“Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzenizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar.” (Al-i İmran Suresi, 103)
Satanistlerin kitaplarında, dergilerinde, yayınladıkları broşürlerde ve internet sitelerinde kendilerini tanıtırlarken en çok dikkat çeken noktalardan birisi, 'insanları bir tür gelişmiş hayvan olarak' gördükleri, 'hayatın asıl anlamının mücadele olduğunu' söyledikleri, 'ancak güçlü olanın ayakta kalabileceğini' savundukları cümlelerdir. Bu durum satanistlerin görüşlerinin ideolojik temelinin Darwinizm olduğuna dair önemli bir delildir. Nitekim pek çok satanist de bunu açıkça dile getirmekten çekinmez. 'A Description of Satanism' (Satanizmin Bir Tarifi) adlı bir yazıda, satanist yazar ideolojisini şöyle açıklamaktadır:
...Öncelikle tüm insanlar sosyalleşmiş hayvanlardır... Tüm insanlar ve hayvanlar ortak bir biyolojik geçmişe sahiptir. Satanizm insanların gelişmiş bir hayvandan başka bir şey olmadığını savunur. Bizim diğerlerine bir üstünlüğümüz yoktur, biz sadece evrimleşme ve ayakta kalma şansına sahip olabilmiş kişileriz.. 5
'Şeytan Kilisesi' yayınları arasında yer alan bir başka satanist kaynak ise, insanların gelişmiş birer hayvan oldukları düşüncesine inandıklarını şu sözlerle dile getirmektedir:
Satanizm insanı bir tür hayvan olarak gördüğüne göre –geçmiş kültürlerde bu gerçeğin farkına varmış ve toplumları içerisinde bunu dile getirmiş olanlar vardır- bu sanatsal ve felsefi ifadeleri bulup ortaya çıkaracağız ve bunları bugünkü uyanışımızın kökeni olarak göreceğiz.6
Görüldüğü gibi satanizm, Darwin'in insanların hayvanlardan evrimleştiğini öne süren teorisini ideolojik 'uyanışın' kökeni olarak görmektedir. Anton LaVey ile yapılan ve MF Magazine isimli müzik dergisinde yayınlanan bir röportajın girişinde ise Darwinizm ile satanizm arasındaki ilişki şöyle tanımlanmaktadır:
Anton LaVey, 1960'ların sonunda hippilikten ve Hıristiyanlığın monoton ahlaki değerlerinden sıkılan bireyler için, sosyal Darwinizm ideolojisini ve pozitif düşünceyi anlaşılabilir bir forma sokarak yeni bir yol oluşturmuştu. 7
Satanist kilisenin papazlarından Magister Peter H. Gilmore ise, bu sapkın dini şöyle tarif etmektedir:
... Şimdi bunun yerine modern satanizmin ne olduğuna bir bakalım: Kabiliyeti olanların ahmak olanların üzerinde tekrar hakim olacağı, adaletsizliğin yerini adaletin alacağı, iki bin yıldır tüm insanların eşit olduğu safsatasını öne sürenlerin tamamen reddedildiği acımasız bir din elitizmi ve sosyal Darwinist anlayış. 8
Elbette yukarıdaki satırlarda yer alan adalet anlayışı, bizim anladığımız anlamda, hak ve eşitlik prensibi üzerine inşa edilmiş bir adalet değildir. Bu adalet satanist bir adalet anlayışıdır ve takip eden satırlardan da anlaşılacağı üzere kendilerini diğerlerinden üstün gören insanlara her türlü yetki ve hakkı vermeyi öngören bir adalettir.
