Ramazan Bayramının mü'minler arasında ayrı bir yeri vardır. Çünkü Ramazan Bayramı, hergün tutulan orucun iftar vaktindeki sevinci gibi, tutulan bir aylık orucun toplu bir iftar sevincini ifade eder. Bir ay gibi uzun bir süreyle, özellikle Ramazan'ın yaz mevsimine denk geldiğinde sıcak günlerde nefislerine oruç tutturan mü'minler, sabır imtihanını vererek manevi sorumluluktan kurtulmanın sevincini Ramazan Bayramında yaşama imkânına kavuşurlar.
Gönülden “âh! ” edenin her ‘âh'ına icabet edilmiştir. O'na doğru içten yükselen hiçbir ses cevapsız kalmamıştır. Elverir ki, biz sesimizi gönlümüzün sesi haline getirelim.
Bir Be bulsa yolu açılacak olan Elif’in, bir sarmal olup da kendi üzerine kıvrılan hikâyesi. Yani aşkın kapkaranlık hikâyesi....
mahfuz kılınmak ister gönül... heyhat.. hayatın içinde yaşanılan kılınınca ne mümkün...
Bir kez sevdasına kapılmaya gör
Başını deryadan kaldıramazsın
İçini buzullar sarmalasa da
Kavrulur yüreğin durduramazsın
Ramazan Bayramının mü'minler arasında ayrı bir yeri vardır. Çünkü Ramazan Bayramı, hergün tutulan orucun iftar vaktindeki sevinci gibi, tutulan bir aylık orucun toplu bir iftar sevincini ifade eder. Bir ay gibi uzun bir süreyle, özellikle Ramazan'ın yaz mevsimine denk geldiğinde sıcak günlerde nefislerine oruç tutturan mü'minler, sabır imtihanını vererek manevi sorumluluktan kurtulmanın sevincini Ramazan Bayramında yaşama imkânına kavuşurlar.
Ey oruç, tut beni
SENAİ DEMİRCİ
Hoş geldin ey suskun sevgilim;
Tut sözünü; sus. Mühürle dudağımı, sesimi tut, lâl eyle çığlıklarımı. Nahoş avazların uçurumlarından çek dilimi. Yalanların kuyularından çekip çıkar nefeslerimi. Göklü söz ağaçlarının bengisuyuna kat hecelerimi.
Hoş geldin ey yüzü gamzelim;
B/akışının menzilinde tut gözlerimi. Tir-i müjgan dokunuşlarınla delik deşik et kibrimi. Gör(e) meyip de seni, göster(e) meyip de yanımda yöremde, görür gibi huzurunda tut çaresiz yetimliğimi.
Hoş geldin ay yüzlüm benim;
Tut saçlarımın kakülünden, kaldır yüzümü yerden. Utancımı tebessümünün kıvrımlarına dola, yut. Pişmanlığımı gül yanağının yamaçlarına sar, uyut. Dağıt neşemin saçlarını, hüznün tenine yasla umarsızlığımı.
Hoş geldin ey hesapsız sevincim;
http://turkuaz.zaman.com.tr/? bl=3&hn=5562
gayr -i muayyen
gayr -i kâbil..
tefehhüm
...
nakkad...
Gönülden “âh! ” edenin her ‘âh'ına icabet edilmiştir. O'na doğru içten yükselen hiçbir ses cevapsız kalmamıştır. Elverir ki, biz sesimizi gönlümüzün sesi haline getirelim.