Kültür Sanat Edebiyat Şiir

şimdiye kadar rahat bi 30 kez okumuşmumdur. o kadar ki artık diyalogları ezberlemiştim. gene de her okuyuşumda ağlarım. 20 yaşıma geldim, şimdi okusam gene ağlarım. o kadar hüzünlü bi kitap. yalın bi hüzün. ah portuga neden öldün beee.. katil mangaratiba.

evet evet, ince belli bardak olmalı, demli olmalı, sıcak olmalı. böyle gecede buğusu seyredilmeli. en çok da efkara yakışır bi bardak çay..

üsküdar gibi güzel bir semtte. üstünde kafesi var, bi kaç defa engin noyanı gördük orda. son gittiğimde pek pahalı olmayan hoş bi yerdi.

kitapları hakikaten güzel. fuarlarında önünde en çok oyalandığım stantlardan biri kaknüs olur hep..

masallarında bambaşka bi oscar wilde vardır.. bence onu da tanıyınn.

uzak, ikinci bölüm, özlem çekene kılavuz.. düş sokağı sakinleri, özellikle murat çelik beraberinde tavsiye edilir. özlem çekene kılavuz der lakin, özlem çekiyorsanız mahvolursunuz kitabı okurken. öldürür.. o kadar güzeldir.

martı jonathan ın yazarı..

bi dönem onun üslübundan kurtulmak için kitapları öldüğüm bittiğim halde okumamak zorunda kalmıştım. sonra yazıyı bıraktım da nazan bekiroğluna kavuştum...

nun masalları
mor mürekkep
mavi lale yitik lale
yusuf ile züleyha
ismimle ateş arasında
cümle kapısı

hem bayan olduğu, hem güzel yazdığı hem de güzel olduğu için çok pis kıskanıyorum

stephan zweig in harika bi biyografisi var dostoyevski için. okunmalı.. yani dostoyevski seviyorum diyosanız bayılacağınız bi kitaptır.

özellikle film müzikleri harika.. repliklerini ezberleyene kadar seyrettiğim film. hani şey olur. böle iki sevgili bi film seerediyolardır, siyah beyaz. kahramanların söyleyeceklerini söylerler felan. işte ben öle bişe yapçak olsam film amelie olsun isterdim