son elli yılın sol akımlarının bir nazım hikmeti olmasaydı kimi yerine koyarlardı acaba? şeyh galibi tevfik fikreti ibrahim şinasiyi koymayacakları kesin.koysalarda gülünç olur zaten..nazım hikmet..her şair gibi güzel şiirleri var..ama sadece bir lermantov kadar iyi..o kadar.. şiir de biri bana nazım hikmet seviyorum dediğinde gülmek geliyor içimden..fuzuli nabi yada diğerlerinden hiç bir örnek göremeyeceğimiz mevlanadan etkilenmemiş bir şair..yani bizden değil..evet cümleleri bizi basit bir şekilde güclendirerek anlatıyor..ama sadece solun reklamlarından o kadar..başka bir anlamı yok sanırım..sol akımlar olmasa idi 60'lı yıllarda schiller'i de kendilerine şair olarak sececeklerini zannetmiyorum zaten :))))
felsefe...soru sorma sanatı..bilgiyi bilme çabası..ne bileyim bir sürü tanımı var...herkes bir tanım yapıyor..ama bence felsefe hayat biçimi..asl olan öz'e giden yolun içinde olmak.aristo descartes hegel yada diğerleri...başkaları için yapmadı felsefe.yada en azından başkalarının mutluluğu içinde yapmadı..sadece felsefe yapamayanların reklamı ile toplumlara yayıldı bence..insanlar arasında yaşayan bir düşünce olarak da nitelendirebiliriz aslında. şimdilerde ise felsefeyi en çok kullandığımız alan sanırım 'yanlışı makul olarak anlatmak'..yani aklı bile kandırmak için aklı kullanmak..bir kaç asır öncesine kadar filozoflar kişiliklerinde bir neye göre çizelgesi taşırlardı..ama şimdinin felsefe yapıyorum diyenleri sadece ön planda kalabilecek çizelgeler taşıyorlar..son zamanlarda filozof diyebileceğimiz çok az kişisi var zaten..nurettin topçu necip fazıl..cemil meriç belki..türkler olarak asırlardan beri devam ede gelen felsefe antipatisini yenebilse idik..belki 50 yılda 1000 yılı aşan bir kültüre hakaret etmezdik..nitekim bir çoğumuzun önyargı ile baktığı farslar bu güne kadar toplumsal dejenerasyon gecirmeden yaşadığı asırları felsefeye ve kendi düşünce dünyalarında gerçekleştirdikleri düşünsel çabalara borcludur.abartı olabilir belki ama şahit olduğum olaylardandır..iranda bir lise öğrencisi bizde bir üniversite öğrencisi kadar felsefe ile ilgili.neden diye sorduğunuzda insanlara 'makuliyeti gösteren tek şey düşüncedir 'diyor..'en iyi düşünmezseniz siz sadece iyi düşünmekle yetinirseniz en iyi düşünenler bir gün sizin için iyi düşünmek nedir sorusuna cevap vermeye başlarlar'..işte dejenarasyonun başlangıcı budur..çünki 50 yılda türkleri bu şekilde asimile ettiler..asimile edilen aslında düşüncelerimiz ve kalplerimiz..çaldırmadığımız bir çok özelliğimiz var daha..ama avrupa amerika ve bunlarla birlikte yahudiler 400 yıl harcadıkları İslama karşı Alternatif İslam yada en basit anlamıyla 'yanlış anlaşılmış doğru İslam' cabası için mücade ettiler..ve bunu bir çok alanda da başardılar.son yüzyılda baktığınızda ne görüyorsanız işte bütün bunların sebebi bir osmanlının olmamasıdır..
orsem'e kan döktü karanfil gözlerinden doğum sancısı çeken karnını yardılar gecenin bir yıldız ölü doğdu... ve bir sabah ağlayarak uyandı çocuk caddenin hafifmeşrep havasına ayak uydurdu genc kız.. ve yürüdü...peşinde bir hayalet.. sokak lambasını yaktı fenerciler.. elektirikleri kesikti yüzyılın..
şikayet edecektim ama vazgectim kendimi sevgilimin kalbi tutuklamıştı beni zaten sigaramın dumanı kadar hafiftim o sabah.. yakalanmayacak kadar kaçak
kadınler elleri ipektenmiş gibi yumuşacıktır gözleri durgun bir deniz sakinliği bazen aylül hazanı taşır yüzleri gözleri bazen yaprak hüzünlüdür kadınlar bir şiirin en güzel sözüdür...
kadınlar sanki gizli bir dost açık bir düşman gibiler ruhumun sokaklarından iz bırakmadan geçmememeliler. acı vermekte ustalar.mutlu etmekte acemi kadınlar. ellerini yıkamdan gözyaşımla hüznüme girmememeliler...
anniemarie schimmel..namı diğer cemile anne..islam dünyasına ilgi duymaya başladığında 15 yaşındadır..arapça türkçe dahiş bir çok şarki dilbilmektedir..islamda mistizm..ibn arabi..said nursi..mevlana gibi kişilere ve konulara gösterdiği ilgi ve bu konularda verdiği eserlerle..anlama ve bilme konusuda yeni bir yol açtı da denebilir..özellikle sadece anlam ve anlamlandırma açısından..çünki yaşanan islamla yaşanması gereken islam arasındaki farkı bir müsteşrik gözüyle en iyi etüd eden insanlardan biriydi cemile anne..
son elli yılın sol akımlarının bir nazım hikmeti olmasaydı kimi yerine koyarlardı acaba? şeyh galibi tevfik fikreti ibrahim şinasiyi koymayacakları kesin.koysalarda gülünç olur zaten..nazım hikmet..her şair gibi güzel şiirleri var..ama sadece bir lermantov kadar iyi..o kadar..