Satanizmin sadece Batı toplumlarını üstün gören sosyal Darwinist anlayışı, başta faşizm olmak üzere pek çok ırkçı ve şovenist akımla paralellik göstermesine ve hatta çoğu zaman bu akımlarla işbirliği içinde hareket etmesine neden olmuştur. Hitler'in Nasyonel Sosyalistleri, Mussolini'nin Kara Gömleklileri arasında satanizme inanan pek çok kişiye rastlamak mümkündür. Bu işbirliği Anton LaVey tarafından şöyle dile getirilmektedir:
Bu kutsal olmayan bir ittifak. Bu görüşü savunan çok farklı insanlar geçmişte bizimle anlaşma yaptılar. Hikayeleri, ışıkları ve koreografileri ile milyonlarca insanı yönlendiren Alman Nasyonel Sosyalist partisinin anti-Hıristiyan gücü satanistlere samimi olarak bağlıydı. 9
Bu akımlarla satanizm arasındaki en önemli ortak payda ise Darwinizm'dir. Tüm bu sapkın ideolojilerin temelinde yer alan sosyal Darwinizm'i, satanistler şu sözlerle savunmaktadırlar:
Güçlü olanın ayakta kalması prensibi, bireyin hayatta kalıp kalamamasından, kendi başlarına ayakta duramayan milletlerin elenmesine kadar toplumun her seviyesine uygulanabilir... Zayıflar sosyal Darwinizm'in neticelerini yaşamaya başladıkça dünya nüfusunda sistemli bir azalma olacaktır. Çünkü doğa her zaman çocuklarını bir yandan güçlendirir bir yandan temizler. Biz gerçeklerden bahsediyoruz ve bunu varlığın yapısına zıt olan bir ütopyaya dönüştürmeye çalışmıyoruz.10
Satanistlerin sosyal Darwinizm'e olan bağlılıklarının bir diğer ifadesi, faşizmin bir ürünü olan öjeni teorisini büyük bir hararetle savunmalarıdır. Sakat ve hasta insanların toplumdan temizlenmesi ve sağlıklı bireylerin eşleştirilerek çoğaltılmasını öngören öjeni teorisi, özellikle Nazi Almanyası'nda uygulama alanı bulmuştur. Öjeni teorisine göre, nasıl sağlıklı hayvanlar birbirleriyle çiftleştirilerek iyi hayvan cinsleri oluşturuluyorsa, bir insan ırkı da ıslah edilebilir. İnsan ırkının ıslah edilmesine engel olan unsurlar ise (sakatlar, hastalar, akıl hastaları vs gibi) toplumdan ayıklanmalıdır. Nazi Almanyası'nda bu mantık uyarınca onbinlerce kalıtsal hasta ve akıl hastası insan acımasızca öldürülmüştür.
İşte satanizm de aynı korkunç cinayetleri savunmaktadır. Satanistlerin öjeniye bakış açıları kendi kaynaklarında şu şekilde yer almaktadır:
Satanistler ayrıca öjeni teorisinin pratiğe geçirilerek doğa kanunlarının geliştirilmesi için yollar ararlar... Bu, üreme kabiliyeti olan insanların desteklenerek, gen havuzunu insanlığın daha hızlı ilerlemesini sağlayacak şekilde geliştirme çabasıdır. Bu dünya çapında genel olarak uygulanan bir yöntemdir... Genetik kodlar çözülünceye ve soyumuzu devam ettirecek olanları seçme imkanımız oluncaya kadar satanistler en iyilerin en iyilerle birleşmesini savunurlar. 11
Satanizmin Sapkın Ayinleri
Satanizm denildiğinde pek çok kişinin aklına, bu kişiler tarafından düzenlenen kara büyü ayinleri ve bu ayinlerde yaşanan korkunç vahşetler gelir. Ancak insanların bir kısmı bunların sadece korku filmlerinde var olduğunu, gerçek hayatta bu tarz olayların yaşanmadığını zanneder. Oysa filmlerde görmeye alışkın olduğumuz türden sapkın sahneler, satanist ayinlerin ve törenlerinin ayrılmaz birer parçasıdırlar.
