Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • insan06.02.2008 - 19:01

    insan,insan,insan...
    ne yazık ki içinde hertürlü tohumu barındırmakta ve;
    uygun ortamı bulmaya görsün
    anında yeşerir...

  • atatürkçü düşünce03.02.2008 - 18:27

    Atatürk'ün din düşmanı olduğunu söyleyenler, her alanda kendileri gibi düşünmeyenleri ve farklı inançlara sahip olanları ezmeyi, yok etmeyi din uğruna cihat sayan vicdan özgürlüğü düşmanlarıdır. Atatürkçüler, dinin değil, din bezirganlarının düşmanlarıdır. Uygarlıktan yana olanlar, gerilikten yana olanlar kadar yürekli ve özverili olmadıkça, Türkiye'nin aydın ufuklara doğru gidişi sürdürülemez! ! !

  • dans02.02.2008 - 20:02

    bedenle ruhun sevişmesi...

    Dans etmek büyülü bir şey.
    Ruhu ve bedeni birleştiren bir olgu.
    İki teni yanyana getiren, en saf haliyle duyguları canlandıran bir eylem.
    Dans eden bir çift aşıktır birbirine, belki deli gibi hem de.
    Gözlerinin içine baka baka müziğin ritmine uyarlar, birbirlerinin kollarında.
    Zaman akar gider.
    Zaman unutulur.
    Dünya yok olur.
    Sadece iki kişi vardır.
    Bir kadın, bir erkek.
    Birbirine ölesiye aşık, Birbirini ölesiye seven.
    Laf olsun diye dans edilmez bu yüzden.
    Formalite olsun, görev yerine gelsin diye asla.
    Bedenle ruh sevişir müzikle birlikte.
    O yüzden aşkı canlı olanlar dans eder.
    Sevgisi sonsuz olan, birbirini vazgeçilmez bulanlar dans eder.
    Kanatlanır çünkü müziğin ritmiyle, bir olurlar.

  • mutsuzluk27.01.2008 - 19:00

    Esas olan mutsuzluktur.

    Yani insan mutsuzluğu bilir.

    Önünüze ilk çıkana mutsuzluğunu sorun. Anlatır da anlatır değil mi?

    Mutluluğunu sorun.

    Karşınızdakinin gözleri parlar belki ama aynı zamanda da dili dolanır, ne söyleyeceğini, ne anlatacağını bilemez. En fazla birkaç klişe laf eder.

    Mutluluk arızi bir şeydir sanki, 'gelip geçecekmiş' gibidir; kazara gerçekleşmiş gibidir, en iyi halinde bile 'mucize' gibidir. (Sevgilinizin kulağına 'çok mutluyum' diye fısıldarkenki halinizi düşünün; sanki bir mucizeyi anlatıyorsunuzdur...)

    İşte ondandır ki mutluluk 'bilinmez', yaşanır.

    O körolasıca mutsuzluk öyle midir ya! Hem bilinir, hem iliklerimize kadar hissedilir, hem yaşanır.

    İnsan mutluluktan ne olur? Mutlu olur...

    Ama mutsuzluktan hasta olur, kahrolur, çöker, biter mahvolur...

    Aslın da 'mutluluk unutmaktır

    Çünkü çoğu zaman hafızamız 'irin toplamış bir yara' dan ibarettir. (Nietzsche)

    Ve unutmak, çok can acıtan o yaraya merhem olur...

    Ama o zaman da insanın içine bir kurt düşüyor: Yoksa mutluluk denen şey bir tür 'budalalık' mı?

    Zamanı unutmak. Mümkün mü bu?

    Bir lahza (an) için, evet!

    Ya da uzun bir sarhoşluk hali olarak zamanı unutmak. Belki mümkün.

    Ama o kadar! Ötesi yok, olamaz.

    O halde mutluluk denen şey, tam tersine, gelip geçen zamanın kollarına kendini hiç çırpınmadan teslim edince kazanılan bir his olmasın?

    Veya şu 'ölümü unutma' meselesi...

    Ne umarsız bir çaba ve nasıl da kısacık bir baş dönmesi!

    Düşünüyorum da, neden 'ölümü unutma' değil de, ölümle barışma hali olmasın mutluluk?

  • saat24.01.2008 - 18:37

    öğrendiklerini bir saat gibi cebinde taşı... ikide bir saati olduğunu göstermek isteyen insanlar gibi ortaya çıkarma...eğer biri sana saati sorarsa söylersin, ama her saat başında sorulmadan saat kulesi gibi ötme...

  • pollyanna09.01.2008 - 14:19

    POLYANNA’ NIN MUTLULUK SIRLARI :))
    •Evimi bir parti sonrasi temizlemek için
    Saatlerce ugrasiyorsam, bir çok arkadasim
    Var demektir.

    •Faturalarimi ödeyebiliyorsam, bir isim var
    demektir.

    •Pantolonum biraz sıkıyorsa, aç kalmiyorum demektir.

    •Gölgem beni izliyorsa, günes isigini görüyorum
    demektir.

    •Otobüsten indigim yerden isyerime yolu uzun
    Buluyorsam, yürüyebiliyorum demektir.

    •Hükümet hakkinda elestiri yapabiliyor ve bu
    Elestirileri baskalarindan da duyuyorsam,
    konusma özgürlügümüz var demektir.

    •Otobüs beklerken yanimdaki adam
    Anahtarlari ile oynuyor ve ben bu sesten
    rahatsiz oluyorsam, duyuyorum
    demektir.

    •Camlari silmem, çatiyi onarmam gerekiyorsa
    Bir evim var demektir.

    •Dogal gaz faturam yüklü geliyorsa,
    isiniyorum demektir.


    •Yiginla yikanacak ve ütülenecek çamasirlarim varsa, yiginla giyecegim
    var demektir.

    •Çalar saatim sabahin köründe çaliyorsa,
    Yasiyorum demektir.

    •Aksamlari kendimi yorgun hissediyor ve
    bacaklarim agriyorsa, o gün üretici
    olmusum demektir.

  • akşamüstü03.01.2008 - 18:51

    hayat herzaman cömert davranmaz bize...tersine, çoğu kez zalimdir...herzaman aynı fırsatları sunmaz...toyluk zamanlarını ödetir, hoyratça kullandığımız arkadaşlıkların, eskitmeden yıprattığımız dostlukların, savurganca harcadığımız aşkların hazin hatırasıyla yapayalnız kalırız birgün...bir akşamüstü yanımızda kimsecikler olmaz; ya da olması gerekenler yanımızdakiler değildir...

  • gözler27.12.2007 - 12:37

    gözler vardır baktıkça boşa bakarsın; ama bazı gözler vardır bakmaktan kendini alamazsın...

  • sevmek26.12.2007 - 19:34

    denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin...
    uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin...

  • nietzsche felsefesi26.12.2007 - 19:30

    öyle bir hayat yaşadım ki, son yolculukları erken tanıdım...
    öyle çok değerliymiş ki zaman
    hep acele etmem bundan, anladım...