Dil susar bazen yürek konuşur Bazen her şey söner karanlığa bürünür de, Sevgilinin gözlerinin parıltısı aydınlatır dünyanı. Dudaktan çıkan kelimeler donar da, Bir dokunuş aşk sözcükleri olur sevgiliye söylenen. Güneş ulaştıramaz ışınlarını bedenine de, Bir bakışı olur sevgilinin seni ısıtan. Bazen kaybolursun yaşam yolunda da, İçten gelen tek bir gülüş tek bir gülümseme sana yol olur. Dedim ya, Bazen dil susar yürek konuşur En eski dildir bu sevenler arasında hissedilen Ve gözler, konuşan dili olur yüreğin Tek bir bakış ömrünü dolduran bir sözcük olur o an Gönülden gönüle ulaşan en eski yoldur bu Sadece sevenlerin bildiği Sadece aşıktan maşuka ulaşan bir dildir bu Tek bir bakışın dünyanı doldurduğu Tek bir gülüşün seni aşk sarhoşluğuna sürüklediği Tek bir dokunuşun tenini yaktığı
Sevgi ile nefret arasında İnce bir çizgi vardır. Tutku ile aşk arasında, Kalın bir çizgi vardır. Umut ile isyan arasında, Tutkulu bir aşk vardır. Mutluluk ile hüsran arasında, Vefasız bir sevgili vardır. Nefret ile saplantı arasında, Bencil bir aşık vardır. Sevgi ile nefret arasında, İnce bir çizgi vardır. İnce çizgi, Sevgi ile nefreti, Tutku ile saplantıyı, Umut ile isyanı, Mutluluk ile hüsranı, Nankörce ayırır.
Ne aradıysam bilki sende bulmuşum. Senden öncesi yoktu Seninle var olmuşum. Sende bütün özlemler. Sende bütün gelecek. Beni bende arama. Ben artik sen olmuşum.
Öyle bir hayat yaşıyorum ki, Cenneti de gördüm, cehennemi de. Öyle bir aşk yaşadım ki, Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de. Bazıları seyrederken hayatı en önden, Kendime bir sahne buldum oynadım. Öyle bir rol vermişler ki, Okudun okudum anlamadım.
Sevgi denen duygu bir nehirmiş sende Eller kıskansın sırılsıklam ıslanıyorum sayende Varsın dünya başkalarının olsun sen benimsin ya Günü yıl sayarım yanında yaşarım bin ömür sevdanla İlelebet senin AŞKınla yanacagım artık sende anla...
GÜNE SENİNLE BAŞLAMAK NE DE GÜZELMİŞ MEĞER BUNU BU SABAH BİR KEZ DAHA ANLADIM SENİNLE UZAKTAN DA OLSA PAYLAŞMAK ÇOK ŞEYE DEĞER NE OLURSUN BİR GÜN BENİM KARŞIMA ÇIKIVER
***İhtiyar bir söz oturur, ta içimize... Ölür ruhumuz.' Bir bedenlerimiz kalır... Alıp götüremediğimiz. Beyhude ömürler diz kırımı salkım saçak toprağına yüz sürdüler. Dal ucu bir yorgunlukken, eğik solgun bekleyilere 'kış adı' güneşe nisbet kar oldular. Acemi yürekleriyle güz ötesi yüz müntehir dalgınlığın vebali yaşlarını büyüttüler. ... Yitikliği yürekten bilinen artısız eksiler yüzüne mor bir tat avuç içi ıslaklık veballerine kara çalıp, seher yellerinde soğuk kent savruluşlarına yıkık surlar, rüzgara ses oldular.
Geçmişi yakama rozet yapıp bugüne taşıdığımda hep onlarla yaşıyorum.'**
DOSTLAR OKYANUSUN
İÇİNDEKİ
İNCİYE BENZER
AZ BULUNDUKLARI İÇİN
O KADAR DEGERLİDİR
DOSTANE DÜNYAMDAKİ TEK
İNCİSİN...
''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Ay ışığının aydınlattığı
bir kumsala küçük bir
dal parçasıyla seni
seviyorum yazmak
isterdim ama sen
hırçın bir dalga olup
silersin diye
yazmaktan korktum! ! !
'''''''''''''''''''''''''''''''''''
Mevsim ağlıyor bugün,
özlüyor o aydınlık günlerini,
ayrılıyor yapraklar ağaçlardan
bir hasret rüzgarıyla.
Bana Eylül'ü yaşatma ey sevgili! !
'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Buruk bir duygu yuklenirse
yuregine, gøzlerin zaman
zaman dalarsa uzaklara,
kulaklarin zamansiz
deli gibi cinlarsa,
bilki bir yerlerde
deli gibi özlenmissindir.
'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Yildizlar gøkyuzunde kayarken,
melekler ise oynasirken,
sen ise dalip beni dusunurken,
seni daima kalbimin
derinliklerinde izleyecegim
'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Aşkların en soylusu birken
birçok olandır sevginin
en güzeli paylaşılan EMEKTİR
Aşkların en soylusu birken
birçok olandır
çıkarsız ve sınırsız paylaşılan YÜREKTİR
'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Deli bir yagmur olsam
seni YAGDIGIM yerler kadar
severdim. Deli bir rüzgar olsam
seni ESTİGİM yerler kadar severdim.
