Yüzün geçmişten kalan, aşka tarif yazdıran Bir alaturka hüzün, yüzün kıyıma vuran Anne karnı huzuru, çocukluğumun sesi Senden bana şimdi zamanı sızdıran
Şımartılmamış aşkın sessizliğe yakın Kimbilir kaçyüzyıldır sarılmamış kolların Sisliydi kirpiklerin ve gözlerin yağmurlu Yorulmuşsun hakkını almış yılların
Elfida bir belalı başımsın Elfida beni farketme sakın Omuzumda iz bırakma yüküm dünyaya yakın Elfida hep aklımda kalacaksın
Elfida sen eski bir şarkısın Elfida beni farketme sakın Omuzumda iz bırakma yüküm dünyaya yakın Elfida hep aklımda kalacaksın.
okumayı çözdüğüm dönemlerde annemim bana aldığı ilk hikaye kitabı... çok heyecenalıydı; konuşan tavşan.. iskanbil kahıtlarından askerler... çok güzeldi...
susma..! Söyle nasıl yaşar böyle insan... susma..! Konuş hadi anlat büyük insan... söyle,ilaç mı çare olurdu; zaman mı? böyle kaldırıp atardık ya sevdayı... susma..! Söyle nasıl yapar bunu insan... susma..! Nasıldır hadi anlat ayrılırsam? söyle,hayat mı çare bulurdu,kendim mi? böyle büyük aşklar,böyle mi biterdi..?
susma..! Hani aşk insanı zaten bulurdu... susma..! Hani yıllar aşka çare olurdu... söyle,yıllar mı daha hızlı,bir kurşun mu? Böyle sensiz hergün,biraz yokuşlu mu?
Aşık Veysel'in o güzel şiiri... Daha güzel nasıl ifade edilebilir...
Koyun verdi, kuzu verdi, süt verdi Yemek verdi, ekmek verdi, et verdi Kazma ile dövmeyince kıt verdi Benim sadık yarim kara topraktır
Dost dost diye nicesine sarıldım Benim sadık yarim kara topraktır. beyhude dolandım, boşa yoruldum Benim sadık yarim kara topraktır. Nice güzellere bağlandım kaldım Ne bir vefa gördüm ne fayda buldum Her türlü istediğim topraktan aldım Benim sadık yarim kara topraktır
Adem'den bu deme neslim getirdi Bana türlü türlü meyve bitirdi Her gün beni tepesinde götürdü Benim sadık yarim kara topraktır.
Karnın yardım kazmayınan, belinen Yüzün yırttım tırnağınan, elinen Yine beni karşıladı gülünen Benim sadık yarim kara topraktır
İşkence yaptıkça bana gülerdi bunda yalan yoktur herkes de gördü Bir çekirdek verdim, dört bostan verdi Benim sadık yarim kara topraktır.
Havaya bakarsam hava alırım Toprağa bakarsam dua alırım Topraktan ayrılsam nerde kalırım Benim sadık yarim kara topraktır.
Bir dileğin varsa iste Allah'tan Almak için uzak gitme topraktan Cömertlik toprağa verilmiş Hak'tan Benim sadık yarim kara topraktır.
Hakikat istersen açık bir nokta Allah kula yakın, kul da Allah'a Hakkın gizli hazinesi toprakta Benim sadık yarim kara topraktır.
Bütün kusurumu toprak gizliyor Melhem çalıp yaralarım düzlüyor Kolun açmış yollarımı gözlüyor Benim sadık yarim kara topraktır.
Her kim ki olursa bu sırra mazhar Dünyaya bırakır ölmez bir eser Gün gelir Veysel'i bağrına basar Benim sadık yarim kara topraktır.
bir çok şeyi...
geri dönüşüm...
ELFİDA
Yüzün geçmişten kalan, aşka tarif yazdıran
Bir alaturka hüzün, yüzün kıyıma vuran
Anne karnı huzuru, çocukluğumun sesi
Senden bana şimdi zamanı sızdıran
Şımartılmamış aşkın sessizliğe yakın
Kimbilir kaçyüzyıldır sarılmamış kolların
Sisliydi kirpiklerin ve gözlerin yağmurlu
Yorulmuşsun hakkını almış yılların
Elfida bir belalı başımsın
Elfida beni farketme sakın
Omuzumda iz bırakma yüküm dünyaya yakın
Elfida hep aklımda kalacaksın
Elfida sen eski bir şarkısın
Elfida beni farketme sakın
Omuzumda iz bırakma yüküm dünyaya yakın
Elfida hep aklımda kalacaksın.
Donatello, Leonardo,Michaelangelo, Rafael...Maskeli Shreder'e karşı... Bir de gazeteci kız vardı ismini hatırlayamıyorum...
okumayı çözdüğüm dönemlerde annemim bana aldığı ilk hikaye kitabı... çok heyecenalıydı; konuşan tavşan.. iskanbil kahıtlarından askerler... çok güzeldi...
susma..! Söyle nasıl yaşar böyle insan...
susma..! Konuş hadi anlat büyük insan...
söyle,ilaç mı çare olurdu; zaman mı?
böyle kaldırıp atardık ya sevdayı...
susma..! Söyle nasıl yapar bunu insan...
susma..! Nasıldır hadi anlat ayrılırsam?
söyle,hayat mı çare bulurdu,kendim mi?
böyle büyük aşklar,böyle mi biterdi..?
susma..! Hani aşk insanı zaten bulurdu...
susma..! Hani yıllar aşka çare olurdu...
söyle,yıllar mı daha hızlı,bir kurşun mu?
Böyle sensiz hergün,biraz yokuşlu mu?
Gökhan Türkmen
Genç Werther'in Acıları... okuduğumda çok etkilenmiştim...
Joaquin RODRİGO
olay,duyularla algılanabilen herşey...
Aşık Veysel'in o güzel şiiri... Daha güzel nasıl ifade edilebilir...
Koyun verdi, kuzu verdi, süt verdi
Yemek verdi, ekmek verdi, et verdi
Kazma ile dövmeyince kıt verdi
Benim sadık yarim kara topraktır
Dost dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır.
beyhude dolandım, boşa yoruldum
Benim sadık yarim kara topraktır.
Nice güzellere bağlandım kaldım
Ne bir vefa gördüm ne fayda buldum
Her türlü istediğim topraktan aldım
Benim sadık yarim kara topraktır
Adem'den bu deme neslim getirdi
Bana türlü türlü meyve bitirdi
Her gün beni tepesinde götürdü
Benim sadık yarim kara topraktır.
Karnın yardım kazmayınan, belinen
Yüzün yırttım tırnağınan, elinen
Yine beni karşıladı gülünen
Benim sadık yarim kara topraktır
İşkence yaptıkça bana gülerdi
bunda yalan yoktur herkes de gördü
Bir çekirdek verdim, dört bostan verdi
Benim sadık yarim kara topraktır.
Havaya bakarsam hava alırım
Toprağa bakarsam dua alırım
Topraktan ayrılsam nerde kalırım
Benim sadık yarim kara topraktır.
Bir dileğin varsa iste Allah'tan
Almak için uzak gitme topraktan
Cömertlik toprağa verilmiş Hak'tan
Benim sadık yarim kara topraktır.
Hakikat istersen açık bir nokta
Allah kula yakın, kul da Allah'a
Hakkın gizli hazinesi toprakta
Benim sadık yarim kara topraktır.
Bütün kusurumu toprak gizliyor
Melhem çalıp yaralarım düzlüyor
Kolun açmış yollarımı gözlüyor
Benim sadık yarim kara topraktır.
Her kim ki olursa bu sırra mazhar
Dünyaya bırakır ölmez bir eser
Gün gelir Veysel'i bağrına basar
Benim sadık yarim kara topraktır.