bir arkadaşımın dediğine göre cenabet bir düşünceyi savunan bireylerden biri olarak bu yorumu yapıyorum öncelikle örnekleri çoğaltmak gerek bi kaç örnekle olmaz bu iş. bu ülkede en büyük örnek olarak atatürk'ten başlayalım gercek bir solcu gercek bir devrimciydi ismet inönü gercek bir solcu gercek bir devrimciydi arkadaşım solcular böyleyse şu yaptığın yorumu bile hak etmiyorsun laikliğin ne oldugunu bilmeyen zihniyetlerden sadece bitanesisin.senin gibi cahil olacağıma ben cenabet olmayı tercih ederim en azından okurda nasıl abdest alınması gerektiğini öğrenebilirim ya sen ne yapacaksın arkadaşım. sen en iyisi bunları bırak kendi derdine yan.
68 ilerleyemeyecek bir ülkenin belki son çırpınışları belki uçamayacak bir kuşun kanadındaki son tüydü.herkesin gözünde bir ufuk belirmişti. herkes belki olur umuduyla sarıldı kitaplarına belki olur dedi hep bir ağızdan bu millet yürekler onların yanındaydı bu ülke için çok çaba vardı bu gençler ama yok kardeşim yok geri kalmışlıga mahkum bırakıldı bu millet susturuldu bu insanlar 12 eylüldü tarih yıkılmış bir milletin son çırpınışları söndürüldü aydınlığı göremeyen türkiye bir kez daha karanlığa gömüldü.ışıklar birbir söndürüldü dışarısı askerlerle doldu hava ağırmı ağır gözler sağır mı sağır olmustu adeta günler birbirinden umutsuz ve farksızdı adeta gözleri yarının korkusu kaplamıştı.bugun 12 eylül bir güneşin doğması beklendiği bu memleket karanlıga bürünmüştü adeta tıpkı şuan penceremden baktığımda gördüğüm manzara gibi.
Küçük çocuk annesine sordu: 'Sol ne demek? ' Anne bir süre düşündükten sonra yanıtladı: 'Sol; sokakta seksek oynamak demek, korkudan öleyazsan da lunaparkta zincirli sandalyeye binmek demek, gece yatağından gökyüzünü izleyip gözüne kestirdiğin bir yıldızla sır paylaşmak demek, küçük fokları gaddarca öldüren fok katillerini hiç unutmamak ve kürk giymiş bir bayanın üstüne, 'Yaşasın foklar' diyerek kalıcı boya atmak demek, yunusların bazen bir insan olduğunu düşünmek ve onların o muhteşem özgürlüklerini kıskanmak demek, Afrika'da bir ay sonra 700 bin yaşıtın çocuğun susuzluktan öleceğini öğrenip kumbaradaki parayı koşarak acil yardım kurumlarına götürmek ve bundan böyle diş fırçalarken musluğu kapalı tutmak demek, yemeğini bitirip geri kalanını üşenmeden bir torbaya koyup en yakın hayvan barınağına götürmek demek, köpeğini gezdirirken bir poşete onun bıraktıklarını almak ve çöp kutusuna atmak demek. Kesilen her ağaç, yanan her orman için ne yapıp edip mutlaka ve mutlaka ağaç dikmek demek, kimselerin bu orada ne yapıyor demesine aldırmadan insanların kumsalda bıraktığı çöpleri toplamak demek, çok meraklı olmak demek, şu yaşadığımız dünyada kaç dil konuşuluyor, farklı kaç renk insan var, neden Çinliler sütle yapılmış yiyecekleri yiyemezler, Güney ve Kuzey Kutbu'na kaç kişi gitmiştir, onların bu yolculuklarda başına neler gelmiştir, şu bizim oturduğumuz kentin kaç kapısı var, şu bizim oturduğumuz kentte kaç müze var, yazıyı ilk bulan kavim Sümerlerin kaç tanrısı varmış, Hititlerin kaç tanrısı, Hint mitolojisiyle Yunan mitolojisindeki tanrılar birbirine ne kadar benzer, güçlülerin tanrısı Apollon'un da, Hint tanrılarından en sevilen insan başlı fil tanrı Gadeş'in de yardımcıları neden faredir, bir karınca bir kilometreyi ne kadar zamanda kat eder, sesten hızlı giden uçakların hızı saatte kaç kilometredir, neden erik ağaçları erken açar, dünyada kaç çeşit kurbağa vardır, insanın en yakın akrabası gerçekten susineği midir, Freud neden herkesin bildiği bir bilim adamıdır, karpuz neden soğuk suya bırakılır, dünyada parfüm yapılan kaç çeşit çiçek vardır, çöllerde kum fırtınaları neden hâlâ insanların korktuğu bir doğa olayıdır, kırlık alanlarda neden ay ve yıldızlar daha parlaktır, aşk nedir, bu neden başımıza gelir, kalbimiz sık sık neden kırılır, vicdan nedir, neden yalan söylerken yüzümüz kızarır...'
