- - Ayna Nasihatları - -12 - Sen Kendin Ol Kendin Gerisi Kolay
* Akıl var,vicdan var...Yalnızım sanma! Sen kendin-ol kendin,gerisi kolay... * SEN KENDİN OL KENDİN * Almışsın ezbere...bilirsin; zarar! Mâdem ki bilirsin,terki mi olay? Sen kendin-ol kendin gerisi kolay, Çek gitsin hasretlik...ölene kadar.
Demişsin etmişsin...bilirsin; yalan! Mâdem ki bilirsin,çabucak davran! Sen kendin-ol kendin gerisi kolay, Ver gitsin özürü...ölene kadar.
Çekmişsin derdini...bilirsin; vebâl! E mâdem bilirsin; niyedir durman? Sen kendin-ol kendin gerisi kolay, De kurtul-at gitsin...ölene kadar.
Yemişsin içmişsin...bilirsin; haram! E mâdem bilirsin; e ondan sormam! Sen kendin-ol kendin gerisi kolay, Ye gitsin tevbeyi...ölene kadar. * Doğmuşsan,ölürsün! ..bilirsin; hayat! Mâdem ki bilirsin...nefesi; fırsat! Sen kendin-ol kendin gerisi kolay, Ten gitsin...öyle kal,ölene kadar...
A L T I (6) B İ L İ N M E Z * Sâniye...dakîka...saâtler...yıllar. Ölmeden bilinmez vaktin kıymeti... Dirâyet ehline soranlar olmuş; 'Nefesi b/itene bi' çâre...yokmuş! '
A L T I (6) B İ L İ N M E Z * Sâniye...dakîka...saâtler...yıllar. Ölmeden bilinmez vaktin kıymeti... Dirâyet ehline soranlar olmuş; 'Nefesi b/itene bi' çâre...yokmuş! '
* Kem sözüm sanadır,tembîhim sana! Ben deyim sen anla,eksikte olsa! Kör gözüm görmüyor senden başkası, Ânına kıymandır azın fazlası... * - A y n a N a s i h a t l a r ı n d a n - * A Z I N F A Z L A S I * İnsana yeteni insanlık bilmez. Gülemez çok vakit...O yüzden gülmez! Bulur bir dik yokuş çağırsan gelmez, Neyine yetmez ki azın fazlası? ..
Meyyâldır doğuştan...iştâhla hâzla; Duramaz,körükler; fazla da fazla! .. Hâyr umar girmişken çıkılmaz yola. Beyhûde telâştır azın fazlası...
Nice yıl uğrunda perîşan halde, Yorgunluk,yitiklik...sayısız hamle... Çok ne ki,az bilir ne olsa elde. Demek ki yetiyor azın fazlası...
Bu yola çıkıpta bulanı göster! Eline ne geçmiş? ..bak,daha ister! Olana kahredip istemek fazla; Bildiğin felâket azın fazlası... * Görünen kılavuz köy olsun ister. Belâya,aranan kul olsun; yeter! Nefsinin susması selâyla mümkün; O yüzden hep azdır azın fazlası...
CÜMLE,İÇİNDE DOLAŞIR * Varlığın içinde yokluk seyrânı, Yokluğun içinde varlık dolaşır. Bâzısı yokluktan alır seyrânı; Tâc eder başlara cümle aşkına...
Aşkların içinde seyran yokluğu, Seyranlar içinde mânâ dolaşır. Bâzısı seyrandan alır pâyeyi; Nakşeder kalplere cümle hayrına... . Hayırlar içinde nice dîvâne, Niceler içinde canlar dolaşır. Bâzısı nicedir...Alır nemini; Islatır hayrına cümle âlemi...
Âlemler içinde sûkût halveti, Sûkûtlar içinde sesler dolaşır. Bâzısı sûkûttan alır görmeyi; Hayrete sürükler cümle gözleri...
