Gizli Şirk ya da Küçük Şirk, başta 'riya' yani gösteriş için, İnsanların takdirini kazanmak için çeşme, yol ve benzeri hayırlı işleri yapmak ve sonra da bunları Allah Rızası için yaptım demektir. Kişinin kafasında her ikisi de varsa, yani yaptığı hayordan dolayı biraz takdir kazanma ve İnsanlar bana 'iyi' desinler gibi düşünceler geçse bile bu hafi yani gizli şirktir. Bunun yanında bazı hususları esbaba yani sebeblere bağlamak da gizli şirktir. Bu hususa bazı örnekler verelim. 'Bu ağaç bu meyveyi yaptı. Bulutlar yağmuru meydana getirdi. Bu güneş bu sıcağı yaptı' gibi sözler gizli şirke girebilir. Allah korusun. Büyük küçük, açık gizli Şirkten Allah'a sığınalım.
Ağyar mana olarak 'yabancı' demektir. Gel gör ki, bu kelime bize hiç de yabancı değildir. Nasıl mı? İşte size bu konuda kısa bir açıklama:Ağyar, kelime olarak ilginç bir etimolojiye sahiptir. Türkçe konuşan biri, Ağyar kelimesini, ilk duyduğunda ya da gördüğünde yabancılık çekmez. Sanki, Türkçe gibi algılar. Türkçe dil kurallarına tam bir uyum sergiler. Gel gör ki, bu kelime Arapça kökenlidir. Yani dilimize Arapça'dan girmiştir. Bu kelime Farsça kelime gibi de algılanır. Örneğin Farsça'da Yar-ü Ağyar kelimesi vardır ki, bizde elalem manasına gelmektedir. Öyleyse bu kelime bize hiç de yabancı değildir. Kısacası, bu kelime, Arap, Fars ve Türk dillerinin içinde yer bulmuştur. Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, Eniştemin ve dolayısıyla Yiğenlerimin ve bittabii ki, Ablamın Soyadı. Bu soyadı Eniştemlerin Dedesine neden verilmiştir diye, şimdi düşündüm. Bulduğum sonuç şu: Eniştemin Dedesi, Cumhuriyetin ilk yıllarında yani Soyadı kanunu çıktığı sıralar, bulunduğu Köyden ayrılıp bir İlçeye yerleşmiş. O ilçede Ağyar durumunda. Soyadını veren Eniştemin Dedesine Soyadı vermek için, O İlçenin Bilenlerine sorduğunda, muhtemelen şöyle cevap almıştır:Efendim, O zatı bilmeyiz biz. Kendisi AĞYAR'dır. Soyadını belirleyen Görevli:Tamam öyleyse, Soyadı AĞYAR olsun demiştir. Bence böylece bir Soyadı oluşmuş olabilir. Durum bundan ibarettir. Yiğenim Fatih Ağyar bu kısımda Yorum yapmış. Bu Yorumumu özellikle Yiğenim Fatih'e sunarım. Selamlar Yakışıklı Yiğenim.
'Ölümsüzlüğü tattık, bize ne yapsın ölüm' diyen Şair'e rahmet olsun.
Hemşehrim, hemşehrisi olmakla onur duyduğum, Şiirlerine hayran olup çağrısına hemen uyduğum, Ölüm haberini duyduğumda dona kalıp buyduğum, Bayazıt oğullarından bir bey Erdem Bayazıt Ağabey.
İsmiyle mütenasip erdem sahibi, adam gibi adam, İnandığı yolda kararlı, cesur ve itikatı sağlam, Vakur yaşadı, istemedi ne şöhret ne ihtişam, Gür sesli Büyük Şair Erdem Bayazıt Ağabey.
Kahramanmaraş, şair yatağı güzel bir memleket, Kısakürek, Zarifoğlu, Karakoç cümlesine bereket, Sana sözümüz olsun, nice şairler yetişecek elbet, Gür sesli Büyük Şair Erdem Bayazıt Ağabey.
Dünya dediğin, koca kainatta nokta, küçücük bir daire, Herkes gün gelecek ölecek, kim bulmuş ki ölüme çare, Allah rahmet eylesin tüm geçmişlerimize ve büyük şaire, Bayazıt oğullarından bir bey Erdem Bayazıt Ağabey.
Ahmet SANDAL
Erdem Bayazıt, Büyük Şair. İçten geldiğince, tabi ve gür sesli haykırışların sahibi. Geçen hafta Hakk'a yürüdü. Allah rahmet eylesin. Bir hemşehrisi ve şiir yolunda yürüyen bir kardeşi olarak, anısına bir şiir kaleme almak şahsıma nasip oldu. Bu vesileyle de Erdem Bayazıt Ağabey'e, Yüce Allah'tan rahmet diliyorum. Allah tüm Ümmet-i Muhammed'i imandan ve birlikten ayırmasın. Amin.
