bir türlü çocuk olamamaktır... sonsuz hayalgücünün olmadığı bir çocukluk çocukluk olamaz ki... tüm uzuvları her an tehlike karşısındaymış gibi hazır iken insanların televizyon içine girip oynadığını söyyleyemeyeceği için o çocuk çocuk olamaz ki... ve biz hepimiz çocukluğumuzdan birşeyler kaybederken onlarla birlikte... kaybediyoruz değil mi?
gerek duyulmaması gereken para...gerek maneviyata duyulurken para doyurmaz bu açlığı... ya da maneviyatı kişiliğinden tamamen silinmiş olanların aldığı ya da verdiği kir de denilebilir... velhasıl hak edene verilmeli, hak edenden alınmalı
akılsız başın cezasını ayaklar çekermiş bir zamanlar.... şimdi ise ya akılsız baş kalmadı (ki kesinlikle katılmıyorum aksi kalmadı bence...malesef...) ya da falaka kimlik değiştirdi...
çıplak vatandaş...
görmediklerimiz...
duymadıklarımız...
dokunamadıklarımız...
tadamadıklarımız...
unuttuklarımız...
ve
bulduklarımız...
ölüm çıplak gelir ve geldiğinde çıplak olmak gerekir arınmışlık....
bir türlü çocuk olamamaktır...
sonsuz hayalgücünün olmadığı bir çocukluk çocukluk olamaz ki...
tüm uzuvları her an tehlike karşısındaymış gibi hazır iken insanların televizyon içine girip oynadığını söyyleyemeyeceği için o çocuk çocuk olamaz ki...
ve biz hepimiz çocukluğumuzdan birşeyler kaybederken onlarla birlikte...
kaybediyoruz değil mi?
renklerin kardeşliği
insanlığa örnek olurcasına hemde
ustayız bu işte bakmayın depresif insan çokluğuna...dünyadayız ve insanlarlayız dahası var mı........................
gerek duyulmaması gereken para...gerek maneviyata duyulurken para doyurmaz bu açlığı...
ya da maneviyatı kişiliğinden tamamen silinmiş olanların aldığı ya da verdiği kir de denilebilir...
velhasıl hak edene verilmeli, hak edenden alınmalı
akılsız başın cezasını ayaklar çekermiş bir zamanlar....
şimdi ise ya akılsız baş kalmadı (ki kesinlikle katılmıyorum aksi kalmadı bence...malesef...) ya da falaka kimlik değiştirdi...
eskimek...
sen dursanda yürür bu kafile...