Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Uğur Kayagil
Uğur Kayagil

SANAL ALEM DOSTLUĞU MU? GERÇEK ALEM DOSTLUĞU MU?

  • muhsin yazıcıoğlu15.04.2009 - 00:01

    muhsin başkanım, o çileli, işkenceli hücrelerde kaldığında yazdın ya o 'üşüyorum' şiirini.... başkanım bizde üşüdük hem de çok üşüdük başkanım.seni bulmak için çıktığımız o dağlarda şunu dedim arkadaşlarıma ' muhsin başkanın hayatı neden bu kadar zor '

  • muhsin yazıcıoğlu14.04.2009 - 23:54

    Muhsin YAZICIOĞLU o bir türkiye sevdalısı.o bu vatanın bu milletin yetiştirmiş olduğu ve sahip olduğu en değerli siyasi lideridir.siyaset ki kirli ve tutarsız bir olgudur.ama muhsin başkan siyasette hep olması gerektiği gibi davrandı.inandıklarını dik bir duruşla savunan,bu ükenin milli ve manevi değerlerine sahip çıkan kişilikli bir siyaset değil de gönül adamı olarak değerlendiriyorum. allah mekanını cennet etsin.....

  • 14 mart22.12.2008 - 01:01

    doğum günüm.......

  • hasan sağındık17.03.2006 - 18:00

    ÇOK GÜZEL BİR SES TONU VAR.HERKESİN DİNLEMESİNİ TAVSİYE EDERİM..

  • peygamber12.03.2006 - 17:49

    HZ, MUHAMMET MUSTAFA EFENDİMİZ (S.A EĞER

    Eğer bir gün Peygamber Efendimiz ziyaretinize gelse,
    Yalnızca birkaç günlüğüne aniden çalsa kapınızı,
    Merak ediyorum neler yapacağınızı...
    Biliyorum ama
    Böylesine şerefli bir konuğa açacağınızı en güzel odanızı,
    Ona sunacağınız yemeklerin en iyisi olacağını,
    Ve inandırmaya çalışacağınızı,
    Onu evinizde görüyor olmaktan mutluluk duyacağınızı;
    Gerçekten evinizde ona hizmet etmekten alacağınız hazzı.
    Fakat söyleyin bana,
    Efendimizi evinize doğru gelirken gördüğünüzde,
    Onu kapıda mı karşılayacaksınız?
    Yoksa onu içeri almadan önce, aceleyle,
    Bazı dergileri, gazeteleri çarçabuk saklayıp
    Yerine Kur'anı mı koyacaksınız?
    Peki hala Amerikan filmlerini seyredecek misiniz televizyonda?
    Yoksa kapatmaya mı koşacaksınız aceleyle,
    O size kızmadan önce?
    Kimbilir? belki de ağzınızdan hiç çıkmamış olmasını mı dilerdiniz,
    Hatırlayamadığınız en son çirkin kelimeyi...
    Peki ya dünyalık müziğinizi, kasetlerinizi de saklayacak mısınız?
    Ve bunun yerine ortalığa,
    Kitaplarınızın raflarında tozlanmış,
    Hadis kitapları mı çıkaracaksınız?
    Hemence içeriye girmesine izin verecek misiniz?
    Yoksa teleşla ne yapayım diyerek,
    Sağa sola mı koşturacaksınız?
    Merak ediyorum:
    Eğer Peygamber Efendimiz,
    Bir kaç günlüğüne sizinle birlikte yaşasa,
    Yapmaya devam edecek misiniz,
    Her zaman yaptığınız şeyleri?
    Ailenizdeki sohbetler eski halini koruyacak mı?
    Her yemekten sonra sofra duası etmeyi,
    Yine zor mu bulacaksınız?
    Hiç yüzünüzü asmadan,
    Oflayıp puflamadan,
    Her vakit namazınızı kılacak mısınız?
    Ya sabah namazı için,
    Sıcacık yatağınızından,
    Erkanden fırlayacak mısınız?
    Peki ya yine mırıldanacak mısınız,
    Her zaman söylediğiniz şarkıları?
    Ve okuyacak mısınız,
    Her zaman okuduğunuz kitapları?
    Peki bilmesine izin verecek misiniz,
    Aklınızın ve ruhunuzun beslendiği şeyleri?
    Yoksa hiç bilmemesini mi isterdiniz?
    Şöyle diyelim ya da:
    Gideceğiniz her yere götürebilecek misiniz
    Peygamberi de?
    Yoksa birkaç günlüğüne değişecek mi planlarınız?

    Tanıştırmaktan onur duyacak mısınız en yakın arkadaşınızı onunla?
    Yoksa hiç karşılaşmamalarını mı umardınız,
    Peygamberin ziyareti bitene dek birbirleriyle?
    Şimdi söyleyin açık yüreklilikle,
    Onun kalmasını ister misiniz sizinle?
    Sonsuza dek, hep birlikte...
    Yoksa rahat bir nefes mi alacaksınız,
    Ziyareti bitip gittiğinde?
    Gerçekten bilmek ilgi çekici olabilir değil mi?
    Bilmek ve düşünmek,
    Eğer bir gün Peygamber Efendimiz ziyaretinize gelse
    Yapacağımız şeyleri...
    Eğer bir gün Peygamber Efendimiz ziyaretinize gelse,
    Yalnızca birkaç günlüğüne aniden çalsa kapınızı,
    Merak ediyorum neler yapacağınızı...


    İbrahim Sadri
    )

  • gül12.03.2006 - 17:38

    PEYGAMBER EFENDİMİZİ, SEVGİYİ, DOSTLUĞU, AŞKI

    Hangi ürkek kavgada yaralandım yiğidim

    Seni bu şuh kafese hangi zalim el koydu

    Diyorsun; bir zamanlar gülşende bir bey idim

    Bu naylon çiçeklerin adını kim gül koydu



    Hayrandır bilmez misin alem dahi bir güle

    İçinde kızıl tüylü köstebekler ve günah

    Dağaçık, ovaya in, eğil de bak bir göle

    Çekiyor gülsüz kalan her zavallı şimdi ah.

    (Nurullah GENÇ)