Gizli Şirk ya da Küçük Şirk, başta 'riya' yani gösteriş için, İnsanların takdirini kazanmak için çeşme, yol ve benzeri hayırlı işleri yapmak ve sonra da bunları Allah Rızası için yaptım demektir. Kişinin kafasında her ikisi de varsa, yani yaptığı hayordan dolayı biraz takdir kazanma ve İnsanlar bana 'iyi' desinler gibi düşünceler geçse bile bu hafi yani gizli şirktir. Bunun yanında bazı hususları esbaba yani sebeblere bağlamak da gizli şirktir. Bu hususa bazı örnekler verelim. 'Bu ağaç bu meyveyi yaptı. Bulutlar yağmuru meydana getirdi. Bu güneş bu sıcağı yaptı' gibi sözler gizli şirke girebilir. Allah korusun. Büyük küçük, açık gizli Şirkten Allah'a sığınalım.
Ağyar mana olarak 'yabancı' demektir. Gel gör ki, bu kelime bize hiç de yabancı değildir. Nasıl mı? İşte size bu konuda kısa bir açıklama:Ağyar, kelime olarak ilginç bir etimolojiye sahiptir. Türkçe konuşan biri, Ağyar kelimesini, ilk duyduğunda ya da gördüğünde yabancılık çekmez. Sanki, Türkçe gibi algılar. Türkçe dil kurallarına tam bir uyum sergiler. Gel gör ki, bu kelime Arapça kökenlidir. Yani dilimize Arapça'dan girmiştir. Bu kelime Farsça kelime gibi de algılanır. Örneğin Farsça'da Yar-ü Ağyar kelimesi vardır ki, bizde elalem manasına gelmektedir. Öyleyse bu kelime bize hiç de yabancı değildir. Kısacası, bu kelime, Arap, Fars ve Türk dillerinin içinde yer bulmuştur. Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, Eniştemin ve dolayısıyla Yiğenlerimin ve bittabii ki, Ablamın Soyadı. Bu soyadı Eniştemlerin Dedesine neden verilmiştir diye, şimdi düşündüm. Bulduğum sonuç şu: Eniştemin Dedesi, Cumhuriyetin ilk yıllarında yani Soyadı kanunu çıktığı sıralar, bulunduğu Köyden ayrılıp bir İlçeye yerleşmiş. O ilçede Ağyar durumunda. Soyadını veren Eniştemin Dedesine Soyadı vermek için, O İlçenin Bilenlerine sorduğunda, muhtemelen şöyle cevap almıştır:Efendim, O zatı bilmeyiz biz. Kendisi AĞYAR'dır. Soyadını belirleyen Görevli:Tamam öyleyse, Soyadı AĞYAR olsun demiştir. Bence böylece bir Soyadı oluşmuş olabilir. Durum bundan ibarettir. Yiğenim Fatih Ağyar bu kısımda Yorum yapmış. Bu Yorumumu özellikle Yiğenim Fatih'e sunarım. Selamlar Yakışıklı Yiğenim.
BÜYÜK ŞAİR ERDEM BAYAZIT
'Ölümsüzlüğü tattık, bize ne yapsın ölüm' diyen Şair'e rahmet olsun.
Hemşehrim, hemşehrisi olmakla onur duyduğum,
Şiirlerine hayran olup çağrısına hemen uyduğum,
Ölüm haberini duyduğumda dona kalıp buyduğum,
Bayazıt oğullarından bir bey Erdem Bayazıt Ağabey.
İsmiyle mütenasip erdem sahibi, adam gibi adam,
İnandığı yolda kararlı, cesur ve itikatı sağlam,
Vakur yaşadı, istemedi ne şöhret ne ihtişam,
Gür sesli Büyük Şair Erdem Bayazıt Ağabey.
Kahramanmaraş, şair yatağı güzel bir memleket,
Kısakürek, Zarifoğlu, Karakoç cümlesine bereket,
Sana sözümüz olsun, nice şairler yetişecek elbet,
Gür sesli Büyük Şair Erdem Bayazıt Ağabey.
Dünya dediğin, koca kainatta nokta, küçücük bir daire,
Herkes gün gelecek ölecek, kim bulmuş ki ölüme çare,
Allah rahmet eylesin tüm geçmişlerimize ve büyük şaire,
Bayazıt oğullarından bir bey Erdem Bayazıt Ağabey.
Ahmet SANDAL
Erdem Bayazıt, Büyük Şair. İçten geldiğince, tabi ve gür sesli haykırışların sahibi. Geçen hafta Hakk'a yürüdü. Allah rahmet eylesin. Bir hemşehrisi ve şiir yolunda yürüyen bir kardeşi olarak, anısına bir şiir kaleme almak şahsıma nasip oldu. Bu vesileyle de Erdem Bayazıt Ağabey'e, Yüce Allah'tan rahmet diliyorum. Allah tüm Ümmet-i Muhammed'i imandan ve birlikten ayırmasın. Amin.
Ahmet SANDAL
08.07.2008, Ankara