E_y Sebeb Ey diyen ağabey R_uhun yücelerdedir umarım D_ahlin çoktur dünya görüşümde E_y sebeb olan şiirin güzellik kazanmasına M_adem sevdirmiştir Rabbimiz gönlümüze B_irgün buluşacağız ebediyet âleminde A_hımız gidişine.. acziyetimizden Y_oksa temiz geldiğin gibi tertemiz gittiğin öyle belli ki, A_hirette umulur ki dünyadakinden iyidir hallerin. Z_ordur kesişmesi yolların yazılmadıkça kaderce I_rmağı aynı değilse insanların T_a Mavera'ya uzanan çizgi değilse yolcunun yolu
el hak! doğrudur.. birincisi Seyyid Abdülhakim (ksa) ikincisi Seyyid Abdülbaki(ksa) (bu birincilik ikincilik Menzil'den birinci ve ikinci gavsın çıkması anlamındadır.)
ülkemizde ekser günümüz orta yaş gurubu insanı mutlaka necip fazıldan bir şekilde etkilenmiştir.. günümüz fikir hayatında katkısı inkarı kabil olmayan bir gerçektir. dostu da düşmanı da, fikirlerini benimseyenler zaten onun davada takipçisi, benimsemeyenler ise ifade gücünün hayranıdır en azından..
her insanın mensubu olduğu aile mahalle gurup millet ve hatta insanlığa katkıları olduğu gibi aynı zamanda bir de yük olma durumu vardır. objektif bir değerlendirme yapılacaksa bu açıdan bakılmalı diyorum. fethullah hocanın Türkiyeye veya insanlığa katkısı mı çoktur yoksa getirdiği yük mü sorusunun cevabı açıktır. onu tartışanlar bu açıdan kendilerini bir teraziye koysunlar, kendileri ülkeye veya milletimize veya ailelerine ne kadar katkı ne kadar yüktürler..
Türk'ün karşısına ayna tutuyorsun Kürt oluyor.. yani şöyle Türk=Krüt
r ile ü zaman içinde yer değiştirmiş.. kürt olmuş.. laf aramızda bu iki kelime de bence haddinden fazla birbirine benziyor. peki gırmançe nedir.. onu ehli söylesin.. bu konuda bir de slogan atayım: Türk Kürt kardeştir..arasını açan kalleştir. kusura bakmayın meseleye ciddi dalamıyorum bu gün. ama söylediklerimde samimiyim doğrusu..
hangi üye? kim olduğunu bilme imkanımız olsaydı ve bakarsın tanıdık birisi olurdu da hakkında bildiklerimizi döktürürdük katkı babında.. şimdi ne diyim ben yav?
metamorfoz ve şiir.. üzerinde durulmalı bu iki kavramın aralarındaki ilişkinin.. şiirin malzemesi duyguları, düşünceleri ifade eden kelimelerdir.. ne ki, kelimeler şiirde bilimdeki gibi, düz sözlük anlamıyla kullanılmazlar.. şiirin malzemesi olan kelime, çoğu zaman başkalaşmış anlamlar doğurmaklığıyla, metamorfoz kelimesinin düz anlamını benliğinde yaşatır hale gelir.. her imge, her simge, her benzetme böyledir şiirde vesselam..
mescid secde edilen yer, cami toplayan yer... her ikisi de Allah'ın evi sayılmakta.. müslümanlar toplanıp birlikte (cemaat halinde) namaz kılarlar.. bazen çulsuzlar kilim çalsa veya ayakkabı çalsa da da neticede olmazsa olmaz mekânlar olarak hayatımızda önemli yer tutarlar.. camiye girenler temiz abdestli girerler ve ev sahibinin kim olduğunun bilinciyle sessiz sakin otururlar ibadet başlayıncaya kadar.. yaşamayanlar bilmez.. camiler huzur kaynağı yerlerdir.. Allah'a kul olduğunun bilinci insana camilerde kodlanır.. sosyal faydaları da inkâr edilemez.. her ne kadar günümüzün sorunları camilere de yansımış olsa da, olması gerektiği gibi olmasa da camiler evlerden fabrikalardan elzem mekanlardır.. günümüzde mimari sorunları yok değilse de mahal sakinlerinin biraraya gelip gayretle çalışmaları sonucu cami ihtiyacı karşılanmaktadır.. gönül isterdi ki devlet bu işe el atsın ve tıpkı osmanlıda olduğu gibi gereken ihtimamla camiler imar edilseydi iyi olurdu.. vesselam..
ucunda hür düşünce olduğuna göre..fanzinleri küçümsemek yanlış olur. güdümlenmiş, merkezcil, gurupçul dergileri de gördük.
kalbin tam ortadan yarılıp arasına bir ateş yerleştirilmesidir aşk..
