Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Güray İlham
Güray İlham

hiç birsey sonsuz değildir biliyorum. mesafeler uzadıkça-ayrılıklar yaklaşır. her gece bir yıldız kayar gökyüzünden. acılar ne kadar büyük olursa olsun- insan oğlu onada alışır dostum... Güray İlham

  • serbest kürsü28.09.2022 - 11:49

    Yok... ben kem bi söz etmedim.nazarda etmedim
    Maşallah :))hayırlı uğurlu olsun.

  • serbest kürsü28.09.2022 - 11:24

    Kenancım burası serbest kürsüden çıkmış
    Senin kürsün gibi olmuş :))

  • aşk18.09.2022 - 20:26

    aşk şiir gibidir
    Rakımı yüksek tepelerin bulutlara değip
    Yesil ile mavinin buluşması gibi
    Yada kurak çölde susuzluktan çatlamış
    Dudakdarında düşüp eriyen kar taneleri gibi
    Yazdıkça aşık olur insan iklimin şiir olur
    Hep yeniden doğarsın güneş misali
    Nisanın yağmuru
    temmuzun günesi
    Kasımın rüzgarı
    Şubatın zemheri kışı sen olur
    Sonra şiirlerine düşer cemreler aşk olur

  • sevgi17.08.2021 - 09:01

    Seni sevmeyene fazla sabır gösterme.
    Sabrının adı yüzsüzlük olur.
    Bu kadarla kalmaz.
    Fedakârlığın eziklik,
    sevgin de kişiliksiz olur

    Hz.Mevlana

  • bir fincan kahve03.06.2021 - 11:59

    Vaktiyle İstanbul’da Yemiş İskelesi’nde kahvecilik yapan ve başından türlü maceralar geçtikten sonra âmâ düşen bir adamdan naklen Üsküdarlı halk şairi Vasıf, ondan da naklen Reşad Ekrem şöyle kaydediyor…

    Bu adamın bir gün kahvehanesine bir yeniçeri gelip,

    – Hey arkadaş! Tüm müşterilerine birer kahve yap, lakin şu kâfire yapma! demiş.

    Kâfir dediği de bir köşede oturup nargile içen bir Rum gemi kaptanı imiş. Ama, hiç şüphesiz ki o zaman gözü açık, birer kahve yapıp vermiş. en sonra da iki kahve yapıp:

    – Kaptan, biz de seninle içelim; diye Rum müşterinin yanına oturmuş. Yeniçeri,

    – Heeyy! Ben sana o kâfire kahve yapma diye tembih etmedim mi? deyince kahveci de,

    – Kaptana yaptığım kahve senden değil, ocaktandır ağa! Cevabını vermiş.

    Aradan çokca zaman geçmiş. Sisam Adası’nda büyük bir isyan baş göstermiş. Kahveci de yeniçeri ocağında kayıtlı asker olduğu için adaya sevk edilmiş.

    Askerin arasında suyu bulduğuna göre Sisam’da asi olan Rumlar, ele geçirdikleri Türk esirleri bir meydanda müzayede ile satarlar, arttırıp alan da hemen boğazlayıp kesermiş.

    Müzayede ile esir satmaktan kasıtları da, isyan hareketini beslemek için bir nevi yardım toplamakmış. Gün gelmiş, Yemiş İskelesi’nin kahvecisi de Rumların eline esir düşmüş ve diğer esirlerle birlikte o meydanda satışa çıkarılmış.

    İstekliler kaç kişi ise karşılarına dizilmişler, bekleşirler imiş…

    O sırada tepeden tırnağa silahlı bir Rum gelmiş. Bunları gözden geçirdikten sonra bir iskemleye oturmuş, müzayede de başlamış.

    İlk, bir paradan başlarlarmış. Bir can da beş paraya, on paraya kadar çıkarmış.

    Sıra kahveciye gelince iskemlede oturan o silahlı adam;

    – Beş kuruş! diye bağırmış. Arttıran olmayınca da esiri alıp bir muhafız nezareti altında şehirden çıkarmış.

    Zavallı kahveci, “Beni beş kuruşa aldığına göre kim bilir ne gibi işkencelerle öldürecek.” diye düşünürken, ıssız bir yerde o silahlı Rum:

    – Korkma, demiş, sen beni tanımadın ama ben seni tanıdım. Hani bir yeniçeri bana hakaret ettiği zaman sen onu dinlemeyip bana kahve ikram eden Yemiş İskelesi’ndeki kahveci değil misin?

  • Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz?21.01.2021 - 15:40

    Usta ifade etmiş zaten...
    Yaşamak demek ölümü beklemektir.

  • özlü sözler23.12.2020 - 23:47

    hiç birsey sonsuz değildir biliyorum
    mesafeler uzadıkça ayrılıklar yaklaşır
    her gece bir yıldız kayar gökyüzünden
    acılar ne kadar büyük olursa olsun
    insan oğlu onada alışır dostum

    G.ilham

  • şu an ne dinliyorum15.12.2020 - 09:44

    Kafamı dinliyorum :)))

  • Sonra dedi ki18.08.2020 - 11:11

    Ve gözlerinden su içmeye gelen
    Ceylanları seyredecegim...

  • özlemek02.08.2020 - 18:58

    Şu herşeyin ilacı olan zaman
    Söz konusu özlemek olunca
    Hiçbir işe yaramıyor....