Bu ayinlerin ana amacı şeytanla bağlantıya geçmek ve onun sözde öğütlerini öğrenebilmektir. Bunun için özel ortamlar hazırlanır. Satanizmde bu şeytani ritüellerin ne kadar büyük bir yer kapladığını görmek için, satanistler tarafından hazırlanmış kitaplara ve internet sitelerine kısaca bir göz atmak yeterli olacaktır. Bu tür yayınların ortak özelliği karanlık ve kanlı öğelere bolca yer vermeleri ve şeytani ayinlerin önemi üzerinde ısrarla durmalarıdır. 18 yaşından küçük satanistlere çeşitli öğütler verilen ünlü satanist internet sitelerinden birisinde, söz konusu ayinlerin satanizmin temel taşlarından birisi olduğu üzerinde durulmakta ve toplu olarak ayin yapamayan gençlerin tek başlarına iken bile mutlaka bir tür ayin yapmaları gerektiği anlatılmaktadır. Gençlerin yapmaları gereken ayinin detayları ise şu şekilde belirtilmiştir:
Karanlık güçlerin seninle bağlantıya geçtiklerini düşündüğün anda korkma ve paniğe kapılma... Karanlık güçlere onların hak ettikleri saygı ve dekor ile yaklaş, ayinler bunun içindir; onlarla bir ilişki kurabilmek için... Etkili bir ayin yapabilmek için LaVey'in kitabında belirtilen tüm malzemeleri bulman şart değil. Belki kılıçlar, ayin kadehleri, siyah ipler, gong gibi malzemeleri alacak paran olmayabilir veya bunları temin edebileceğin bir mağaza bulamayabilirsin. Ama yine de ayin yapabilirsin... (Siyah) mumu yak ve önüne otur... Mumun ışığına bakarak, 'Hazırım Karanlıkların Efendisi, gücünü içimde hissediyorum ve hayatımı şereflendirmeni istiyorum. Ben şeytanın taraftarlarından biriyim. Yaşasın Şeytan', diye ona seslen... Bu şeytanı hayatına sokmanın basit bir yoludur. 12
Şeytanı kendine rehber edinen bir toplulukta her türlü sapkınlık, ahlaksızlık ve vahşet olağan karşılanır. Satanistler için bunlar şeytanın kendilerine ilhamı ve mutlaka yerine getirilmesi gereken emirleridir. Bu emirlere itaat eden satanistler; cinsel sapkınlıklar göstermekte, hayvanlara ve insanlara işkence yapmakta, hatta öldürdükleri canlının veya insanın kanını içmek gibi akıl almaz iğrençlikler sergileyebilmektedirler. Dünyanın pek çok ülkesinde satanist olduğunu söyleyen gençler uyuşturucu partileri düzenlemekte, bu partilerde her türlü ahlaksızlık ve sapkınlık yaşanmakta ve bu tarz partiler çoğu zaman şeytan için bir arkadaşlarını öldürmeleriyle neticelenmektedir.
Satanistlerin ayinlerinde kan dökmeye özel bir önem vermeleri ise, şeytanın insanlık üzerindeki planının sembolik bir ifadesidir. Şeytan, büyük bir nefretle baktığı insan soyuna elinden geldiğince acı çektirmek istemektedir. Bu nedenle dünyada kan dökülmesini kendisine bir amaç olarak belirlemiştir. Bu ve benzeri din düşmanı ideolojilerin bağlıları tarafından yürütülen tüm savaşlar, katliamlar, cinayetler ve terör eylemleri, şeytanın kan dökme dürtüsünü tatmin etmeye yönelik birer 'satanist ayin'dir.
Kendilerini açıkça 'satanist' olarak ilan edenler, kan dökmeyi açık bir ritüel şeklinde uygulamaktadırlar. Yeryüzünde terör ve anarşiyi körükleyenler ise, aynısını daha üstü kapalı bir biçimde, ama çok daha kapsamlı bir biçimde gerçekleştirmektedirler.
Satanizm Baştan Yenilgiye Uğramış Bir İdeolojidir
Satanizmin nasıl bir tehlike olduğunu incelerken, satanistler tarafından yapılan bir tespitin göz önünde bulundurulması gerekir. Satanistler kendilerine kaç kişi oldukları sorulduğunda, sayılarının çok kalabalık olduğunu, çünkü kendileri farkında olmasalar bile satanizmi yaşayan çok fazla sayıda insan olduğunu öne sürerler. Aslında bu bir bakıma doğrudur. Çünkü satanistlerin savunduğu görüşler günümüzde bilinçli veya bilinçsiz olarak pek çok kişi tarafından paylaşılmaktadır. Çünkü insanın vicdanının sesini dinlemeyip, güzel ahlaklı bir yaşam sürmemesi, nefsine ve şeytanın emirlerine uyması demektir. Satanistlerin bugüne kadar neden oldukları belalar düşünüldüğünde böyle insanlardan oluşan bir toplumun varacağı sonun ne kadar acı olacağı açıktır.