Gözlerin gördüğü serap hâlesi, Seraplar içinde gerçek dolaşır. Bâzısı seraptan alır hisseyi; Hıfzeder bünyede cümle gerçeği...
Gerçeğin içinde hikmet hüzmesi, Hikmetler içinde şefkât dolaşır. Bâzısı hikmetten alır feyzini; Hiçliğe râm eder cümle fetreti...
Fetretler içinde şeytan hîlesi, Şeytanlar içinde nefret dolaşır. Bâzısı şeytandan alır neşeyi; Def eder âlemden cümle fitneyi...
Fitneler içinde yalan ve yanlış, Yalanlar içinde âdem dolaşır. Bâzısı yalandan alır dersini, -Cümlenin içinden çekip kendini- İçinde yaşatır; cümle derdini... * -Görenler,göstersin; böyle fâniyi! ..
* BU MUDUR? ..-BUDUR! - (2) . Her nevî suâli sorunsuz aşma. Âli bir makamda huzurla yatma. Cenneti temâşa...sûrûrla,hâzla... Ol berzâh hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Nûrani diriliş...meydân'a varma. Kevser'den içip de...gölge'de durma. İyiler safında yerini bulma... Ol meydan hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Aklın hep mukayyit...ümmetsin,korkma! Sayfalar uçuşur...senin ki sağ'da. Nihâyet; terâzi...çok şükür,fark'la. Ol hesap hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Sırat'tan son sürat...bi' gayret,hızla. Cennet'in kapısı görünür sonra. Varırsın...girersin...olursun ihyâ. En büyük hayâlin...Bu mudur? ..-Budur! * (-Demesek...olur mu? ..Kusura bakma!) * Neyin var elinde...umacak,bunca? O kadar kolay mı sonuca varma? Her yola nîyyetle çıkılır ammâ, Âmeldir...ihlâstır,bakılan orda...
-'Hayâller; aldatır! '..Nitekim,sonuç; Bu kıssa doğruysa,olacak; budur! ...
* BU MUDUR? ..-BUDUR! - (2) . Her nevî suâli sorunsuz aşma. Âli bir makamda huzurla yatma. Cenneti temâşa...sûrûrla,hâzla... Ol berzâh hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Nûrani diriliş...meydân'a varma. Kevser'den içip de...gölge'de durma. İyiler safında yerini bulma... Ol meydan hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Aklın hep mukayyit...ümmetsin,korkma! Sayfalar uçuşur...senin ki sağ'da. Nihâyet; terâzi...çok şükür,fark'la. Ol hesap hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Sırat'tan son sürat...bi' gayret,hızla. Cennet'in kapısı görünür sonra. Varırsın...girersin...olursun ihyâ. En büyük hayâlin...Bu mudur? ..-Budur! * (-Demesek...olur mu? ..Kusura bakma!) * Neyin var elinde...umacak,bunca? O kadar kolay mı sonuca varma? Her yola nîyyetle çıkılır ammâ, Âmeldir...ihlâstır,bakılan orda...
-'Hayâller; aldatır! '..Nitekim,sonuç; Bu kıssa doğruysa,olacak; budur! ...
* BU MUDUR? ..-BUDUR! - (2) . Her nevî suâli sorunsuz aşma. Âli bir makamda huzurla yatma. Cenneti temâşa...sûrûrla,hâzla... Ol berzâh hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Nûrani diriliş...meydân'a varma. Kevser'den içip de...gölge'de durma. İyiler safında yerini bulma... Ol meydan hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Aklın hep mukayyit...ümmetsin,korkma! Sayfalar uçuşur...senin ki sağ'da. Nihâyet; terâzi...çok şükür,fark'la. Ol hesap hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Sırat'tan son sürat...bi' gayret,hızla. Cennet'in kapısı görünür sonra. Varırsın...girersin...olursun ihyâ. En büyük hayâlin...Bu mudur? ..-Budur! * (-Demesek...olur mu? ..Kusura bakma!) * Neyin var elinde...umacak,bunca? O kadar kolay mı sonuca varma? Her yola nîyyetle çıkılır ammâ, Âmeldir...ihlâstır,bakılan orda...
