Erzurum garında banklar üstünde uyku tutmuyor karanlıkları yitik düşlerimi kovalıyorum, gölgeler gidiyor ben kalıyorum sana ipek bir mendile sardığım yüreğimle şehzade gülleri gönderiyorum ...
bir damla gözyaşıyla bir gül büyüttüm, ışıksız odalarda ömür çürüttüm. bir kere yar dedim; içimi yardılar, yarama tuz basıp ismini unuttum. sürgünden, sürgüne...
bu başlayan belkide biten bir işkencedir..
Erzurum garında banklar üstünde uyku tutmuyor karanlıkları
yitik düşlerimi kovalıyorum, gölgeler gidiyor
ben kalıyorum
sana ipek bir mendile sardığım yüreğimle
şehzade gülleri gönderiyorum
...
bir damla gözyaşıyla bir gül büyüttüm,
ışıksız odalarda ömür çürüttüm.
bir kere yar dedim; içimi yardılar,
yarama tuz basıp ismini unuttum.
sürgünden, sürgüne...
İçime tuz akıtan bir deniz parçası oldun..
takvim sorup hudut çizdirme bana
ben sana çiçeklerle geleceğim
ıhlamurlar çiçek açtığı zaman
ben seni sevdiysem bundan sana ne,
bu hep yaptığım bir iyilik kendime..
Hayat zamanda iz bırakmaz
Bir boşluğa düşersin bir boşluktan
Birikip yeniden sıçramak için
onu ne sanıyorsunuz mehti mi? ..
baktıkça seni görüyorum artık gittikçe sana benziyorum yazık! ..
ölümcül bir hastalık...