Satanizmin temeli olan, insanın bir tür hayvan olduğu iddiası ise tamamen bir safsatadan ibarettir. İnsan kör tesadüfler sonucu ortaya çıkmış bir varlık değildir. Tüm evrendeki düzenin ve ihtişamın olduğu gibi insanın da Yaratıcısı, üstün, güçlü, hakim ve her türlü eksiklikten münezzeh olan Allah'tır. Allah insanları, düşünüp akledebilen, iyiyi kötüden ayırma anlayışına sahip, Allah'a karşı sorumluluğu olan varlıklar olarak yaratmıştır. Her insanın nefsi kendisine kötülüğü emrettiği gibi, vicdanı da kötülükten sakınmayı ve korunmayı emreder. İnsanın sorumluluğu ise nefsinin değil vicdanının sesini dinlemek ve Allah'ın razı olacağı bir ahlak göstermektir. İnsanın göstereceği güzel ahlak hem kendisinin ve içinde yaşadığı toplumun huzurlu ve rahat bir yaşam sürmesini, hem de ahirette, Allah'ın izni ile, en güzel karşılığı almasını sağlayacaktır.
Unutulmaması gereken çok önemli bir gerçek ise, şeytanın insanlara süsleyip çekici gösterdiği yaşamın büyük bir aldanıştan ibaret olduğudur. Şeytan insanlara, dünya hayatında çeşitli vaatlerde bulunabilir, onları doğru yoldan ayırmaya çalışabilir, ancak unutulmamalıdır ki şeytanın insanları davet ettiği yol, ona uyan insanların felaketi olacaktır. Çünkü şeytan ve onu izleyenler daha en baştan yenilgiye uğramış olanlardır.
Böylece Sur'a üfürüldüğü zaman artık o gün aralarında soylar (veya soybağları) yoktur ve (üstünlük unsuru olarak soyluluğu veya birbirlerine durumlarını) soruşturmazlar da. (Müminun Suresi, 101)
halkımızın sık sık meydanlardan işittiği. bakınız:la fonten'den masallar
ressam.. ...öfke....ırkcılık....felaket....katliam....sadizm...darwinizm.....hayalkırıklığı...intihar...
bu kardeş lafından hiç hazzetmem.içinde sanki biraz küçümseme var gibi.bu ifaded şekli beni rahatsız eden bir şey var
“Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzenizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar.” (Al-i İmran Suresi, 103)
Satanizmin İdeolojik Kökeni Darwinizm'dir
Satanistlerin kitaplarında, dergilerinde, yayınladıkları broşürlerde ve internet sitelerinde kendilerini tanıtırlarken en çok dikkat çeken noktalardan birisi, 'insanları bir tür gelişmiş hayvan olarak' gördükleri, 'hayatın asıl anlamının mücadele olduğunu' söyledikleri, 'ancak güçlü olanın ayakta kalabileceğini' savundukları cümlelerdir. Bu durum satanistlerin görüşlerinin ideolojik temelinin Darwinizm olduğuna dair önemli bir delildir. Nitekim pek çok satanist de bunu açıkça dile getirmekten çekinmez. 'A Description of Satanism' (Satanizmin Bir Tarifi) adlı bir yazıda, satanist yazar ideolojisini şöyle açıklamaktadır:
...Öncelikle tüm insanlar sosyalleşmiş hayvanlardır... Tüm insanlar ve hayvanlar ortak bir biyolojik geçmişe sahiptir. Satanizm insanların gelişmiş bir hayvandan başka bir şey olmadığını savunur. Bizim diğerlerine bir üstünlüğümüz yoktur, biz sadece evrimleşme ve ayakta kalma şansına sahip olabilmiş kişileriz.. 5
'Şeytan Kilisesi' yayınları arasında yer alan bir başka satanist kaynak ise, insanların gelişmiş birer hayvan oldukları düşüncesine inandıklarını şu sözlerle dile getirmektedir:
Satanizm insanı bir tür hayvan olarak gördüğüne göre –geçmiş kültürlerde bu gerçeğin farkına varmış ve toplumları içerisinde bunu dile getirmiş olanlar vardır- bu sanatsal ve felsefi ifadeleri bulup ortaya çıkaracağız ve bunları bugünkü uyanışımızın kökeni olarak göreceğiz.6
