© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Uyan,Türk evladı,uyan!
Otuz kupona alınmadı bu vatan!
Şu hale bakın,Koca Yusuf’u üç kişi mi tanıyor? !
Popçular hakkında,zibidiler hakkında pek fazla yorum yaparsınız,ama mevzuu Ata’larımız oldumu,yiğitlerimiz oldumu,trışka!
Topunuzun Allah belasını versin!
Start aldığı altı yıl boyunca, değil tabelaya girememesi, ikincilikte kalması bile olay olan bir safkan düşünün…
Altı yıl boyunca katıldığı her üç koşudan ikisini kazanmayı başaran bir safkan…
Belki hepsinden de önemlisi; her dönemde şampiyon olarak anılıp, tüm yarışseverlerin gönlünde taht kurmayı başaran, unutulmaz bir safkan arap atı…
Yavuzhan’ı şampiyon yapan elbetteki genlerindeki özellikleridir…1994 yılında yarış yaşamına başlayan bu safkan katıldığı ilk iki koşusunu kazanırken; farklı yarış biçimiyle de dikkatleri üzerine çeker.
Daha sonra girdiği zorlu mücadelelerden de birincilikle ayrılan hep Yavuzhan olur.
Sıradan bir attan bahsetmiyoruz,beyler!
Bugün hemen her gün,Yavuzhan konuşuluyor,anılıyor.Bu öyle bir attı ki,yurt dışından bir heyet,Yavuzhan’ı incelemeye gelmiştir.Teke tek mücadele de geçilmesi imkânsızdı.Ancak Yavuzhan’ı kandırarak geçebilirdiniz; Onuda bir tek,Süleyman Akdı başarırdı,Haberbatur'la...Yanına gelir,birden diğer tarafına dolanır,öyle geçerse geçerdi.Yoksa yan yana geçebilmek mümkün değildi.Zaten,1998 yılında bir sezon boyu yaşanan Haberbatur- Yavuzhan mücadeleleri unutulacak gibi değildir.
Evet,O’nu incelemeye gelen heyetin dikkatini bir şey çekmiştir:
Yavuzhan,kazandığı koşuların tamamında foto-finish’e bakmış.Yani,”yine ben kazandım” dermişçesine poz vermiştir.
Şampiyon’un yarış hayatına vedası 1999 yılında olur.
Yavuzhan Türk Yarışçılığının simge isimlerinden birisi olarak önce pistlerden sonra dünyadan ayrılır ama bu alemde de ‘’efsaneler ölmez ki’’…
Hz.Ali’nin çatal kılıcı.Çok büyük ve keskin bir kılıçmış.
O vakitler,Zülfikar’ın her hücum edişinde,dört karış uzadığına inanılırdı…
-Hakan,ne bu?
-Örümcek Adam,dede.
-Allah Allah,örümcek adam mı?
-Evet,Örümcek Adam.
-Nasıl?
-Bu genç çocuk var ya,işte onu bir örümcek ısırdı,sonra çocuk örümceğin güçlerini aldı.
-Örümceğin gücü mü varmış ki?
-Ya işte,duvarlara filan tırmanıyor,öyle yani.
-Hımm…Neden peki? :(( Yaşlılar… :)
Rusya,Ermenistan ve Yunanistan.
Bizim ebedi düşmanlarımız..Bu üç ülkenin,Türkiye’ye hangi zaman ve nerede bir faydası dokunmuş?
Devamlı bizim önümüze engeller yığıyorlar,sinsi-sinsi kuyumuzu kazıyorlar…
Pkk’ya yardım kimler ediyor,efendim? Hep bu devletler…
Kimileri değer geçer,kimileri de deler geçer.
Jitem; delik-deşik,eder de geçer…
-Hanımefendi,bu şaşırtıcı gözleri nereden aldınız?
-Onları bana annem verdi.
-Doğrusu çok cömertmiş… :)
Hakikaten kız çok güzel.Ama ben,yine de kötü kalpli Geyşa’yı tercih ederim,azizim… ;)
“Ben ipi kesmem.Ayağının altındaki iskemleyi keserim.” :)
-Çirkin-
Deveciyan olsa,anlarım.Fakat Türk dostu,hatta vatandaşı olan Hrant Dink’i niçin öldürdüler,anlayamadım.
Planlanmış bir suikast bu.Öyle çoluk çocuğun yapacağı şey değil.