Ama ben sadece DELİYİM ve seni ALDIGIM HER NEFES KADAR ÇOK SEVİYORUM! ! ! !
'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Güzelsin, şirinsin, şahanesin.
Çektiğim çileme tek bahanesin.
Melek mi? şeytan mı? bilmem ki nesin.
Tuzaktan tuzağa atsan da olur
ben seni seviyorum sen sevmesende olur.
'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Bir umut kusu ciz yuregime
beyaz olsun tuyleri
kalbin kadar temiz olsun
Bır kanadı senın icin
diger kanadıda sevdigin icin cırpsın
'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Dünde bugünde yarında
yüreginde yüregin kadar
yanındayım kendini yalnız
hissettiginde elini
yüregine koy ben hep ordayım
''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Bir umut kusu ciz yuregime
beyaz olsun tuyleri
kalbin kadar temiz olsun
Bır kanadı senın icin
diger kanadıda sevdigin icin cırpsın
ELVEDA DERKEN
Dil susar bazen yürek konuşur
Bazen her şey söner karanlığa bürünür de,
Sevgilinin gözlerinin parıltısı aydınlatır dünyanı.
Dudaktan çıkan kelimeler donar da,
Bir dokunuş aşk sözcükleri olur sevgiliye söylenen.
Güneş ulaştıramaz ışınlarını bedenine de,
Bir bakışı olur sevgilinin seni ısıtan.
Bazen kaybolursun yaşam yolunda da,
İçten gelen tek bir gülüş tek bir gülümseme sana yol olur.
Dedim ya,
Bazen dil susar yürek konuşur
En eski dildir bu sevenler arasında hissedilen
Ve gözler, konuşan dili olur yüreğin
Tek bir bakış ömrünü dolduran bir sözcük olur o an
Gönülden gönüle ulaşan en eski yoldur bu
Sadece sevenlerin bildiği
Sadece aşıktan maşuka ulaşan bir dildir bu
Tek bir bakışın dünyanı doldurduğu
Tek bir gülüşün seni aşk sarhoşluğuna sürüklediği
Tek bir dokunuşun tenini yaktığı
Sevgi ile nefret arasında İnce bir çizgi vardır.
Tutku ile aşk arasında, Kalın bir çizgi vardır.
Umut ile isyan arasında, Tutkulu bir aşk vardır.
Mutluluk ile hüsran arasında, Vefasız bir sevgili vardır.
Nefret ile saplantı arasında, Bencil bir aşık vardır.
Sevgi ile nefret arasında, İnce bir çizgi vardır.
İnce çizgi, Sevgi ile nefreti,
Tutku ile saplantıyı, Umut ile isyanı,
Mutluluk ile hüsranı, Nankörce ayırır.
SEN OLDUM
Ne aradıysam bilki sende bulmuşum.
Senden öncesi yoktu
Seninle var olmuşum.
Sende bütün özlemler.
Sende bütün gelecek.
Beni bende arama.
Ben artik sen olmuşum.
Öyle bir hayat yaşıyorum ki,
Cenneti de gördüm, cehennemi de.
Öyle bir aşk yaşadım ki,
Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de.
Bazıları seyrederken hayatı en önden,
Kendime bir sahne buldum oynadım.
Öyle bir rol vermişler ki,
Okudun okudum anlamadım.
Sevgi denen duygu bir nehirmiş sende
Eller kıskansın sırılsıklam ıslanıyorum sayende
Varsın dünya başkalarının olsun sen benimsin ya
Günü yıl sayarım yanında yaşarım bin ömür sevdanla
İlelebet senin AŞKınla yanacagım artık sende anla...
GÜNE SENİNLE BAŞLAMAK NE DE GÜZELMİŞ MEĞER
BUNU BU SABAH BİR KEZ DAHA ANLADIM
SENİNLE UZAKTAN DA OLSA PAYLAŞMAK ÇOK ŞEYE DEĞER
NE OLURSUN BİR GÜN BENİM KARŞIMA ÇIKIVER
Gazel / Ali Şir Nevai
Bahâr boldu vü gül meyli kalmadı könlüm
Açıldı gonce vü likin açılmadı könlüm
Yüzün hayâli bile vâlih irdi andak kim
Bahâr kelken ü kitkenni bilmedi könlüm
Yüzün nezâresi de mahv ü mest idi ya'ni
Ki gül çağıda zamâni ayılmadı könlüm
Nevai gonce tilep könlüm ağzın etti heves
Eğerçi tapmadı likin yanılmadı könlüm
***İhtiyar bir söz oturur, ta içimize... Ölür ruhumuz.' Bir bedenlerimiz kalır... Alıp götüremediğimiz. Beyhude ömürler diz kırımı salkım saçak toprağına yüz sürdüler. Dal ucu bir yorgunlukken, eğik solgun bekleyilere 'kış adı' güneşe nisbet kar oldular. Acemi yürekleriyle güz ötesi yüz müntehir dalgınlığın vebali yaşlarını büyüttüler.
...
Yitikliği yürekten bilinen artısız eksiler yüzüne mor bir tat avuç içi ıslaklık veballerine kara çalıp, seher yellerinde soğuk kent savruluşlarına yıkık surlar, rüzgara ses oldular.
Geçmişi yakama rozet yapıp bugüne taşıdığımda hep onlarla yaşıyorum.'**