Görüldüğü gibi satanizm, Darwin'in insanların hayvanlardan evrimleştiğini öne süren teorisini ideolojik 'uyanışın' kökeni olarak görmektedir. Anton LaVey ile yapılan ve MF Magazine isimli müzik dergisinde yayınlanan bir röportajın girişinde ise Darwinizm ile satanizm arasındaki ilişki şöyle tanımlanmaktadır:
Anton LaVey, 1960'ların sonunda hippilikten ve Hıristiyanlığın monoton ahlaki değerlerinden sıkılan bireyler için, sosyal Darwinizm ideolojisini ve pozitif düşünceyi anlaşılabilir bir forma sokarak yeni bir yol oluşturmuştu. 7
Satanist kilisenin papazlarından Magister Peter H. Gilmore ise, bu sapkın dini şöyle tarif etmektedir:
... Şimdi bunun yerine modern satanizmin ne olduğuna bir bakalım: Kabiliyeti olanların ahmak olanların üzerinde tekrar hakim olacağı, adaletsizliğin yerini adaletin alacağı, iki bin yıldır tüm insanların eşit olduğu safsatasını öne sürenlerin tamamen reddedildiği acımasız bir din elitizmi ve sosyal Darwinist anlayış. 8
Elbette yukarıdaki satırlarda yer alan adalet anlayışı, bizim anladığımız anlamda, hak ve eşitlik prensibi üzerine inşa edilmiş bir adalet değildir. Bu adalet satanist bir adalet anlayışıdır ve takip eden satırlardan da anlaşılacağı üzere kendilerini diğerlerinden üstün gören insanlara her türlü yetki ve hakkı vermeyi öngören bir adalettir.
Satanizmin sadece Batı toplumlarını üstün gören sosyal Darwinist anlayışı, başta faşizm olmak üzere pek çok ırkçı ve şovenist akımla paralellik göstermesine ve hatta çoğu zaman bu akımlarla işbirliği içinde hareket etmesine neden olmuştur. Hitler'in Nasyonel Sosyalistleri, Mussolini'nin Kara Gömleklileri arasında satanizme inanan pek çok kişiye rastlamak mümkündür. Bu işbirliği Anton LaVey tarafından şöyle dile getirilmektedir:
Bu kutsal olmayan bir ittifak. Bu görüşü savunan çok farklı insanlar geçmişte bizimle anlaşma yaptılar. Hikayeleri, ışıkları ve koreografileri ile milyonlarca insanı yönlendiren Alman Nasyonel Sosyalist partisinin anti-Hıristiyan gücü satanistlere samimi olarak bağlıydı. 9
Bu akımlarla satanizm arasındaki en önemli ortak payda ise Darwinizm'dir. Tüm bu sapkın ideolojilerin temelinde yer alan sosyal Darwinizm'i, satanistler şu sözlerle savunmaktadırlar:
Güçlü olanın ayakta kalması prensibi, bireyin hayatta kalıp kalamamasından, kendi başlarına ayakta duramayan milletlerin elenmesine kadar toplumun her seviyesine uygulanabilir... Zayıflar sosyal Darwinizm'in neticelerini yaşamaya başladıkça dünya nüfusunda sistemli bir azalma olacaktır. Çünkü doğa her zaman çocuklarını bir yandan güçlendirir bir yandan temizler. Biz gerçeklerden bahsediyoruz ve bunu varlığın yapısına zıt olan bir ütopyaya dönüştürmeye çalışmıyoruz.10
Satanistlerin sosyal Darwinizm'e olan bağlılıklarının bir diğer ifadesi, faşizmin bir ürünü olan öjeni teorisini büyük bir hararetle savunmalarıdır. Sakat ve hasta insanların toplumdan temizlenmesi ve sağlıklı bireylerin eşleştirilerek çoğaltılmasını öngören öjeni teorisi, özellikle Nazi Almanyası'nda uygulama alanı bulmuştur. Öjeni teorisine göre, nasıl sağlıklı hayvanlar birbirleriyle çiftleştirilerek iyi hayvan cinsleri oluşturuluyorsa, bir insan ırkı da ıslah edilebilir. İnsan ırkının ıslah edilmesine engel olan unsurlar ise (sakatlar, hastalar, akıl hastaları vs gibi) toplumdan ayıklanmalıdır. Nazi Almanyası'nda bu mantık uyarınca onbinlerce kalıtsal hasta ve akıl hastası insan acımasızca öldürülmüştür.
