Zamanın gündüze çaldığı bir şafak İlk Baharı Sonbahara çevirdi 6 Mayıs Dünyanın dönüşü ile Ölüme aktı zaman Güneş süs verilmiş cellat Bembeyaz karanlığı alıp götürdü canlar... Ve üç deniz, üç yusuf, üç can, üç sonsuz Yürüdüler darağacına korkusuz Adımları hapsedilsede yargısız Aslır mı bu üç yürek? Asılır mu bu üç heval sorgusuz?
bi köşede durup beklemek...belki bir gün bana ihtiyaç olur diye... evet belki kötü bir durum ya da gibi görünüyor..ama ona ihtiyaç olduğu zamansa tamamiyle en önemli sıfatına kavuşuyor...onsuz diğer dört tekerleğin hiçbir anlamı kalmıyor.... hem iyi hem kötü bir durum yani :)
Hasretler ayrılıkla başlar Yanar yürek sessizce ağlar Bütün anılar canlanıverir Sanki hiç bitmemişler gibi Yolu gözlenen giden sevgili Sanki geri dönecekmiş gibi
Önceleri sessizdir ayrılanlar Mutluluğu başka yerde ararlar Oysa geçen günlere yakınırlar Ayrılıktır bu çeken anlar
İçin için har gibi Kaplar bütün benliğimi Bir garip olursun bunun ardından Bazı bir rüzgar gibi Eser ayrılık yeli Giden sevgilinin ardından Ahhh ayrılık ahhh ayrılık
sen, mutluluğun resmini yapabilir misin abidin? işin kolayına kaçmadan ama gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini değil ne mavi yosunlu akvaryumda yüzen kırmızı balığın ne de al çeperli elmanın
1961 yaz ortasındaki küba'nın resmini yapabilir misin?
çok şükür, çok şükür bugünleri de gördüm ölsem gam yemem gayrinin resmini yapabilir misin üstad?
Zamanın gündüze çaldığı bir şafak
İlk Baharı Sonbahara çevirdi 6 Mayıs
Dünyanın dönüşü ile Ölüme aktı zaman
Güneş süs verilmiş cellat
Bembeyaz karanlığı alıp götürdü canlar...
Ve üç deniz, üç yusuf, üç can, üç sonsuz
Yürüdüler darağacına korkusuz
Adımları hapsedilsede yargısız
Aslır mı bu üç yürek?
Asılır mu bu üç heval sorgusuz?
bi köşede durup beklemek...belki bir gün bana ihtiyaç olur diye...
evet belki kötü bir durum ya da gibi görünüyor..ama ona ihtiyaç olduğu zamansa tamamiyle en önemli sıfatına kavuşuyor...onsuz diğer dört tekerleğin hiçbir anlamı kalmıyor....
hem iyi hem kötü bir durum yani :)
benim lisedeki sınıfım...
yükseldikçe, uçma bilmeyenlere daha küçük görünmemiz kaçınılmazdır...
nietzsche
Hasretler ayrılıkla başlar
Yanar yürek sessizce ağlar
Bütün anılar canlanıverir
Sanki hiç bitmemişler gibi
Yolu gözlenen giden sevgili
Sanki geri dönecekmiş gibi
Önceleri sessizdir ayrılanlar
Mutluluğu başka yerde ararlar
Oysa geçen günlere yakınırlar
Ayrılıktır bu çeken anlar
İçin için har gibi
Kaplar bütün benliğimi
Bir garip olursun bunun ardından
Bazı bir rüzgar gibi
Eser ayrılık yeli
Giden sevgilinin ardından
Ahhh ayrılık ahhh ayrılık
ayrılık-haluk levent
Vakti geldi ayrılığın
Ne yapsak boş
Kurtulamaz bu sevda
Bu amansız rüzgardan
Anla beni
Geçmişteki günlerimiz
Birer birer hayal oldu
Birer birer yalan
Gözlerindeki yaşı sil canım
Beni burda bırak git
Gereksiz artık anlamı yok sözlerin
Bu aşk gömülmeli
Oysa senle
Çok zamanlar paylaşırdık
Acıları umutları
Hiç usanmadan
Yüreğimde saklı kalan anılarla
Gidiyorum bu şehirden
Sevgilim hoşça kal
nurettin rençber-ayrılık vakti
sen, mutluluğun resmini yapabilir misin abidin?
işin kolayına kaçmadan ama
gül yanaklı bebesini emziren
melek yüzlü anneciğin resmini değil
ne
mavi yosunlu akvaryumda yüzen kırmızı balığın
ne de
al çeperli elmanın
1961 yaz ortasındaki küba'nın resmini yapabilir misin?
çok şükür, çok şükür
bugünleri de gördüm
ölsem gam yemem gayrinin
resmini yapabilir misin üstad?
nazım hikmet
kutup yıldızı-sevdadır
göğü kucaklayıp getirdim sana, kokla sevgili yar, kokla açılırsın....
Giderim Giderim Yolum Yokuştur
Bir Yanım Hasret Bir Yanım Ateştir
Genç İken Ölene Ölüm Zor İştir
Erir İçim Usul Usul Kan Gider........
Suavi
yalnızsa yüreğin, insanlar içinde, o anda sarıl kendine....
grup yol- sarıl kendine