-'Hayâller; aldatır! '..Nitekim,sonuç; Bu kıssa doğruysa,olacak; budur! ...
- - Ayna Nasihatları - -12 - Sen Kendin Ol Kendin Gerisi Kolay
*
Akıl var,vicdan var...Yalnızım sanma!
Sen kendin-ol kendin,gerisi kolay...
*
SEN KENDİN OL KENDİN
*
Almışsın ezbere...bilirsin; zarar!
Mâdem ki bilirsin,terki mi olay?
Sen kendin-ol kendin gerisi kolay,
Çek gitsin hasretlik...ölene kadar.
Demişsin etmişsin...bilirsin; yalan!
Mâdem ki bilirsin,çabucak davran!
Sen kendin-ol kendin gerisi kolay,
Ver gitsin özürü...ölene kadar.
Çekmişsin derdini...bilirsin; vebâl!
E mâdem bilirsin; niyedir durman?
Sen kendin-ol kendin gerisi kolay,
De kurtul-at gitsin...ölene kadar.
Yemişsin içmişsin...bilirsin; haram!
E mâdem bilirsin; e ondan sormam!
Sen kendin-ol kendin gerisi kolay,
Ye gitsin tevbeyi...ölene kadar.
*
Doğmuşsan,ölürsün! ..bilirsin; hayat!
Mâdem ki bilirsin...nefesi; fırsat!
Sen kendin-ol kendin gerisi kolay,
Ten gitsin...öyle kal,ölene kadar...
Bi'çâresi
Vakitten...n/akitten...akıldan...c/andan.
Bahsettik; hükümden...y/anılan kuldan.
*
A L T I (6) B İ L İ N M E Z
*
Sâniye...dakîka...saâtler...yıllar.
Ölmeden bilinmez vaktin kıymeti...
Dirâyet ehline soranlar olmuş;
'Nefesi b/itene bi' çâre...yokmuş! '
Bahçeler...saraylar...hamamlar...hanlar.
V/ermeden bilinmez n/aktin kıymeti...
Kerâmet ehline soranlar d/uymuş;
'Çok mala tamâha,hiç gerek...yokmuş! '
Zerreler...misgaller...kilolar...tonlar.
T/artmadan bilinmez aklın kıymeti...
Ferâset ehline soranlar sormuş;
'Aklından gâfile ilişme/k...yokmuş! '
Makamlar...mevkîler...rütbeler...hâller.
G/örmeden bilinmez hükmün kıymeti...
Kemâlat ehlinden duyanlar,ürkmüş;
'Âmirlik beteri bir pâye...yokmuş! '
Âli rûh...ten,duyu...ayaklar...eller.
Çıkmadan bilinmez c/anın kıymeti...
Fetânet ehline soranlar,susmuş;
'B/edenin ilmine erişme/k...yokmuş! '
Milyonlar...milyarlar...trilyon...sonsuz!
S/aymakla bilinmez kulluk kıymeti...
Basîret ehline soranlar,korkmuş;
'İnsanın bu hâlden haberi...yokmuş! '
*
Hâsılı,'bilinmez' nâmına cümle;
Ne kadar kurulsa,az gelir...öyle!
Demsiz Densiz Cillop'zâde
Vakitten...n/akitten...akıldan...c/andan.
Bahsettik; hükümden...y/anılan kuldan.
*
A L T I (6) B İ L İ N M E Z
*
Sâniye...dakîka...saâtler...yıllar.
Ölmeden bilinmez vaktin kıymeti...
Dirâyet ehline soranlar olmuş;
'Nefesi b/itene bi' çâre...yokmuş! '
Bahçeler...saraylar...hamamlar...hanlar.