İşte satanizm de aynı korkunç cinayetleri savunmaktadır. Satanistlerin öjeniye bakış açıları kendi kaynaklarında şu şekilde yer almaktadır:
Satanistler ayrıca öjeni teorisinin pratiğe geçirilerek doğa kanunlarının geliştirilmesi için yollar ararlar... Bu, üreme kabiliyeti olan insanların desteklenerek, gen havuzunu insanlığın daha hızlı ilerlemesini sağlayacak şekilde geliştirme çabasıdır. Bu dünya çapında genel olarak uygulanan bir yöntemdir... Genetik kodlar çözülünceye ve soyumuzu devam ettirecek olanları seçme imkanımız oluncaya kadar satanistler en iyilerin en iyilerle birleşmesini savunurlar. 11
Satanizmin Sapkın Ayinleri
Satanizm denildiğinde pek çok kişinin aklına, bu kişiler tarafından düzenlenen kara büyü ayinleri ve bu ayinlerde yaşanan korkunç vahşetler gelir. Ancak insanların bir kısmı bunların sadece korku filmlerinde var olduğunu, gerçek hayatta bu tarz olayların yaşanmadığını zanneder. Oysa filmlerde görmeye alışkın olduğumuz türden sapkın sahneler, satanist ayinlerin ve törenlerinin ayrılmaz birer parçasıdırlar.
Bu ayinlerin ana amacı şeytanla bağlantıya geçmek ve onun sözde öğütlerini öğrenebilmektir. Bunun için özel ortamlar hazırlanır. Satanizmde bu şeytani ritüellerin ne kadar büyük bir yer kapladığını görmek için, satanistler tarafından hazırlanmış kitaplara ve internet sitelerine kısaca bir göz atmak yeterli olacaktır. Bu tür yayınların ortak özelliği karanlık ve kanlı öğelere bolca yer vermeleri ve şeytani ayinlerin önemi üzerinde ısrarla durmalarıdır. 18 yaşından küçük satanistlere çeşitli öğütler verilen ünlü satanist internet sitelerinden birisinde, söz konusu ayinlerin satanizmin temel taşlarından birisi olduğu üzerinde durulmakta ve toplu olarak ayin yapamayan gençlerin tek başlarına iken bile mutlaka bir tür ayin yapmaları gerektiği anlatılmaktadır. Gençlerin yapmaları gereken ayinin detayları ise şu şekilde belirtilmiştir:
Karanlık güçlerin seninle bağlantıya geçtiklerini düşündüğün anda korkma ve paniğe kapılma... Karanlık güçlere onların hak ettikleri saygı ve dekor ile yaklaş, ayinler bunun içindir; onlarla bir ilişki kurabilmek için... Etkili bir ayin yapabilmek için LaVey'in kitabında belirtilen tüm malzemeleri bulman şart değil. Belki kılıçlar, ayin kadehleri, siyah ipler, gong gibi malzemeleri alacak paran olmayabilir veya bunları temin edebileceğin bir mağaza bulamayabilirsin. Ama yine de ayin yapabilirsin... (Siyah) mumu yak ve önüne otur... Mumun ışığına bakarak, 'Hazırım Karanlıkların Efendisi, gücünü içimde hissediyorum ve hayatımı şereflendirmeni istiyorum. Ben şeytanın taraftarlarından biriyim. Yaşasın Şeytan', diye ona seslen... Bu şeytanı hayatına sokmanın basit bir yoludur. 12
Şeytanı kendine rehber edinen bir toplulukta her türlü sapkınlık, ahlaksızlık ve vahşet olağan karşılanır. Satanistler için bunlar şeytanın kendilerine ilhamı ve mutlaka yerine getirilmesi gereken emirleridir. Bu emirlere itaat eden satanistler; cinsel sapkınlıklar göstermekte, hayvanlara ve insanlara işkence yapmakta, hatta öldürdükleri canlının veya insanın kanını içmek gibi akıl almaz iğrençlikler sergileyebilmektedirler. Dünyanın pek çok ülkesinde satanist olduğunu söyleyen gençler uyuşturucu partileri düzenlemekte, bu partilerde her türlü ahlaksızlık ve sapkınlık yaşanmakta ve bu tarz partiler çoğu zaman şeytan için bir arkadaşlarını öldürmeleriyle neticelenmektedir.
