Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Osman Aslan
Osman Aslan

Kim demiş ki büyük insan kudretli olandır; İnsanın büyüğü, yüreğinde sevgi ve insanlık taşıyandır.

  • havuç02.05.2020 - 09:56

    Bilinenin ve günümüzde kullandığımız turuncu renkli havucun aksine kullanılan ilk havuç Beş Bin yıl kadar önce dışı mor içi sarı renge sahip olarak yetişiyor ve kullanılıyordu. Zaman içerisinde turuncu, siyah, kırmızı ve mor renklere sahip havuçlar dünyanın farklı coğrafyalarında üretilmeye ve kullanılmaya devam edildi. Günümüzde kişiye özel diyet listelerinin içerisinde kendisine mutlaka yer bulan turuncu renkli havuçların dışındaki havuçlara da yoğun bir rağbet var, ancak sahip oldukları farklı renklere rağmen, özellikleri ve faydalı durumlarının oranında herhangi bir değişiklik bulunmuyor. Hatta turuncu renkteki havuç, mor, kırmızı ve beyaz renkli havuçların birleşiminden oluşmuş, 17. Yüzyılda Hollanda’ dan dünyaya ticaret yoluyla yayılmıştır. Hollanda bu renkteki havucun üretimini Kraliyet ailesinin rengi olması dolayısıyla üretmiştir.

  • lif02.05.2020 - 09:49

    Halk dilinde “Posa” olarak da bilinir. Karbonhidrat, protein, yağ, mineral, vitamin ve su gibi besin değerlerinden biri değildir. Lif, yiyeceklerin bağırsaklarımız tarafından sindirilemeyen ve kan dolaşımına emilimini yapamadığı kısmıdır. Vücudumuzu besleyemez ama sağlığımıza birçok fayda sağlar.

  • ağalık01.05.2020 - 20:32

    “Senin insanlığın güzeldir.
    Belki de o yüzden ağalığı beceremiyorsun.”

    Züğürt Ağa, 1985.

  • insan30.04.2020 - 09:16

    İnsan kendini yalnızca insanda tanır..

  • susmak30.04.2020 - 09:16

    Politik bir eylemdir..

  • oyuncakçı29.04.2020 - 20:41

    80'lerde TRT'de yayınlanmış 3 bölümlük bir Jane Fonda dizisidir.
    Bkz: The Dollmaker

  • yıldırım önal29.04.2020 - 16:24

    Onu tiyatroda, sinemada, televizyonda izleyenler özellikle duyarlı sesi karşısında hayranlıklarını gizleyemezdi. Ne yazık ki alkole yenik düşerek aramızdan erken ayırdı. Sanatçı son olarak çevirdiği "Fotoğraftakiler" adlı televizyon filminde rol almış, fakat bu filmin seslendirmesini de tamamlayamadan yaşama veda etmişti.

  • Philadelphia Güzel Sanatlar Müzesi28.04.2020 - 17:21

    Rocky Balbao'nun koşusunun sonunda merdivenlerinden hızlıca çıkarak, önünde ellerini havaya kaldırdığı müzenin adıdır. Filmde görülen "Bronz Rocky heykeli", aktörün o kadar ısrarına rağmen, film çekimlerinden sonra "çevre görüntüsünü bozduğu gerekçesiyle" müzenin arka bahçesine konmuştur.

  • şampiyon28.04.2020 - 17:14

    1979 ABD yapımı melodram filmidir. Özgün adı "The Champ" olan film Türkiye'de Ekim 1981'de gösterime girmiştir. "Şampiyon", çocuk oyuncu Rick Schroder'in (Filmde Ricky Schroder olarak yazılmıştır) ilk filmidir ve bu film için 3000 çocuk arasından seçilmiştir. Schroder film çekildiğinde henüz 8 yaşındaydı. Tüm zamanların en çok mendil dolusu ağlatan filmlerinden olan bu yapım ile ilgili, gelin 30 Kasım 1980 tarihli "Hürriyet 8.Gün Eki"nde yazılanlara göz atalım.

    Mısır püskülü gibi saçlı, çilli, sevimli mi sevimli bir çocuk.

    Adı T.J. (Ricky Schroeder). Babasıyla birlikte koşu atlarının seyisliğini yapıyor. Babası eski bir boksör (Jon Voigt) ama son maçında kafasına fazla yumruk aldığı için boksu bırakmış. Oysa T .J. (Biz artık Ticey diyelim, böyle okunuyor) babasının günün birinde boks şampiyonu olacağına küçücük yüreğinin taa derininden inanıyor ve ona "Şampiyon" diye hitap ediyor. Annesinin ise öldüğünü sanıyor. Oysa kocasının kumara düşkünlüğü ve sorumsuzluğu nedeniyle terk eden anne (Faye Dunaway) çok zengin birini sevmiş ve onunla evlenmiş. Babası Ticey'e bir at alıyor onu yetiştirip yarışa sokuyorlar. Yaarış sırasında annesi olduğunu bilmediği bir kadınla tanışan Ticey atının yaralanmasıyla çılgına dönüyor. Neyse ki at sadece hafif yaralıdır.

    Annesi kendini tanıtmadan Ticey'i kocasının yatına davet ediyor. Oğlunun sevgisini kazanmaya çalışıyor. Oysa Ticey'in babasına olan sevgisi öylesine güçlü ki onun için her şeyi yapıyor. Babası kumardan sarhoş döndüğü zaman onu soyup yatıran o. Küçücük elleriyle evi çekip çeviren o.

    Ve günün birinde Ticey'in babası tekrar ringlere dönüyor. Ne olursa olsun şampiyon olup para kazanacak ve oğlunun geleceğini teminat altına alacaktır. Sadece ve sadece oğlu için yaşıyor bu adam. Ve baba oğulun arasındaki bu olağanüstü sevgide anneye yer yoktur. Ticey annesinin kimliğini öğrenince onu istemez. Düşüncelerindeki melek anneyi ister o. Anne perişandır, ama baba oğulun arasına girilmeyeceğini de bilir. Büyük maç günü gelip çatar, Ticey minik varlığının tüm gücüyle babasının başarısına inanır. Ama ringde babası dayak yedikçe Ticey de dayak yer sanki. İki ruh öylesine kaynaşmıştır. Ve baba kafasına çok fazla yumruk aldığı halde son bir gayretle rakibini nakavt eder. Ama onun da sonu gelmiştir artık. Şampiyon oğlunun kolları arasında ölür. Ticey inanmaz buna, isyan eder. Ama ne çare... Yine de annesinin kolları onun için bir teselli kaynağıdır. Hıçkırıklar içinde mısır 'püskülü' başını annesinin koynuna gömer. Ve hepimiz de ağlarız katıla katıla.

    Kaynak: (Hürriyet 8.Gün Eki / 30 Kasım 1980 / Sayı:40)

  • Hannah Arendt (1906-1975)28.04.2020 - 14:36

    Amerikan vatandaşlığına geçmiş olan Alman filozof. Çalışmaları, totalitarizme yaklaşım konusunda etkili oldu. En tanınmış eserleri: "Kültürün Krizi" ve "Totalitarizmin Kökenleri"dir.