Gün olur, malmülk her şey feda edilerek bu vazife yerine getirilir
Mü'minlerden öyle adamlar vardır ki, Allah'a verdikleri söze sadık kaldılar. Onlardan kimi (Allah yolunda şehid edilmek suretiyle) adağını yerine getirdi, kimi de (şehid olmayı) beklemektedir. (Ahitlerinde) hiçbir değişiklik yapmamışlardır.' (Ahzab, 33/23)
Ebu Cehil onu yüzü üzerine çöle yatırır, üzerine değirmen taşı koyar, altta kızgın kum, üstte cehennemî güneş yakıncaya kadar öylece bırakıp kıvrandırırdı. İşte bu sırada: Muhammedin Rabbını inkâr et! diye telkinde bulunurdu. Fakat Bilal-i Habeşi bütün işkencelere sabreder ve: -Ehad! Ehad! Yani Birdir Allah Birdir, diye cevap verirdi. Kendisine en fazla işkenceyi de Ümeyye bin Halef yapar, bu zulmüne de aralıksız devam ederdi. Bir seferinde o, bu şekilde işkence altında Ehad! Ehad! diye inlerken varaka bin Nevfel oradan geçiyordu, dedi ki: -Ey Bilal! Ehad! Ehad! Allah Bir. Sonra işkence yapan Umeyye bin Halefin yanına giderek: -Allah a yemin ediyorum ki, şayet onu öldürürseniz, kabrini ziyaretgâh yapacağım, dedi.
Bir gün Hazreti Peygamberimiz buyurdu ki: Ey Bilal! İslam olalıdan be-ri işlediğin ve en çok menfeat ümid ettiğin ameli bana söyler misin? Çünkü cennette, önümde senin ayak izlerini işittim! diyerek, kendisinin cennetlik olduğunu duyurmuştur. cennetle müjdelenen on sahabiden biridir..
arapça ene kökünden gelir. benlik, bencillik manasındadır.
işte şeytanın enaniyeti
(Allah) Dedi: 'Sana emrettiğimden seni secde etmekten alıkoyan neydi? ' (İblis) Dedi ki: 'Ben ondan daha hayırlıyım beni ateşten yarattın onu ise çamurdan yarattın.' (Araf Suresi, 12)
Hani meleklere 'Adem'e secde edin 'demiştik. İblis'in dışında hepsi secde etmişlerdi. Demişti ki: 'bir çamur olarak yarattığın kimseye ben secde eder miyim? ' (İsra Suresi, 61)
Gün olur, malmülk her şey feda edilerek bu vazife yerine getirilir
Mü'minlerden öyle adamlar vardır ki, Allah'a verdikleri söze sadık kaldılar. Onlardan kimi (Allah yolunda şehid edilmek suretiyle) adağını yerine getirdi, kimi de (şehid olmayı) beklemektedir. (Ahitlerinde) hiçbir değişiklik yapmamışlardır.' (Ahzab, 33/23)
zafer dergisinin çok değerli bir yazarı.
Ebu Cehil onu yüzü üzerine çöle yatırır, üzerine değirmen taşı koyar, altta kızgın kum, üstte cehennemî güneş yakıncaya kadar öylece bırakıp kıvrandırırdı. İşte bu sırada:
Muhammedin Rabbını inkâr et! diye telkinde bulunurdu. Fakat Bilal-i Habeşi bütün işkencelere sabreder ve:
-Ehad! Ehad! Yani Birdir Allah Birdir, diye cevap verirdi.
Kendisine en fazla işkenceyi de Ümeyye bin Halef yapar, bu zulmüne de aralıksız devam ederdi. Bir seferinde o, bu şekilde işkence altında Ehad! Ehad! diye inlerken varaka bin Nevfel oradan geçiyordu, dedi ki:
-Ey Bilal! Ehad! Ehad! Allah Bir.
Sonra işkence yapan Umeyye bin Halefin yanına giderek:
-Allah a yemin ediyorum ki, şayet onu öldürürseniz, kabrini ziyaretgâh yapacağım, dedi.
Bir gün Hazreti Peygamberimiz buyurdu ki:
Ey Bilal! İslam olalıdan be-ri işlediğin ve en çok menfeat ümid ettiğin ameli bana söyler misin? Çünkü cennette, önümde senin ayak izlerini işittim! diyerek, kendisinin cennetlik olduğunu duyurmuştur.
cennetle müjdelenen on sahabiden biridir..
arapça ene kökünden gelir. benlik, bencillik manasındadır.
işte şeytanın enaniyeti
(Allah) Dedi: 'Sana emrettiğimden seni secde etmekten alıkoyan neydi? ' (İblis) Dedi ki: 'Ben ondan daha hayırlıyım beni ateşten yarattın onu ise çamurdan yarattın.' (Araf Suresi, 12)
Hani meleklere 'Adem'e secde edin 'demiştik. İblis'in dışında hepsi secde etmişlerdi. Demişti ki: 'bir çamur olarak yarattığın kimseye ben secde eder miyim? ' (İsra Suresi, 61)
Hz. Peygamberin, hakkinda 'ne güzel kul' diye buyurdugu sahabî.
Hz. Peygamber yine onun hakkinda 'Hâlid Allah'in Kilicidir' buyurmustur..