real madrid’in, mersin’li taraftarlarınca,santiago bernabéu ‘nun atlantik okyanusu tarafındaki kale arkasında açtıkları pankarttır. GET REAL: git real’im,seni kim tutar real’im anlamını içermektedir.ayrıca mersin’li kardeşlerimiz stadtaki büfelerde sucuk ekmek satılması içinde dilekçe vermişlerdir!
gözlüğümü takıp,antoloji sayfasını açtığımda, sağ üst köşeden cinsiyeti belirsiz bir karikütür’ün ağzından “hey sen dörtgöz” yazısıyla karşılaştım,”kime dörtgöz diyon lan? ” sualime ”yoksa camgözmü demeliyim” cevabını alınca “ananı…”diyip üzerine tıkladım, göz sağlığıyla ilgili almanca bir sağlık sitesi çıktı: dumur- dubledumur-tripleks dumur! yani bu ülkeye özgü sözlü tacizlerin arkasından, almanca bir site! şaka gibi!
not: farkında olmadan reklama katkıda mı bulunduk ne? (paylaşalım dedik)
bazen şahit,bazende -farkında olmadan- payande olduğunuz kirlilikler karışısında ruhunuzu temize çekme halleridir.
mazlumları manipüle edip,soyut bir intikamcıya havale eden bir deyimdir,uyduruktur.
real madrid’in, mersin’li taraftarlarınca,santiago bernabéu ‘nun atlantik okyanusu tarafındaki kale arkasında açtıkları pankarttır. GET REAL: git real’im,seni kim tutar real’im anlamını içermektedir.ayrıca mersin’li kardeşlerimiz stadtaki büfelerde sucuk ekmek satılması içinde dilekçe vermişlerdir!
not: cnbc e dizi! biliyoruz,biliyoruz!
musikişinas: harfler düşürülerek (buralardan uzak) anlam kaymasına yol açacak gibi duruyor! müzikle uğraşan desek?
bkz. entrycinin fikri neyse, zikride budur
otobüste,katır erkek(4.sınıf timsah) , civciv kız (1.sınıf çömez) diyalogları:
katır (yüksek volümle) : canım akşam niye benim odamda kalmadın
civciv (yüksek volümle) : utandım ya
katır (yüksek volümle) : ev arkadaşlarım anlayışlıdır, rahat ol
civciv (yüksek volümle) : ne bilim utandım ya
katır (yüksek volümle) : yarın akşam benim odamda yatıyorsun,ok?
diyalogları mecburen dinleyenlerden kaportacı çırağı,arkadaşına dönerek
(yüksek volümle) : yarın akşam kızı kesin öpecek(! ! ! !)
bütün otobüs yerlerde. kıssadan hisse, sessiz diyaloglar altındır.
gözlüğümü takıp,antoloji sayfasını açtığımda, sağ üst köşeden cinsiyeti belirsiz bir karikütür’ün ağzından “hey sen dörtgöz” yazısıyla karşılaştım,”kime dörtgöz diyon lan? ” sualime ”yoksa camgözmü demeliyim” cevabını alınca “ananı…”diyip üzerine tıkladım, göz sağlığıyla ilgili almanca bir sağlık sitesi çıktı: dumur- dubledumur-tripleks dumur! yani bu ülkeye özgü sözlü tacizlerin arkasından, almanca bir site! şaka gibi!
not: farkında olmadan reklama katkıda mı bulunduk ne? (paylaşalım dedik)
'çocuk düşerse ölür çünkü balkon
ölümün cesur körfezidir evlerde
yüzünde son gülümseme kaybolurken çocukların
anneler anneler elleri balkonların demirinde...'
sezai karakoç
ergenliğimizin kötü modülü; doktor ve konyakçıya uyup alkol alsa,
kınımızdan fırlayıp kendimizi yenileyecektik! suzi’yi bir kere öpse
hayatımız değişecekti, tommiks öpmedi,bizde uyduk! hele militarist
tutumu ve ortadan ayırdığı saç stili varki hiç değinmeyelim, kısaca
fenomen felan değildir, bir neslin törpüsüdür!
'biliyor musun az az yaşıyorsun içimde
oysaki seninle güzel olmak var
örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi...'
edip cansever
makyavelist materazzi’ye ötekileştirilenler adına,altın kafayı vuran insan.
bkz. meşru müdafa