kadınların erkekleri kullanmaları sonuçu meydana gelen bir erkek türü hiç bir erkek kılıbık değildir, onları kılıbık yapan kadınların şeytani tavrıymışş! ! ! ! !
insanlar zamanı doğrusal (lineer) biçimde algılıyorsunuz. Zaman aslında doğrusal değildir.Bilmelisiniz ki zaman, uzay gibi eğrilebilir-katlanabilir-genişleyebilir, daraltılabilir bir yapıdır.Zaman çok esnek ve çok boyutlu olan plastiksi bir akımdır(eğer onu doğrusal bir akış gibi görürsek) . Ve zaman üstüste bindirilip katlanabilir bir yapıdır. Bir zaman noktası bir frekans yapısında olup başka zaman frekanslarıyla senkonize biçimde örtüştürülüp çakıştırılabilir.Bir bakıma zaman, toplumumuzun onu ölçtüğü gibi doğrusal biçimden çok daha farklı ve karmaşık olan bir şeydir. DİYOLARRRRR! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! !
Çin’in kuzeybatısında Uygur Türkleri’nin yaşadığı Doğu Türkistan bölgesinde ülkede hakim Han Çinlileri’nin ve Komünist partinin baskısından şikayetçi. Doğu Türkistan’da radikal İslami oluşumlardan şüphelenen Çin yönetimi bölgedeki bağımsızlık hareketlerine karşı önlemleri sertleştirdi.
Kaşgar kentinin tarihi merkezinde müezzinler kendi sesinin gücüne güvenmek zorunda. Çünkü hoparlör kullanılması yasak. Çin, ülkede yaşayan Müslümanlar üzerinde kontrolü 11 Eylül’ün ardından daha da sıkılaştırmış. Doğu Türkistan özerk bölgesinin başkenti Urumçi’de, İslam Koleji’ndeki Kur'an Kursu'na kimlerin katılabileceğine komünist yetkililer karar veriyor.
Şehirdeki üniversite Pekin’deki Devlet Konseyi tarafından finanse ediliyor ve üniversite kapsamında bir de din okulu bulunuyor. Burada camilere, komünist ders planına göre imam yetiştiriliyor. Çin’deki reform ve dışa açılım politikasının kurucusu Deng Xiaoping’in teorileri, milli din ve azınlık poltikası gibi.
Afganistan’a sınır şeridi
Sincan, Çin’in kuzeybatı sınırı boyunca uzanan büyük bir bölge. Kaşgar kenti ise ülkenin batı ucunda önemli bir konuma sahip. Kuzeyden Kırgızistan’a, güneyden Pakistan’a bağlanıyor. Arada da Afganistan ile bir sınır şeridi bulunuyor.
İşte Afganistan sınırındaki bu konumu nedeniyle, Taliban’a karşı savaştan bu yana Çin’in gözünde önemi arttı. Çünkü Çin rejimi bu sayede Uygurlar’ın bağımsızlık hareketine karşı açtığı savaşa uluslararası alanda mazeret bulmuş oldu. Doğu Türkistan İslami Hareketi gibi sürgündeki gruplar terör örgütü ilan edildi.
Bu ortamda Uygur kültürünü ve dinini öne çıkaranların Pekin yönetimi gözünde ‘ayrılıkçılık’ ya da teröristlikle damgalanması eğilimi doğdu. Çin İnsan Hakları Örgütü’nden Nicolas Becquelin, 11 Eylül saldırılarından bu yana Çin’in Uygur kültürünü bastırmaya çalıştığını, tarihçilerin, pop şarkıcılarının yakından gözlendiğini hatta kitapların yakıldığını belirtiyor ve devlet kontrolü dışında hiçbir kültürel ya da dini aktiviteye izin verilmediğini belirtiyor.
Uygurlar’ın çoğu şehirlerinde yaşanan değişimden de şikayetçiler. Giderek daha fazla Han-Çinli’nin bölgeye yerleştiğini, inşa edilen gökdelenler, otoyollar, alışveriş merkezleri ve parayla kültürlerinin ve şehirlerinin yok edildiğini düşünüyorlar.
iki hareket arasındaki zaman
bazı kadınların hoşuna gidiyormuş oral seks yapmak farklı bir fantazi oluyormuş
kadınların erkekleri kullanmaları sonuçu meydana gelen bir erkek türü
hiç bir erkek kılıbık değildir, onları kılıbık yapan kadınların şeytani tavrıymışş! ! ! ! !