V/ermeden bilinmez n/aktin kıymeti...
Kerâmet ehline soranlar d/uymuş;
'Çok mala tamâha,hiç gerek...yokmuş! '
Zerreler...misgaller...kilolar...tonlar.
T/artmadan bilinmez aklın kıymeti...
Ferâset ehline soranlar sormuş;
'Aklından gâfile ilişme/k...yokmuş! '
Makamlar...mevkîler...rütbeler...hâller.
G/örmeden bilinmez hükmün kıymeti...
Kemâlat ehlinden duyanlar,ürkmüş;
'Âmirlik beteri bir pâye...yokmuş! '
Âli rûh...ten,duyu...ayaklar...eller.
Çıkmadan bilinmez c/anın kıymeti...
Fetânet ehline soranlar,susmuş;
'B/edenin ilmine erişme/k...yokmuş! '
Milyonlar...milyarlar...trilyon...sonsuz!
S/aymakla bilinmez kulluk kıymeti...
Basîret ehline soranlar,korkmuş;
'İnsanın bu hâlden haberi...yokmuş! '
*
Hâsılı,'bilinmez' nâmına cümle;
Ne kadar kurulsa,az gelir...öyle!
Demsiz Densiz Cillop'zâde
*
Kem sözüm sanadır,tembîhim sana!
Ben deyim sen anla,eksikte olsa!
Kör gözüm görmüyor senden başkası,
Ânına kıymandır azın fazlası...
*
- A y n a N a s i h a t l a r ı n d a n -
*
A Z I N F A Z L A S I
*
İnsana yeteni insanlık bilmez.
Gülemez çok vakit...O yüzden gülmez!
Bulur bir dik yokuş çağırsan gelmez,
Neyine yetmez ki azın fazlası? ..
Meyyâldır doğuştan...iştâhla hâzla;
Duramaz,körükler; fazla da fazla! ..
Hâyr umar girmişken çıkılmaz yola.
Beyhûde telâştır azın fazlası...
Nice yıl uğrunda perîşan halde,
Yorgunluk,yitiklik...sayısız hamle...
Çok ne ki,az bilir ne olsa elde.
Demek ki yetiyor azın fazlası...
Bu yola çıkıpta bulanı göster!
Eline ne geçmiş? ..bak,daha ister!
Olana kahredip istemek fazla;
Bildiğin felâket azın fazlası...
*
Görünen kılavuz köy olsun ister.
Belâya,aranan kul olsun; yeter!
Nefsinin susması selâyla mümkün;
O yüzden hep azdır azın fazlası...
Demsiz Densiz Cillop'zâde
*
Gelmiyor,gelmiyor...bekle de bekle;
Ne vakit kendine acıma günün? ..
Hâl'inde muzdarîp sen de ki hâlden,
Garibim feryâdda...ne gelir elden! ..
*
*
D Ü N B U G Ü N Y Â R I N
*
1000 çeşit kelâmın 1000 türlü hâli,
Söylense veremez cümleye kavli.
Dün vardı,bugün yok...yârınsa; belki!
Dününden geçmişe hâyret edilir...
100 çeşit merâmın 100 türlü şekli,
Serpilse veremez hakkını şimdi.
Dün bitti,bugün var...yârınsa,muğlâk!
Gününden caymışa hayret edilir...
10 çeşit belânın 10 türlü rengi,
Bezense veremez tuâle resmi.
Dün gitti,gün bitti...yârın mı; hâni?
Yârında gezene hâyret edilir...
1 çeşit demekle gelmiyor sonu.
Zihinde perîşan...anlamak zorlu.
Dün neydi,bugün ne...yârın mı konu?
Vaktinden gâfile hayret edilir...
*
Yazmakla bitmiyor nitekim mevzû.
Dün bugün yarınlar! ..gül idi,soldu! ..
El cümle,vel cümle,tez cümle...sonu;
Hayretten geçmişe hâyret edilir...
