e-ilvanlım ne demek? çalıyorlardı ya. s-daha önce hiç duymadın mı sen bunu? e-duyduuuum, ama sözlerine dikkat etmemiştim ne tuhafmış ölee. .. e-ee ilvanlım ne demek? s-kıza aşık olmuştur, kızın adı ilvanlımdır.. e-puhahah. yok bence ilvan diye bir memleket olabilir, kız oralıdır muhtemelen. ya da ilvan sahip olunan bişeydir. kız da ona sahip olunca ilvanlı oluyordu. ilvan da helva gibi bişey olsa gerek ismi onu çağrıştırıyor. helve yanaklım tarzında bişe olabilir:P s-:D sağol ilvanlının ne olduğu konusunda beni aydınlattın. ben de ilvanlı nedir die merak edip duruyordum, ama bak sen biliyormuşsun.. e-:S
13 yaşımda ateist gezdim bir iki gün kıştı ve kar yağıyordu saatlerce savrulan taneleri izliyordum nefesim düzensizleşiyordu izlerken ölüyordum sonra tekrar doğuyordum sonra tekrar ölüyordum sonra tekrar sonra tek.. tane oluyordum her soluğumda hissediyordum hissetmesem duymasam bilmesem görmesem inanmazdım inandım
gecenin ağır kristali ... gecenin ağır kristali dokundun mu ıslak soğuk zemine nakavtı gören boksörler gibi sana laf anlatılmaz ki hep aynısın sövsem de bir sevsem de arsızım benim. bu kadar aşık olmasaydım sana belki başkasına aşık olabilirdim eflatun kar tanelerim. sen kötü bir his gibisin. içinden çıkamamak gibi. sen kanımın içinde dolaşan kalbime pompalanan sonra; sonra tümüme dolan kaossun eflatun. sen uzun uzun yazmak isteyişlerimin en parlak sayfası; sen en dürüst kalan en anlayan tek kalem; sen içimde esaretler isyanlar savaşlar özgürlükler ölümler biriktirensin. bilmem ki kanına nerden ne bulaşmış. hangi asi rüzgar seni tane tane savurmuş eflatunun kızı. nihan içinde nihan gizliyorsun. o yüzden şimdi sadece beynini önündeki tuşlara tuşları monitöre akıtıyorsun. sonrasında kalmayacak izi bile unutacaksın taa ki tekrar açıp okuyana kadar kendi içini. eflatunkar sesimin düşümün kızı niçin incitmekten vazgeçemiyorsun. neden ellerin bir masumiyet için celladın elleri, niçin kopartıyorsun çiçekleri ve çok severken biriktirdiğin bir dünya dolusu kimselerini, niçin ama niçin örseliyorsun çiçekleri. hırpalamadan dokunamıyorsun, hissedemiyorsun acıtmadan. için acımadan geceyi kalbine oturtmadan çekip gidemiyorsun, karanlığın esrarengiz kopkuyu zerrelere; kesici zerrelere bulanmış coğrafyasından. tıpkı arsarfenin kızı gibi içine doluyor yollar yıllar anılar yüzler sesler. çoğalıyorlar çoğalıyorlar. benzemek korkutuyor. benzememek korkutuyor. sen ki küçük bir çocuk hala elinde uçurtması öyle semaya dikili başı, ağlıyorsun sen ki hala o balkonda yalnız sonrasında kızıl yakutu yuvalıyorsun zihininde kaza senaryoları vücudunda yol yorgunluğu kabusları biriktirirken. eflatun kar tanem senden başka yok ki anlayanım. beni yalnız bırakma lüksünü çıkart kafandan. ve öfkene boğul ve yasına gömül. sen ki karanlığı yüklenip çölü yüreğine oturtup geldin. artık susabilirsen de seslisin. seslenebilirken de susabilirsin. sen ki kıpkırmızı bir fırtınada bir zamanı aradın. geçmişe ne kadar da benziyordu. henüz sövmemiştin tüm saatlere ama zamanı anlayamıyordun. sonra zaman ateisti olacaktın. düşüm susma ne olur. düşüm susma! susma düşüm eflatun tanelerim yalvarıyorum. çok yalnızım. yalnız olmamak için sahip olabileğim herkese sahipken çok yalnızım... anlatsam anlatamayacağım...
gözümün gördüğü kadarken yanılgım kadar sinsi ve keskin sırlar kadar ağır elimi cebime atsam yokladığım üç kuruşluk zevk sayılır nefeslik sızılar yaktığım birkaç anıdır velhasıl ağzımda tütün üstüm başımda çocuk kokusu ...
sesler geliyor
duyuyorum
ardınca dünya ve renkler dağılıyor
..
küçük kızlar susmuyor..
kimse bulaşmasın
ben kendi halimdeyim
der
noktanın dili
susuşlar başlar
prensipleri hiç sevmem.
insanın kendi kendine köleliği büyük esarettir.
e-ilvanlım ne demek? çalıyorlardı ya.
s-daha önce hiç duymadın mı sen bunu?
e-duyduuuum, ama sözlerine dikkat etmemiştim ne tuhafmış ölee.
