Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • serbest kürsü13.08.2017 - 15:15

    Herkes kendi gölgesine isimler vermeye devam etsin.
    Ben ; kendi renklerime boyuyorum kaderimi.....

  • serbest kürsü11.08.2017 - 01:38

    Hüznün şarap kadehleriyle
    kıyaslanacak bir tarafı kalmadı artık
    Gönlümün arka bahçesine
    nar ağaçlarıyla
    "gamzesi olan insanları üzmeyin"
    yazdım gizlice
    "Kendimi seninle vursam
    Omuzunda kaç nar ağacı kanar " dedi
    Arkandan bir onlar şiir yazacaklar, dedim
    Olsun adres değişikliği saysınlar
    sayıp, saymadığım
    Sövüp ,sustugum ne varsa, dedi...

  • serbest kürsü09.08.2017 - 23:47

    Ağzına özenen bir menekşe büyüyor
    Boynuma doğru
    Biliyorum seni öpsem
    Nihavent makamı hasta düşer bu gece...


  • serbest kürsü08.08.2017 - 13:22

    Hızlı ölümü getirdiği için giyotine teşekkür mü etmeli ?

  • serbest kürsü04.08.2017 - 00:37

    Bazı kadınlar rüzgar gibiler.....
    Yel değirmenlerini hiç uyandırmadan geçip giderler başucunuzdan,
    Hiç bir aşkta sanık olmazlar, sadece tanıklık ederler.
    Dokunsan kirlenir avuçları, dokunsan ruhları ağlar, yarım kalmış şiirler ağlar.
    Hiç bir şehre sığınmazlar, hiç bir atlasa ait olmazlar.
    Yosun kokar saçları, martı seslerini örterler üzerlerine ve dudak kıyılarında maviyi büyütürer. Sesleri zarafet kokar birde kainata kurulmuş gülüşleri var.
    Bazı kadınlar rüzgar gibiler ve martilara uçmayı onlar öğretirler.....

  • şu an ne dinliyorum31.07.2017 - 21:57

  • sıradan24.07.2017 - 14:18

    Ah şu insanların sıradanlığını yaldızlı yalanlarla gizlemeye çalışması, iki boyutlu basit ruhunu üç boyutlu bir labirent gibi göstererek pazarlaması yok mu; En büyük ihanet.....

  • sevgili22.07.2017 - 14:27

    Sen çocukluğumun başkentine
    savruk gülüşler eken, deli bir aşkın tanımsızlığısın bende
    Sevgili,
    çocukluğumu iliştiriyorum boynuna..

  • şu an ne dinliyorum20.07.2017 - 09:14

  • serbest kürsü08.07.2017 - 12:11

    ayrılıktan dönüyorum
    adını tam olarak hatırlamadığım
    bir sokakta yürüyerek,
    geyşa gülüşlü
    kısa saçlı bir mevsim terk etmişti beni,
    ifetini itinayla saklayan son şiirimi
    cebimde unutmuştum,
    unutkanlık ne çabuk başladı bende,
    artık eve ulaşmak içinde
    acele etmemin hiç bir nedeni kalmadı.
    haz ve haysiyet repliğinde
    yorgun düşmek üzere kalbim,
    Mar dilinde bir rivayet sayıklaması gibi
    sesi gelen
    zu şarkısı
    kulaklarımın arkasında
    ölü bir kadının ayaklarıyla yürüyor...

    Diljin Kovexi