Demsiz Densiz Cillop'zâde
Ercan Kurt
CÜMLE,İÇİNDE DOLAŞIR
*
Varlığın içinde yokluk seyrânı,
Yokluğun içinde varlık dolaşır.
Bâzısı yokluktan alır seyrânı;
Tâc eder başlara cümle aşkına...
Aşkların içinde seyran yokluğu,
Seyranlar içinde mânâ dolaşır.
Bâzısı seyrandan alır pâyeyi;
Nakşeder kalplere cümle hayrına...
.
Hayırlar içinde nice dîvâne,
Niceler içinde canlar dolaşır.
Bâzısı nicedir...Alır nemini;
Islatır hayrına cümle âlemi...
Âlemler içinde sûkût halveti,
Sûkûtlar içinde sesler dolaşır.
Bâzısı sûkûttan alır görmeyi;
Hayrete sürükler cümle gözleri...
Gözlerin gördüğü serap hâlesi,
Seraplar içinde gerçek dolaşır.
Bâzısı seraptan alır hisseyi;
Hıfzeder bünyede cümle gerçeği...
Gerçeğin içinde hikmet hüzmesi,
Hikmetler içinde şefkât dolaşır.
Bâzısı hikmetten alır feyzini;
Hiçliğe râm eder cümle fetreti...
Fetretler içinde şeytan hîlesi,
Şeytanlar içinde nefret dolaşır.
Bâzısı şeytandan alır neşeyi;
Def eder âlemden cümle fitneyi...
Fitneler içinde yalan ve yanlış,
Yalanlar içinde âdem dolaşır.
Bâzısı yalandan alır dersini,
-Cümlenin içinden çekip kendini-
İçinde yaşatır; cümle derdini...
*
-Görenler,göstersin; böyle fâniyi! ..
_________________CANsızER
.
- Ayna Nasihatları - 9
.
Son dakka hacc,umre...nedâmet,tevbe!
Seccâde,tesbih...zikirmatik,takke!
Acısız bi' ölüm...(mübârek günde) ...
İzdihâm...feryatlar...yaşlarla kabre...
Son gidiş hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
*
BU MUDUR? ..-BUDUR! - (2)
.
Her nevî suâli sorunsuz aşma.
Âli bir makamda huzurla yatma.
Cenneti temâşa...sûrûrla,hâzla...
Ol berzâh hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Nûrani diriliş...meydân'a varma.
Kevser'den içip de...gölge'de durma.
İyiler safında yerini bulma...
Ol meydan hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Aklın hep mukayyit...ümmetsin,korkma!
Sayfalar uçuşur...senin ki sağ'da.
Nihâyet; terâzi...çok şükür,fark'la.
Ol hesap hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Sırat'tan son sürat...bi' gayret,hızla.
Cennet'in kapısı görünür sonra.
Varırsın...girersin...olursun ihyâ.
En büyük hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
*
(-Demesek...olur mu? ..Kusura bakma!)
*
Neyin var elinde...umacak,bunca?
O kadar kolay mı sonuca varma?
Her yola nîyyetle çıkılır ammâ,
Âmeldir...ihlâstır,bakılan orda...
-'Hayâller; aldatır! '..Nitekim,sonuç;
Bu kıssa doğruysa,olacak; budur! ...
Vesair'zâde
- Ayna Nasihatları - 9
.
Son dakka hacc,umre...nedâmet,tevbe!
Seccâde,tesbih...zikirmatik,takke!
Acısız bi' ölüm...(mübârek günde) ...
İzdihâm...feryatlar...yaşlarla kabre...
Son gidiş hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
*
BU MUDUR? ..-BUDUR! - (2)
.
Her nevî suâli sorunsuz aşma.
Âli bir makamda huzurla yatma.
Cenneti temâşa...sûrûrla,hâzla...
