Fars Dili ve Edebiyatı mezunu bir rapçi.. onu meşhûr yapanda sahip olduğu dil birikimi zaten.. sözlerinde seçtiği kelimeler ve anlamlarına vâkıf oluşu dinleyicilerini oldukça etkiliyor.. 'dinlenilesi' deyip geçelim..
Bir gün gideceğim.. Atmosfere bir merdivenle çıkmayı düşünüyorum ama merdiveni nereye dayayacağım meselesini henüz çözebilmiş değilim.. aslında Türksat uydusunu ödünç istesem merdiveni kaldıracağım zaman atmosferin hemen üstüne çekseler oraya dayasam... hani her şey yerli malı olsun istiyorum.. Hayalgücümü önden gönderdim, keşif yapıyor şuan bulutların ötesinde gelsin hemen çalışmalara başlayacağım.. tabi gelirse.. :)
Eskinin çürük leş kokularını ya da pespembe anılarını silebilmek. Hiç hatırlamamak. İçindeki duvara dayanıp ağlamamak. Belki çıldırmamak. İnsanların yüzlerini silebilmek. Sözlerini de... Gülüşlerini de... Sorularını da... Nasihatlerini de... 'Bak gördün mü? ' lerini de... 'Ben dememiş miydim? ' lerini de... Eski günlerin hayaletlerinin mutlu hayat hikayelerini duymamak. Hayaletlerin kalabalığında boğulmamak, ayakları altında ezilmemek... Aynaya bakabilmek. Baktığında sevinebilmek. Kendini suçlamamak. İçindeki darağaçlarında her gece bin kere ölmemek.
Tırnaklamamak yastığını. Çığlık atmamak için parmaklarından kelepçeler yapmamak dudaklarına... 'Nerede hata yaptım? ' fısıltısı ile 'Bu hatayı nasıl yaptım? ' deliliği arasında salınıp durmamak...
'rugûş'
arapçada alacalı bulacalı, karmaşık renklerde olan giysi anlamına geliyor..
Fars Dili ve Edebiyatı mezunu bir rapçi..
onu meşhûr yapanda
sahip olduğu dil birikimi zaten..
sözlerinde seçtiği kelimeler
ve anlamlarına vâkıf oluşu
dinleyicilerini oldukça etkiliyor..
'dinlenilesi' deyip geçelim..
Bir gün gideceğim..
Atmosfere bir merdivenle çıkmayı düşünüyorum ama
merdiveni nereye dayayacağım meselesini henüz çözebilmiş değilim..
aslında Türksat uydusunu ödünç istesem
merdiveni kaldıracağım zaman atmosferin hemen üstüne çekseler
oraya dayasam...
hani her şey yerli malı olsun istiyorum..
Hayalgücümü önden gönderdim,
keşif yapıyor şuan bulutların ötesinde
gelsin
hemen çalışmalara başlayacağım..
tabi gelirse.. :)
Yeniden başlamak... Ne büyük bir yalan...
Eskinin çürük leş kokularını ya da pespembe anılarını silebilmek.
Hiç hatırlamamak.
İçindeki duvara dayanıp ağlamamak.
Belki çıldırmamak.
İnsanların yüzlerini silebilmek.
Sözlerini de...
Gülüşlerini de...
Sorularını da...
Nasihatlerini de...
'Bak gördün mü? ' lerini de...
'Ben dememiş miydim? ' lerini de...
Eski günlerin hayaletlerinin mutlu hayat hikayelerini duymamak. Hayaletlerin kalabalığında boğulmamak, ayakları altında ezilmemek...
Aynaya bakabilmek.
Baktığında sevinebilmek.
Kendini suçlamamak.
İçindeki darağaçlarında her gece bin kere ölmemek.
Tırnaklamamak yastığını.
Çığlık atmamak için parmaklarından kelepçeler yapmamak dudaklarına...
'Nerede hata yaptım? ' fısıltısı ile 'Bu hatayı nasıl yaptım? ' deliliği arasında salınıp durmamak...
by postacı
http://img378.imageshack.us/img378/8956/145kt.jpg
:)
Allah ilk âyette oku!
dedi; okumak kolay..
Yürü yâ kulum!
dendikten sonra
emeklemek kadar kolay..
Uganda Cumhuriyetinde yaşayan etçil bir öküz cinsi.
Al aşkını ver beni!
Karşı tarafa kendi ağırlığınca bir taş koyup
karşılıklı sallanmak..
Hatta iki taş koyup havada asılı kalmak..
Mutluluktan kırlarda yalınayak, hoplaya zıplaya gezerken
bir kirpinin üzerine basmak..