E_y Sebeb Ey diyen ağabey
R_uhun yücelerdedir umarım
D_ahlin çoktur dünya görüşümde
E_y sebeb olan şiirin güzellik kazanmasına
M_adem sevdirmiştir Rabbimiz gönlümüze
B_irgün buluşacağız ebediyet âleminde
A_hımız gidişine.. acziyetimizden
Y_oksa temiz geldiğin gibi tertemiz gittiğin öyle belli ki,
A_hirette umulur ki dünyadakinden iyidir hallerin.
Z_ordur kesişmesi yolların yazılmadıkça kaderce
I_rmağı aynı değilse insanların
T_a Mavera'ya uzanan çizgi değilse yolcunun yolu
el hak! doğrudur..
birincisi Seyyid Abdülhakim (ksa)
ikincisi Seyyid Abdülbaki(ksa)
(bu birincilik ikincilik Menzil'den birinci ve ikinci gavsın çıkması anlamındadır.)
ülkemizde ekser günümüz orta yaş gurubu insanı mutlaka necip fazıldan bir şekilde etkilenmiştir.. günümüz fikir hayatında katkısı inkarı kabil olmayan bir gerçektir. dostu da düşmanı da, fikirlerini benimseyenler zaten onun davada takipçisi, benimsemeyenler ise ifade gücünün hayranıdır en azından..
her insanın mensubu olduğu aile mahalle gurup millet ve hatta insanlığa katkıları olduğu gibi aynı zamanda bir de yük olma durumu vardır. objektif bir değerlendirme yapılacaksa bu açıdan bakılmalı diyorum.
fethullah hocanın Türkiyeye veya insanlığa katkısı mı çoktur yoksa getirdiği yük mü sorusunun cevabı açıktır.
onu tartışanlar bu açıdan kendilerini bir teraziye koysunlar, kendileri ülkeye veya milletimize veya ailelerine ne kadar katkı ne kadar yüktürler..
Türk'ün karşısına ayna tutuyorsun Kürt oluyor..
yani şöyle
Türk=Krüt
r ile ü zaman içinde yer değiştirmiş.. kürt olmuş..
laf aramızda bu iki kelime de bence haddinden fazla birbirine benziyor. peki gırmançe nedir.. onu ehli söylesin.. bu konuda bir de slogan atayım:
Türk Kürt kardeştir..arasını açan kalleştir.
kusura bakmayın meseleye ciddi dalamıyorum bu gün. ama söylediklerimde samimiyim doğrusu..
hangi üye? kim olduğunu bilme imkanımız olsaydı ve bakarsın tanıdık birisi olurdu da hakkında bildiklerimizi döktürürdük katkı babında..
şimdi ne diyim ben yav?
metamorfoz ve şiir.. üzerinde durulmalı bu iki kavramın aralarındaki ilişkinin.. şiirin malzemesi duyguları, düşünceleri ifade eden kelimelerdir.. ne ki, kelimeler şiirde bilimdeki gibi, düz sözlük anlamıyla kullanılmazlar.. şiirin malzemesi olan kelime, çoğu zaman başkalaşmış anlamlar doğurmaklığıyla, metamorfoz kelimesinin düz anlamını benliğinde yaşatır hale gelir.. her imge, her simge, her benzetme böyledir şiirde vesselam..
mescid secde edilen yer, cami toplayan yer... her ikisi de Allah'ın evi sayılmakta.. müslümanlar toplanıp birlikte (cemaat halinde) namaz kılarlar.. bazen çulsuzlar kilim çalsa veya ayakkabı çalsa da da neticede olmazsa olmaz mekânlar olarak hayatımızda önemli yer tutarlar.. camiye girenler temiz abdestli girerler ve ev sahibinin kim olduğunun bilinciyle sessiz sakin otururlar ibadet başlayıncaya kadar.. yaşamayanlar bilmez.. camiler huzur kaynağı yerlerdir.. Allah'a kul olduğunun bilinci insana camilerde kodlanır.. sosyal faydaları da inkâr edilemez.. her ne kadar günümüzün sorunları camilere de yansımış olsa da, olması gerektiği gibi olmasa da camiler evlerden fabrikalardan elzem mekanlardır.. günümüzde mimari sorunları yok değilse de mahal sakinlerinin biraraya gelip gayretle çalışmaları sonucu cami ihtiyacı karşılanmaktadır.. gönül isterdi ki devlet bu işe el atsın ve tıpkı osmanlıda olduğu gibi gereken ihtimamla camiler imar edilseydi iyi olurdu.. vesselam..