Satanistlerin ayinlerinde kan dökmeye özel bir önem vermeleri ise, şeytanın insanlık üzerindeki planının sembolik bir ifadesidir. Şeytan, büyük bir nefretle baktığı insan soyuna elinden geldiğince acı çektirmek istemektedir. Bu nedenle dünyada kan dökülmesini kendisine bir amaç olarak belirlemiştir. Bu ve benzeri din düşmanı ideolojilerin bağlıları tarafından yürütülen tüm savaşlar, katliamlar, cinayetler ve terör eylemleri, şeytanın kan dökme dürtüsünü tatmin etmeye yönelik birer 'satanist ayin'dir.
Kendilerini açıkça 'satanist' olarak ilan edenler, kan dökmeyi açık bir ritüel şeklinde uygulamaktadırlar. Yeryüzünde terör ve anarşiyi körükleyenler ise, aynısını daha üstü kapalı bir biçimde, ama çok daha kapsamlı bir biçimde gerçekleştirmektedirler.
Satanizm Baştan Yenilgiye Uğramış Bir İdeolojidir
Satanizmin nasıl bir tehlike olduğunu incelerken, satanistler tarafından yapılan bir tespitin göz önünde bulundurulması gerekir. Satanistler kendilerine kaç kişi oldukları sorulduğunda, sayılarının çok kalabalık olduğunu, çünkü kendileri farkında olmasalar bile satanizmi yaşayan çok fazla sayıda insan olduğunu öne sürerler. Aslında bu bir bakıma doğrudur. Çünkü satanistlerin savunduğu görüşler günümüzde bilinçli veya bilinçsiz olarak pek çok kişi tarafından paylaşılmaktadır. Çünkü insanın vicdanının sesini dinlemeyip, güzel ahlaklı bir yaşam sürmemesi, nefsine ve şeytanın emirlerine uyması demektir. Satanistlerin bugüne kadar neden oldukları belalar düşünüldüğünde böyle insanlardan oluşan bir toplumun varacağı sonun ne kadar acı olacağı açıktır.
Satanizmin temeli olan, insanın bir tür hayvan olduğu iddiası ise tamamen bir safsatadan ibarettir. İnsan kör tesadüfler sonucu ortaya çıkmış bir varlık değildir. Tüm evrendeki düzenin ve ihtişamın olduğu gibi insanın da Yaratıcısı, üstün, güçlü, hakim ve her türlü eksiklikten münezzeh olan Allah'tır. Allah insanları, düşünüp akledebilen, iyiyi kötüden ayırma anlayışına sahip, Allah'a karşı sorumluluğu olan varlıklar olarak yaratmıştır. Her insanın nefsi kendisine kötülüğü emrettiği gibi, vicdanı da kötülükten sakınmayı ve korunmayı emreder. İnsanın sorumluluğu ise nefsinin değil vicdanının sesini dinlemek ve Allah'ın razı olacağı bir ahlak göstermektir. İnsanın göstereceği güzel ahlak hem kendisinin ve içinde yaşadığı toplumun huzurlu ve rahat bir yaşam sürmesini, hem de ahirette, Allah'ın izni ile, en güzel karşılığı almasını sağlayacaktır.
Unutulmaması gereken çok önemli bir gerçek ise, şeytanın insanlara süsleyip çekici gösterdiği yaşamın büyük bir aldanıştan ibaret olduğudur. Şeytan insanlara, dünya hayatında çeşitli vaatlerde bulunabilir, onları doğru yoldan ayırmaya çalışabilir, ancak unutulmamalıdır ki şeytanın insanları davet ettiği yol, ona uyan insanların felaketi olacaktır. Çünkü şeytan ve onu izleyenler daha en baştan yenilgiye uğramış olanlardır.
Böylece Sur'a üfürüldüğü zaman artık o gün aralarında soylar (veya soybağları) yoktur ve (üstünlük unsuru olarak soyluluğu veya birbirlerine durumlarını) soruşturmazlar da. (Müminun Suresi, 101)
istanbuldayken belki 500 kez gittiğim yer.
kendi ırkını diğer ırklardan üstün görme.
mevlana
Rage Against The Machine - Renegades - - Renegades Of Funk PARÇASINA BAYILIRIM.... DİNLEMEDİNİZMİ..DİNLEMELİSİNİZ.UÇMAK İÇİN BİREBİR