şiir de biri bana nazım hikmet seviyorum dediğinde gülmek geliyor içimden..fuzuli nabi yada diğerlerinden hiç bir örnek göremeyeceğimiz mevlanadan etkilenmemiş bir şair..yani bizden değil..evet cümleleri bizi basit bir şekilde güclendirerek anlatıyor..ama sadece solun reklamlarından o kadar..başka bir anlamı yok sanırım..sol akımlar olmasa idi 60'lı yıllarda schiller'i de kendilerine şair olarak sececeklerini zannetmiyorum zaten :))))
felsefe...soru sorma sanatı..bilgiyi bilme çabası..ne bileyim bir sürü tanımı var...herkes bir tanım yapıyor..ama bence felsefe hayat biçimi..asl olan öz'e giden yolun içinde olmak.aristo descartes hegel yada diğerleri...başkaları için yapmadı felsefe.yada en azından başkalarının mutluluğu içinde yapmadı..sadece felsefe yapamayanların reklamı ile toplumlara yayıldı bence..insanlar arasında yaşayan bir düşünce olarak da nitelendirebiliriz aslında. şimdilerde ise felsefeyi en çok kullandığımız alan sanırım 'yanlışı makul olarak anlatmak'..yani aklı bile kandırmak için aklı kullanmak..bir kaç asır öncesine kadar filozoflar kişiliklerinde bir neye göre çizelgesi taşırlardı..ama şimdinin felsefe yapıyorum diyenleri sadece ön planda kalabilecek çizelgeler taşıyorlar..son zamanlarda filozof diyebileceğimiz çok az kişisi var zaten..nurettin topçu necip fazıl..cemil meriç belki..türkler olarak asırlardan beri devam ede gelen felsefe antipatisini yenebilse idik..belki 50 yılda 1000 yılı aşan bir kültüre hakaret etmezdik..nitekim bir çoğumuzun önyargı ile baktığı farslar bu güne kadar toplumsal dejenerasyon gecirmeden yaşadığı asırları felsefeye ve kendi düşünce dünyalarında gerçekleştirdikleri düşünsel çabalara borcludur.abartı olabilir belki ama şahit olduğum olaylardandır..iranda bir lise öğrencisi bizde bir üniversite öğrencisi kadar felsefe ile ilgili.neden diye sorduğunuzda insanlara 'makuliyeti gösteren tek şey düşüncedir 'diyor..'en iyi düşünmezseniz siz sadece iyi düşünmekle yetinirseniz en iyi düşünenler bir gün sizin için iyi düşünmek nedir sorusuna cevap vermeye başlarlar'..işte dejenarasyonun başlangıcı budur..çünki 50 yılda türkleri bu şekilde asimile ettiler..asimile edilen aslında düşüncelerimiz ve kalplerimiz..çaldırmadığımız bir çok özelliğimiz var daha..ama avrupa amerika ve bunlarla birlikte yahudiler 400 yıl harcadıkları İslama karşı Alternatif İslam yada en basit anlamıyla 'yanlış anlaşılmış doğru İslam' cabası için mücade ettiler..ve bunu bir çok alanda da başardılar.son yüzyılda baktığınızda ne görüyorsanız işte bütün bunların sebebi bir osmanlının olmamasıdır..
14 yaşımı dahisiydi...ama büyüdükçe soldu...
kadını kadın yapan teknolojidir...
orsem'e
kan döktü karanfil gözlerinden
doğum sancısı çeken karnını yardılar gecenin
bir yıldız ölü doğdu...
ve bir sabah ağlayarak uyandı çocuk
caddenin hafifmeşrep havasına ayak uydurdu
genc kız..
ve yürüdü...peşinde bir hayalet..
sokak lambasını yaktı fenerciler..
elektirikleri kesikti yüzyılın..
şikayet edecektim ama vazgectim kendimi
sevgilimin kalbi tutuklamıştı beni zaten
sigaramın dumanı kadar hafiftim o sabah..
yakalanmayacak kadar kaçak
ibrahim musab
kadınler
elleri ipektenmiş gibi yumuşacıktır
gözleri durgun bir deniz sakinliği
bazen aylül hazanı taşır yüzleri
gözleri bazen yaprak hüzünlüdür
kadınlar
bir şiirin en güzel sözüdür...
ibrahim musab
kadınlar
sanki gizli bir dost açık bir düşman gibiler
ruhumun sokaklarından iz bırakmadan geçmememeliler.
acı vermekte ustalar.mutlu etmekte acemi
kadınlar.
ellerini yıkamdan gözyaşımla hüznüme girmememeliler...
ibrahim musab
kadınlar
korkularım bakışlarının ardında saklıdır..
o bakışları çalıp gözlerinden.
dudaklarının tam ortasında uyunmalıdır..
ibrahim musab
kız kulesinde bir hayal asılı
dişlerken sokak itleri
marjinal düşleri
elimizde bir bardak çay
ince belli bir hüzün
yaprağında kan
ah bu karanfil çilesi
kopan her şey bendendir
beddua kıran dualar
şeytan tepeleyen zikirler
ibrahim musab
anniemarie schimmel..namı diğer cemile anne..islam dünyasına ilgi duymaya başladığında 15 yaşındadır..arapça türkçe dahiş bir çok şarki dilbilmektedir..islamda mistizm..ibn arabi..said nursi..mevlana gibi kişilere ve konulara gösterdiği ilgi ve bu konularda verdiği eserlerle..anlama ve bilme konusuda yeni bir yol açtı da denebilir..özellikle sadece anlam ve anlamlandırma açısından..çünki yaşanan islamla yaşanması gereken islam arasındaki farkı bir müsteşrik gözüyle en iyi etüd eden insanlardan biriydi cemile anne..