Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • tokalaşmak01.12.2006 - 02:42

    ilk kez karşılaşan insanların ilk bedensel temasıdır. tokalaşma tarzı insanın kişiliğine dair ipuçları barındırır. güçlü bir temas, kişinin kendine olan güvenine ve çoğunlukla samimiyetine, avuçiçinin dokunmasından kaçınmak ya da parmak ucuyla tokalaşmak ise çekingenlik ya da güvensizliğe işarettir.

    herşeyde olduğu gibi tokalaşmakta da doz önemli. ne kurbanlık koç seramonisi gibi sert, ne de hijyen manyakları gibi şüpheci olunmalıdır.

  • karanlığa söylenen şarkılar28.11.2006 - 02:45

    ırmaklar denizlerde,
    denizler sahillerde buldular..
    arayanlar hiçbir yerde,
    inananlar dualarda buldular..
    kim bilir sen
    benim halimde, sakinliğimde ne buldun?
    bense yoruldum,
    kendi kendime sokuldum,
    uyuyakaldım,
    aklımın iplerini saldım..
    o giderken bir an durup peşinden baktım..

    ne dersin?
    umarım beni affedersin..
    ne dersin?
    belki de terkedip gidersin..

    gider misin?
    .............

  • film replikleri26.11.2006 - 02:00

    gözlerim yanıyor! siz insanlar gözlerimi yakıyorsunuz!

    (french kiss)

  • bugün24.11.2006 - 13:17

    ben bir zaman kaybıyım, beni boşver hocam!
    düşlerimden geçenleri kitaplarda bulamıcam
    hangi deniz nereye dökülüyor bana ne,
    ben içimde boğulurken...
    hala aşkın olduğu bir yer varsa söyle;
    dokunulmazsam ölücem..

    şu hayat bilgisi ne ağır dersmiş hocam
    düşündüm, kararlıyım;
    ben adam olamıcam!
    madem her şey basit bi formül,
    mutluluğu söylesin kimya!
    benim kimyam feci halde bozuldu;
    anlamsız geliyo bana dünya

    kendimi kendimden çıkartsam sıfır kalmaz
    bu matematik bizi kandırıyor hocam!
    elde var sorular... gözyaşları... boş umutlar..
    hesaplar tutmaz..
    tutmaz hocam!

  • türkler'in kültür kökenleri23.11.2006 - 15:38

    ergun candan' ın son kitabı. tam da okumam gerekenler listeme girdiği bir zamanda başlık olarak eklenmiş olması hoş bir tesadüf.

    orta asya günlerinden günümüze, göçebe hayatın bize getirdikleri. dil kültürü, din kültürü ve değişim nedenleri. batıl inançların doğuş sebeplerine kadar herşey.

  • pink martini22.11.2006 - 22:35

    her telden çalmak deyimine en güzel örnek. ingilizce, ispanyolca, italyanca, fransızca şarkılar söyleyen amerikalı grup.

    Bayıldığım ravel’ in “bolero” sunu öyle bir çalmışlar ki..farklı bir tat bırakıyor insanın kulağında.

    la soledad…dinlerken kırmızı şarap stoğunuz sağlam olsun! belki bir iki tango figürü..

    hele mr. and mrs. smith’ in soundtrackinde de bulunan let’s never stop falling in love..gözümü bir anlık kapasam. açtığım anda kendimi bir güney amerika’ da bir kasabada bulsam. loş bir barda buluşmuş serseri ruhlar.. bense dizimde havana purosu sarıyorum…

    bu grup insanı yoldan çıkarır!
    .........

  • akrostiş22.11.2006 - 22:26

    akrostişe muhteşem ve müzikal bir örnek. nat king cole' dan dinlenmesi tavsiyemdir. orkestrasyondan memnun kalmazsanız, bir jenerasyon zıplayıp natalie cole' a geçebilirsiniz.

    L is for the way you look at me
    O is for the only one I see
    V is very, very extraordinary
    E is even more than anyone that you adore can

    Love is all that I can give to you
    Love is more than just a game for two
    Two in love can make it
    Take my heart and please don’t break it
    Love was made for me and you...

  • saklı20.11.2006 - 23:22

    gizlenmiş olan, sır, nihan.

  • selim erdoğan19.11.2006 - 19:56

    yarım elma' nın 'zeynel efendi' si, duvara karşı' da sibel' i sokak ortasında yediği dayaktan kurtaran taksici.

    'uğur yücel' le bir filmde baba - oğulu oynamalılar' diye düşünmüşümdür. uğur yücel' in muhsin bey' deki ali nazik tiplemesine o kadar benziyor ki.

  • irreplaceable19.11.2006 - 19:37

    Türkçe karşılığı mı merak edilmiş, yoksa hayatımızdaki 'yeri doldurulamaz' lar mı? ?

    özele giriyor. yorum yok..