Ol berzâh hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Nûrani diriliş...meydân'a varma.
Kevser'den içip de...gölge'de durma.
İyiler safında yerini bulma...
Ol meydan hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Aklın hep mukayyit...ümmetsin,korkma!
Sayfalar uçuşur...senin ki sağ'da.
Nihâyet; terâzi...çok şükür,fark'la.
Ol hesap hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Sırat'tan son sürat...bi' gayret,hızla.
Cennet'in kapısı görünür sonra.
Varırsın...girersin...olursun ihyâ.
En büyük hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
*
(-Demesek...olur mu? ..Kusura bakma!)
*
Neyin var elinde...umacak,bunca?
O kadar kolay mı sonuca varma?
Her yola nîyyetle çıkılır ammâ,
Âmeldir...ihlâstır,bakılan orda...
-'Hayâller; aldatır! '..Nitekim,sonuç;
Bu kıssa doğruysa,olacak; budur! ...
Vesair'zâde
- Ayna Nasihatları -
.
Son dakka hacc,umre...nedâmet,tevbe!
Seccâde,tesbih...zikirmatik,takke!
Acısız bi' ölüm...(mübârek günde) ...
İzdihâm...feryatlar...yaşlarla kabre...
Son gidiş hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
*
BU MUDUR? ..-BUDUR! - (2)
.
Her nevî suâli sorunsuz aşma.
Âli bir makamda huzurla yatma.
Cenneti temâşa...sûrûrla,hâzla...
Ol berzâh hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Nûrani diriliş...meydân'a varma.
Kevser'den içip de...gölge'de durma.
İyiler safında yerini bulma...
Ol meydan hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Aklın hep mukayyit...ümmetsin,korkma!
Sayfalar uçuşur...senin ki sağ'da.
Nihâyet; terâzi...çok şükür,fark'la.
Ol hesap hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Sırat'tan son sürat...bi' gayret,hızla.
Cennet'in kapısı görünür sonra.
Varırsın...girersin...olursun ihyâ.
En büyük hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
*
(-Demesek...olur mu? ..Kusura bakma!)
*
Neyin var elinde...umacak,bunca?
O kadar kolay mı sonuca varma?
Her yola nîyyetle çıkılır ammâ,
Âmeldir...ihlâstır,bakılan orda...
-'Hayâller; aldatır! '..Nitekim,sonuç;
Bu kıssa doğruysa,olacak; budur! ...
Vesair'zâde
Ercan Kurt
- Ayna Nasihatları - 8
.
BU MUDUR? ..-BUDUR! - (1)
*
Bi' kağıt bi' fırça...biraz da boya.
Büyüyverip hoppa zıppa okula.
Başın...elin değse yeter ışığa! ..
Bebeklik hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Küsürsüz harçlık...kendince oda.
Demeden alacak anayla baba...
Tıp,hukuk...eh,iyi kötü diploma.
Orta mektep hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Bi' eş iki bebe,birazcık para.
Yerden ayak kesmeye bi' araba.
Sığacak kadar,iki oda bi' sofa...
Ergenlik hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Bi' iş,biraz uğraş...biraz da akar.
Dâim neşe...mutlu,mesut,bahtiyâr...
Sağlık,huzur...hiç bitmesin o yıllar...
Orta yaş hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
Ya göl görsün ya deniz...genîş...ferâh!
Bahçede nar,domates karpuz kiraz...
Torun torba koşsun...eğlensin biraz...
Yaşlılık hayâlin...Bu mudur? ..-Budur!
.
(Söylemesi ayıp ama...-Ya sonra?)
.
Hayâller üstüne kurduğun bina,
Hâ çöktü,çökecek! ..altında kalma!
Ne gözün doymuştur,ne alan âğûç!
-'Gelişler; gidişli! '..Nitekim,sonuç;
Vallâhi billâhi...Bu mudur? ..-Budur!
___________________Âhir Garip
Ercan Kurt