Küçük çocuk 'Anne dur biraz' dedi, 'kafam karıştı.' 'Elbette karışacak' dedi annesi, 'Dünyanın en zor sorusunu sordun, devamı var. Sol demek; her yaptığın işin neye yarayacağını bilmek demek, okuduğun her kitabı, denizlerin tuzunu, göklerin mavisini iyi bilmek demek, bir ormanda pusula olmadan Kuzey Yıldızı'na bakıp yolunu bulmak demek, herkes birinin karşısında mum gibi dururken kendin gibi durmak demek, geceden ölesiye korkmak ama geceyi sevmek demek, gün batımlarını sevmek demek, ormandaki tüm sesleri sevmek demektir; kendin için dans etmek demek, ağız dolusu gülmek demek, her yenilgiden sonra şöyle bir silkinip kendi küllerinden yeniden doğmak demek.'
Küçük çocuk birden bağırdı, 'Şimdi anladım' dedi, 'Sol demek hiç durmadan düş kurmak demek! '
taylan özgür demek özgürlük demek devrim demek tek istedigim annem adımı taylan özgür koyamamıs ancak benim istedigim cocugumun adını taylan ozgur koymak bu adı koymak onun hala yüregimizde düşüncemizde olduğunu anlatmaya yetecektir. taylan demek işcisinden ögrencisine bu ülkede bu insanların haklarının bir savunucusu oldugunu bilmek demek.ancak hepimizinde bildiği gibi doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar misali o da doğruları söyleyen diğerleri gibi şuan aramızda değil ama nazımında dedigi gibi sen yanmasan ben yanmasam biz yanmasak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa
bir arkadaşımın dediğine göre cenabet bir düşünceyi savunan bireylerden biri olarak bu yorumu yapıyorum öncelikle örnekleri çoğaltmak gerek bi kaç örnekle olmaz bu iş. bu ülkede en büyük örnek olarak atatürk'ten başlayalım gercek bir solcu gercek bir devrimciydi ismet inönü gercek bir solcu gercek bir devrimciydi arkadaşım solcular böyleyse şu yaptığın yorumu bile hak etmiyorsun laikliğin ne oldugunu bilmeyen zihniyetlerden sadece bitanesisin.senin gibi cahil olacağıma ben cenabet olmayı tercih ederim en azından okurda nasıl abdest alınması gerektiğini öğrenebilirim ya sen ne yapacaksın arkadaşım. sen en iyisi bunları bırak kendi derdine yan.
68 ilerleyemeyecek bir ülkenin belki son çırpınışları belki uçamayacak bir kuşun kanadındaki son tüydü.herkesin gözünde bir ufuk belirmişti. herkes belki olur umuduyla sarıldı kitaplarına belki olur dedi hep bir ağızdan bu millet yürekler onların yanındaydı bu ülke için çok çaba vardı bu gençler ama yok kardeşim yok geri kalmışlıga mahkum bırakıldı bu millet susturuldu bu insanlar 12 eylüldü tarih yıkılmış bir milletin son çırpınışları söndürüldü aydınlığı göremeyen türkiye bir kez daha karanlığa gömüldü.ışıklar birbir söndürüldü dışarısı askerlerle doldu hava ağırmı ağır gözler sağır mı sağır olmustu adeta günler birbirinden umutsuz ve farksızdı adeta gözleri yarının korkusu kaplamıştı.bugun 12 eylül bir güneşin doğması beklendiği bu memleket karanlıga bürünmüştü adeta tıpkı şuan penceremden baktığımda gördüğüm manzara gibi.
