini kıskanıyorum. Halini kıskanıyorum. Kendini rahat hissetmen beni kudurtuyor. Anlarsan anla, ben anlayamıyorum. Acı duymaman için derimi yüzdürtürüm, ama ayrılığın seni üzmediğini, yaralamadığını düşünmek kanımı tepeme çıkartıyor. Üstelik buna imkan olmadığınıda biliyorum. Biliyorum ki, benimsin, yalnız benim, edebiyen benim. Dudaklarım, dudaklarına, tenim tenine, ruhum ruhuna alevden harflerle damgasını vurmuş. Bu damgayı ancak ölüm silebilir. Biliyorum ki mustaripsin. Ekim, kasım, aralık, ocak… O zamana kadar yaşayacak mıyım? Vaham benim. Yine susuzum, eskisinden daha susuzum. Belki uzviyetin isyanı bu, korkunç bir isyan. Tepeden tırnağa öperek..“
bilinç bi(r) linçtir idrak basamağına adım atmayıp aklın kalabalığında kalanlar için..
idrak ve irfan..cinnetin def'i cennetin keşfi..
@..
ah diriltsene beni sevgilim
oldukça analitik biçimde sıvazlasana cüzdanımı
biçimsiz bir cüce değil bu varoşların durumundaki buğu
içimde sesine akmakla ilgili önlemez bir kalkışma var
@..
the future's not ours, to see
que sera, sera
what will be, will be.
geleceği göremeyiz elbet
olacak olanlar olacaktır
herşey yazıldığı gibi yaşanacaktır son tahlilde
@..
Bugün yalnız yağmura tahammül edeceğim
Ta boğazıma kadar çıkan deli yağmura
Tüyüme horozdan çok itimat edeceğim
İtimat edeceğim şu belalı yağmura
Ruhumu bayrak yapıp ben teslim edeceğim
Asılmış bir adamın iki eli yağmura
Bugün yalnız yağmura tahammül edeceğim…
Sezai Karakoç
inanmak sana
karanlık bir kuyuya pervasız dalar gibi
hiç bir şey için yeterince geç değilken
her yere ve her şeye geç kalmayı göze alarak
sarılıp gövdesine küçük bir tebessümün
bir yeryüzü cenneti düşlemek bakışlarında..
@..
sağ salim çıkıyorum
bu denizden waldo
ıslanmışlığım geçici
tuzsa silkelenir nasılsa
sağ salim düşüyorum
bu uçurumdan waldo
sızlıyor olması önemli değil
çalı kesikleri ve
çakıldığımda bir kaç kemiğimin kırılmasıysa
benim değil
senin ve ortopedistimin sorunu
sağ salim sızıyorum yaralarıma waldo
kafamı traşlamaya bunca hevesli olmak
senin ve berberin sorunu iken
bıyıksızlığım sadece babamı incitir
bu tüy bahsinde ancak
tüy gibi hafifliyorum waldo
aşkın özgül ağırlığını sırtıma vurdukça
kimyasal salgılarım
kim yasal kim yasak sorusu ise
benim değil senin de değil waldo
sadece kimyagerlerin sorunu
waldo sana son bir sır daha vereyim
sen burada bu akışkan yüz ifadesiyle
beni olumsuz bir haç ağırlığı altında ezerken aslında
sana küfretmek seni methetmekten daha kolayken
sağ salim geri gel diye
anıtlar yükselttiğim şehre
deney tüplerini elinden bırakıp
gül deriver diye
yanıma geliver diye
cüceler ülkesinde güliver ol diye waldo
seni çatlarcasına
kıvanıyorum..
ve şimdi waldo sen
sağ ve salim bir tüy kanatlı gibisin ellerimde
sana dehşetli sözler söyleyip
pudranı uçurmak geçiyor içimden
sağlığını ve salimliğini örselemek
bu zoologların değil
senin de değil
benim sorunum anlayabiliyorum waldo
bir yaz akşamındaydık hatırla
denizin yüzümüze yakamozlar fırlattığı
bir yeşil sahilde
sana dirlikten ve ölümden dem vuran şiirler okumuştum
ve bu şairlerin değil
benim değil
senin suçun waldo ki
bütün tersanelerime giren sensin
aşkın kırık çürük yerlerinden
sızan sensin
ve gemimi rüzgarınla tehdit eden
sensin waldo
bu kaşiflerin değil
benim değil
denizin sorunu
yemyeşil bir düş olmaya çok yatkın olan
denizin
gece diyordu bir ara birileri
bütün ezilmişlerin
kafes dövüşü muzafferlerine dönüştüğü
sihirli güçlülük
sen bana geceyi tefsir edemiyorsan eğer waldo
bu senin değil
yıldızların kuşatılmışlığını izleyenlerin sorunu
evet biz bazen şiirler yazar bazen ağlarız
ki bizi insan tutan
bizi bizde
bizi aşkta ve direnmeke
bizi dünya da ve Allah ta tutan bu zamktır elbet
ağlayışımıza saygı duymuyorsa kompradorlar waldo
bu küresel sistemin değil
mc donalds ın değil
bu kalbine döşediği taşları
yer zemini sanan akillerin sorunu
seni taparcasına yırtıyorum
gecenin sarı samanından
buyruklar savuruyorum yeryüzünün aşksızlarına
şiirsizlerine
waldo beni yarala
ve beni kanat gökyüzünün sesiyle
çünkü ben
her daim ve berdevam isyandayım
aşkın karaltı olarak ufukta bulunuşuna
bu senin suçun değil waldo
bu
ufkun bu kadar uzak oluşunun suçu..
..
@..
“…Kaçta kaçın benim? Kanımda, kafamda sen varsın. Sesin yetmiyor bana. Seni bütün olarak istiyorum, etinle, iskeletinle, rüyalarınla bütün. Ve yalnız benim olarak. Mazini kıskanıyorum. Halini kıskanıyorum. Kendini rahat hissetmen beni kudurtuyor. Anlarsan anla, ben anlayamıyorum. Acı duymaman için derimi yüzdürtürüm, ama ayrılığın seni üzmediğini, yaralamadığını düşünmek kanımı tepeme çıkartıyor. Üstelik buna imkan olmadığınıda biliyorum. Biliyorum ki, benimsin, yalnız benim, edebiyen benim. Dudaklarım, dudaklarına, tenim tenine, ruhum ruhuna alevden harflerle damgasını vurmuş. Bu damgayı ancak ölüm silebilir. Biliyorum ki mustaripsin. Ekim, kasım, aralık, ocak… O zamana kadar yaşayacak mıyım? Vaham benim. Yine susuzum, eskisinden daha susuzum. Belki uzviyetin isyanı bu, korkunç bir isyan. Tepeden tırnağa öperek..“
Cemil Meriç..
meddi muttasıl uzunluğunda sev..
hasret şeddelenip vuslata..ve..
sükuna erecektir kavuşmalar..
@..
yaşamak kadim bir cinayet olduğundan beri..
post-modern bir direniştir ölmek..
@..
faşist vandalizmin kalesi..organize terör şebekesi..amerikan kıçında sallanan bok..
@..