Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Sinop/Türkeli/hacı köyü benim için sadece ' tabii bu köyden birisi olarak ' Allahın mevsiminden mevsimine, güzellik yada tebessüm vererek, her daim şekilden şekile soktuğu sıradan bir tabiat harikasıdır.
Yine duruma çağrıştırma açısından bakacak olursak, buralı bir vatandaş olarak, duygusal yaklaşımda bulunmaktan kendimi alamıyorum. Her neyse. Her kes için kendi köyü güzeldir. Bencillik olmasın diye bu konudaki duygularımı açığa çıkartmayacağım.
Ama diğer taraftan köyüm ile ilgili söylemek, yazmak istediğim başka bir şey varsa! Köyümüzün çevredeki diğer köylerle kıyaslandığı zaman, ilgisiz, bakaımsız, korunmamış, sahipliymiş gibi izlenim verip ne köylüsünden nede muhtarından en ufak bir iyilik görmemiş bir köydür. Muhtar onu yaptım. Bunu yaptım. Şunu yaptım diyorsa. Her şey ortada. Yemekten içmekten başka bir şey yapıldığı yok. Çünkü muhtara bakarsanız ' Gelmiş geçmiş tüm muhtarlar dahil. ' Bakımlı. Ama köye bakarsanız bakımsız. Hatta küçük yaşlarda geçim sıkıntısı yüzünden büyük şehirlere göç etmiş, daha sonra buradaki sıkıntıları yüzünden para bulup köyüne gitmeye, yada gitsede bakımını yapmaya gücü olmayan insanların bu gün artık toprakları ormana karışmış durumda. Yani yakında bu köyde ormana karışacak. Muhtarlar bu konuda çok duyarsız ve ilgisiz. Hatta bu köylü olarak, Bizde bu duruma el koymak atamızın topraklarına sahip çıkmak istedik. Neredeyse tüm oranın eski insanları, bunca yıldır nerede kaldınız diyerek muhtarla birlikte cephe olup yerlerimizi ormana verdilerde yinede biz alamadık. Bu tutum bir tek bizemi. Hayır. Artık içerdeki köylü, dışardaki insana karşı yabancılaşmış bir muamele uyguluyor. Bununda böyle olmasında özellikle muhtarların payı çok büyük.
Her neyse. Yazacak konuşacak köyüm için çok söz çok yazı var ama. Muhatabsızda olmuyor. Yinede en güzel köy benim köyüm.