Küçük çocuk annesine sordu: 'Sol ne demek? ' Anne bir süre
düşündükten sonra yanıtladı: 'Sol; sokakta seksek oynamak demek,
korkudan öleyazsan da lunaparkta zincirli sandalyeye binmek demek,
gece yatağından gökyüzünü izleyip gözüne kestirdiğin bir yıldızla sır
paylaşmak demek, küçük fokları gaddarca öldüren fok katillerini hiç
unutmamak ve kürk giymiş bir bayanın üstüne, 'Yaşasın foklar' diyerek
kalıcı boya atmak demek, yunusların bazen bir insan olduğunu düşünmek
ve onların o muhteşem özgürlüklerini kıskanmak demek, Afrika'da bir ay
sonra 700 bin yaşıtın çocuğun susuzluktan öleceğini öğrenip
kumbaradaki parayı koşarak acil yardım kurumlarına götürmek ve bundan böyle
diş fırçalarken musluğu kapalı tutmak demek, yemeğini bitirip geri kalanını
üşenmeden bir torbaya koyup en yakın hayvan barınağına götürmek demek,
köpeğini gezdirirken bir poşete onun bıraktıklarını almak ve çöp kutusuna
atmak demek. Kesilen her ağaç, yanan her orman için ne yapıp edip mutlaka ve
mutlaka ağaç dikmek demek, kimselerin bu orada ne yapıyor demesine
aldırmadan insanların kumsalda bıraktığı çöpleri toplamak demek, çok meraklı
olmak demek, şu yaşadığımız dünyada kaç dil konuşuluyor, farklı kaç renk
insan var, neden Çinliler sütle yapılmış yiyecekleri yiyemezler, Güney ve
Kuzey
Kutbu'na kaç kişi gitmiştir, onların bu yolculuklarda başına neler
gelmiştir, şu bizim oturduğumuz kentin kaç kapısı var, şu bizim
oturduğumuz kentte kaç müze var, yazıyı ilk bulan kavim Sümerlerin kaç
tanrısı varmış, Hititlerin kaç tanrısı, Hint mitolojisiyle Yunan
mitolojisindeki tanrılar birbirine ne kadar benzer, güçlülerin tanrısı
Apollon'un da, Hint tanrılarından en sevilen insan başlı fil tanrı
Gadeş'in de yardımcıları neden faredir, bir karınca bir kilometreyi ne
kadar zamanda kat eder, sesten hızlı giden uçakların hızı saatte kaç
kilometredir, neden erik ağaçları erken açar, dünyada kaç çeşit
kurbağa vardır, insanın en yakın akrabası gerçekten susineği midir,
Freud neden herkesin bildiği bir bilim adamıdır, karpuz neden soğuk
suya bırakılır, dünyada parfüm yapılan kaç çeşit çiçek vardır,
çöllerde kum fırtınaları neden hâlâ insanların korktuğu bir doğa
olayıdır, kırlık alanlarda neden ay ve yıldızlar daha parlaktır, aşk
nedir, bu neden başımıza gelir, kalbimiz sık sık neden kırılır, vicdan
nedir, neden yalan söylerken yüzümüz kızarır...'
Küçük çocuk 'Anne dur biraz' dedi, 'kafam karıştı.' 'Elbette
karışacak' dedi annesi, 'Dünyanın en zor sorusunu sordun, devamı
var. Sol demek; her yaptığın işin neye yarayacağını bilmek demek,
okuduğun her kitabı, denizlerin tuzunu, göklerin mavisini iyi bilmek
demek, bir ormanda pusula olmadan Kuzey Yıldızı'na bakıp yolunu bulmak
demek, herkes birinin karşısında mum gibi dururken kendin gibi durmak demek,
geceden ölesiye korkmak ama geceyi sevmek demek, gün batımlarını sevmek
demek, ormandaki tüm sesleri sevmek demektir;
kendin için dans etmek demek, ağız dolusu gülmek demek, her yenilgiden sonra
şöyle bir silkinip kendi küllerinden yeniden doğmak demek.'
Küçük çocuk birden bağırdı, 'Şimdi anladım' dedi, 'Sol demek hiç
durmadan düş kurmak demek! '
taylan özgür demek özgürlük demek devrim demek tek istedigim annem adımı taylan özgür koyamamıs ancak benim istedigim cocugumun adını taylan ozgur koymak bu adı koymak onun hala yüregimizde düşüncemizde olduğunu anlatmaya yetecektir. taylan demek işcisinden ögrencisine bu ülkede bu insanların haklarının bir savunucusu oldugunu bilmek demek.ancak hepimizinde bildiği gibi doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar misali o da doğruları söyleyen diğerleri gibi şuan aramızda değil ama nazımında dedigi gibi sen yanmasan ben yanmasam biz yanmasak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa