Tanıdık bir manzara canlandı gözümde... Denge ve uyum müessesi olması gerekir kendilerinin... Bir tahtarevalli misali... Birinin yükselmesi için bir diğerinin fedakarlık edip kısa bir süreliğine de olsa aşağıda olmaya razı olduğu... ve bir sen bir şeklinde uyum içinde ilerlediği... Eğer biri hep aşağıda olmayı seçmişse ilk başından, gün gelip yukarıda olmak istediğinde, yukarıda olan mızıkçılık yapıp gitmeyi tercih edebilir....Küçükken oynanan evcilik oyunları gibi küstüm ben oynamıyorum demekle olmaz...
Nasıl başlarsa öyle devam ettiği söylenenlerden... Dengesizlik müessesi belki, dengesizliğin içinde aranan denge belki de?
İyi bir şarkı sözü yazarı olmak onu mutlu etmiyormuş... İstediği iyi bir şarkı sözü yazarı değil iyi bir şarkıcı olarak anılmakmış...
Yazdığı her bir söz kendinden bir damla olduğu için insanlara kendini bu kadar anlatmaktan rahatsız olup bazen kendini 'çıplak' gibi hissettiği zamanlarda oluyormuş ki... ve ben yine yeniden yarım kalan cümlelerimin nedenini anlıyorum sayende...
Yalnızlığa değil yanlızlığa yazılmasından... Eğriliklerimi düzeltmekten... Karmaşanın içinde düzen aramaktan... Düzensizliğin de bir düzen olduğunu duymaktan...
Hiç anlatmadıklarından olsun... İçinde ne senin ne de benim yer aldığım... İnanman da gerekmez hem bilirsin... Sevmeden sevmek, acı çekmeden çekmek gibi... Boş verdim deyip vermemek gibi... Git deyip gel demek gibi...
Ruhun hezayanları arasında oluşan...
İki yüzlülükle karıştırılan ikiliğin çıkardığı durum...
Gözlerin git deyip, sözlerin kal demesi...
Evetlerin hayırların habercisi olduğu...
Tanıdık bir manzara canlandı gözümde...
Denge ve uyum müessesi olması gerekir kendilerinin...
Bir tahtarevalli misali...
Birinin yükselmesi için bir diğerinin fedakarlık edip kısa bir süreliğine de olsa aşağıda olmaya razı olduğu... ve bir sen bir şeklinde uyum içinde ilerlediği...
Eğer biri hep aşağıda olmayı seçmişse ilk başından, gün gelip yukarıda olmak istediğinde, yukarıda olan mızıkçılık yapıp gitmeyi tercih edebilir....Küçükken oynanan evcilik oyunları gibi küstüm ben oynamıyorum demekle olmaz...
Nasıl başlarsa öyle devam ettiği söylenenlerden... Dengesizlik müessesi belki, dengesizliğin içinde aranan denge belki de?
İyi bir şarkı sözü yazarı olmak onu mutlu etmiyormuş...
İstediği iyi bir şarkı sözü yazarı değil iyi bir şarkıcı olarak anılmakmış...
Yazdığı her bir söz kendinden bir damla olduğu için insanlara kendini bu kadar anlatmaktan rahatsız olup bazen kendini 'çıplak' gibi hissettiği zamanlarda oluyormuş ki... ve ben yine yeniden yarım kalan cümlelerimin nedenini anlıyorum sayende...
Namazın sadece bedenen kılındığı zamanlarda...
Aklın ruhu terkettiği anlarda...
Eksikliği tamamlamak adına...
Yalnızlığa değil yanlızlığa yazılmasından...
Eğriliklerimi düzeltmekten...
Karmaşanın içinde düzen aramaktan...
Düzensizliğin de bir düzen olduğunu duymaktan...
Bir şey...
Bir olmak, tam olmak...
Aslında yarımken...
Her şey sanmak, hiçbir şeyken...
Sabret...
Uzaması yakındır saçlarımın ;)
Hiç anlatmadıklarından olsun...
İçinde ne senin ne de benim yer aldığım...
İnanman da gerekmez hem bilirsin...
Sevmeden sevmek, acı çekmeden çekmek gibi...
Boş verdim deyip vermemek gibi...
Git deyip gel demek gibi...
Prekazi...
Uğur...
Hayel meyal hatırlanan yıllardan gsli futbolcular :)
Yalnız bir A'nın dolaşmasına pek izin verilmez genelde...
Bir iki tane daha ekleyip hayret etmek varken yalnızlığına...