Hiçbir kız kahpe değildir onu kahpe yapan çevresindekilerdir
Gençliğimizi MASTÜRBASYON yapmak zorunda bırakanlar utansınnnn :)))))))))))))))))))
insanlar zamanı doğrusal (lineer) biçimde algılıyorsunuz. Zaman aslında doğrusal değildir.Bilmelisiniz ki zaman, uzay gibi eğrilebilir-katlanabilir-genişleyebilir, daraltılabilir bir yapıdır.Zaman çok esnek ve çok boyutlu olan plastiksi bir akımdır(eğer onu doğrusal bir akış gibi görürsek) . Ve zaman üstüste bindirilip katlanabilir bir yapıdır. Bir zaman noktası bir frekans yapısında olup başka zaman frekanslarıyla senkonize biçimde örtüştürülüp çakıştırılabilir.Bir bakıma zaman, toplumumuzun onu ölçtüğü gibi doğrusal biçimden çok daha farklı ve karmaşık olan bir şeydir.
DİYOLARRRRR! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! !
vatan için şehit düşmüş adı sanı olmayan
adsız kahramanlarımız
Ata olarak Bozkurt
Rehber olarak Bozkurt
Kurtarıcı olarak Bozkurt
Irakta NBC silahları var
Çin’in kuzeybatısında Uygur Türkleri’nin yaşadığı Doğu Türkistan bölgesinde ülkede hakim Han Çinlileri’nin ve Komünist partinin baskısından şikayetçi. Doğu Türkistan’da radikal İslami oluşumlardan şüphelenen Çin yönetimi bölgedeki bağımsızlık hareketlerine karşı önlemleri sertleştirdi.
Kaşgar kentinin tarihi merkezinde müezzinler kendi sesinin gücüne güvenmek zorunda. Çünkü hoparlör kullanılması yasak. Çin, ülkede yaşayan Müslümanlar üzerinde kontrolü 11 Eylül’ün ardından daha da sıkılaştırmış. Doğu Türkistan özerk bölgesinin başkenti Urumçi’de, İslam Koleji’ndeki Kur'an Kursu'na kimlerin katılabileceğine komünist yetkililer karar veriyor.
Şehirdeki üniversite Pekin’deki Devlet Konseyi tarafından finanse ediliyor ve üniversite kapsamında bir de din okulu bulunuyor. Burada camilere, komünist ders planına göre imam yetiştiriliyor. Çin’deki reform ve dışa açılım politikasının kurucusu Deng Xiaoping’in teorileri, milli din ve azınlık poltikası gibi.
Afganistan’a sınır şeridi
Sincan, Çin’in kuzeybatı sınırı boyunca uzanan büyük bir bölge. Kaşgar kenti ise ülkenin batı ucunda önemli bir konuma sahip. Kuzeyden Kırgızistan’a, güneyden Pakistan’a bağlanıyor. Arada da Afganistan ile bir sınır şeridi bulunuyor.
İşte Afganistan sınırındaki bu konumu nedeniyle, Taliban’a karşı savaştan bu yana Çin’in gözünde önemi arttı. Çünkü Çin rejimi bu sayede Uygurlar’ın bağımsızlık hareketine karşı açtığı savaşa uluslararası alanda mazeret bulmuş oldu. Doğu Türkistan İslami Hareketi gibi sürgündeki gruplar terör örgütü ilan edildi.
Bu ortamda Uygur kültürünü ve dinini öne çıkaranların Pekin yönetimi gözünde ‘ayrılıkçılık’ ya da teröristlikle damgalanması eğilimi doğdu. Çin İnsan Hakları Örgütü’nden Nicolas Becquelin, 11 Eylül saldırılarından bu yana Çin’in Uygur kültürünü bastırmaya çalıştığını, tarihçilerin, pop şarkıcılarının yakından gözlendiğini hatta kitapların yakıldığını belirtiyor ve devlet kontrolü dışında hiçbir kültürel ya da dini aktiviteye izin verilmediğini belirtiyor.
Uygurlar’ın çoğu şehirlerinde yaşanan değişimden de şikayetçiler. Giderek daha fazla Han-Çinli’nin bölgeye yerleştiğini, inşa edilen gökdelenler, otoyollar, alışveriş merkezleri ve parayla kültürlerinin ve şehirlerinin yok edildiğini düşünüyorlar.