..
e-ee ilvanlım ne demek?
s-kıza aşık olmuştur, kızın adı ilvanlımdır..
e-puhahah. yok bence ilvan diye bir memleket olabilir, kız oralıdır muhtemelen. ya da ilvan sahip olunan bişeydir. kız da ona sahip olunca ilvanlı oluyordu. ilvan da helva gibi bişey olsa gerek ismi onu çağrıştırıyor. helve yanaklım tarzında bişe olabilir:P
s-:D sağol ilvanlının ne olduğu konusunda beni aydınlattın. ben de ilvanlı nedir die merak edip duruyordum, ama bak sen biliyormuşsun..
e-:S
bütün kardan adamların güneşe aşık olduğuna inanıyorum..
13 yaşımda ateist gezdim bir iki gün
kıştı ve kar yağıyordu
saatlerce savrulan taneleri izliyordum
nefesim düzensizleşiyordu izlerken
ölüyordum sonra tekrar doğuyordum
sonra tekrar ölüyordum
sonra tekrar
sonra tek..
tane oluyordum
her soluğumda hissediyordum
hissetmesem
duymasam
bilmesem
görmesem
inanmazdım
inandım
gecenin ağır kristali
...
gecenin ağır kristali dokundun mu ıslak soğuk zemine
nakavtı gören boksörler gibi
sana laf anlatılmaz ki
hep aynısın
sövsem de bir sevsem de
arsızım benim.
bu kadar aşık olmasaydım sana belki başkasına aşık olabilirdim eflatun kar tanelerim. sen kötü bir his gibisin. içinden çıkamamak gibi. sen kanımın içinde dolaşan kalbime pompalanan sonra; sonra tümüme dolan kaossun eflatun.
sen uzun uzun yazmak isteyişlerimin en parlak sayfası; sen en dürüst kalan en anlayan tek kalem; sen içimde esaretler isyanlar savaşlar özgürlükler ölümler biriktirensin. bilmem ki kanına nerden ne bulaşmış. hangi asi rüzgar seni tane tane savurmuş eflatunun kızı. nihan içinde nihan gizliyorsun. o yüzden şimdi sadece beynini önündeki tuşlara tuşları monitöre akıtıyorsun. sonrasında kalmayacak izi bile unutacaksın taa ki tekrar açıp okuyana kadar kendi içini.
eflatunkar sesimin düşümün kızı niçin incitmekten vazgeçemiyorsun. neden ellerin bir masumiyet için celladın elleri,
niçin kopartıyorsun çiçekleri ve çok severken biriktirdiğin bir dünya dolusu kimselerini, niçin ama niçin örseliyorsun çiçekleri. hırpalamadan dokunamıyorsun, hissedemiyorsun acıtmadan. için acımadan geceyi kalbine oturtmadan çekip gidemiyorsun, karanlığın esrarengiz kopkuyu zerrelere; kesici zerrelere bulanmış coğrafyasından. tıpkı arsarfenin kızı gibi içine doluyor yollar yıllar anılar yüzler sesler. çoğalıyorlar çoğalıyorlar. benzemek korkutuyor. benzememek korkutuyor. sen ki küçük bir çocuk hala elinde uçurtması öyle semaya dikili başı, ağlıyorsun sen ki hala o balkonda yalnız sonrasında kızıl yakutu yuvalıyorsun zihininde kaza senaryoları vücudunda yol yorgunluğu kabusları biriktirirken.
eflatun kar tanem senden başka yok ki anlayanım. beni yalnız bırakma lüksünü çıkart kafandan.
ve öfkene boğul ve yasına gömül.
sen ki karanlığı yüklenip çölü yüreğine oturtup geldin.
artık susabilirsen de seslisin.
seslenebilirken de susabilirsin.
sen ki kıpkırmızı bir fırtınada bir zamanı aradın. geçmişe ne kadar da benziyordu. henüz sövmemiştin tüm saatlere ama zamanı anlayamıyordun. sonra zaman ateisti olacaktın.
düşüm susma ne olur. düşüm susma!
susma düşüm eflatun tanelerim yalvarıyorum.
çok yalnızım. yalnız olmamak için sahip olabileğim herkese sahipken çok yalnızım...
anlatsam anlatamayacağım...
gözümün gördüğü kadarken
yanılgım kadar sinsi ve keskin
sırlar kadar ağır
elimi cebime atsam
yokladığım üç kuruşluk zevk
sayılır nefeslik sızılar
yaktığım birkaç anıdır
velhasıl
ağzımda tütün
üstüm başımda çocuk kokusu
...
şimdi yapmalıyım...
upuzun yazmak istiyorum kendime ama mecalsizim