Saklı cümleler, kalbin içinde açılmamış kapılar gibidir. Bazı kapıların ardında yanan ormanlar vardır… Bazılarında bahar gelmiş çayırlar. Söylenmeyen her kelime, bir ihtimalin eşiğinde bekler. Ve biz, o kapıları açmaya cesaret ettiğimizde, ya yanarız… ya yeniden çiçek açarız.
Susturduğum şey, içimdeki istasyonda harekete hazır bir seferdi.
En büyük yanlış, acını süsleyip sunmaktır.
Çünkü acı, süslendiğinde anlaşılmaz; sadece alkışlanır.
İçimizde susturduklarımız, kalbimizin raflarında ağır bir kitap gibi bekler kapağı açılıp okunana kadar.
Saklı cümleler, kalbin içinde açılmamış kapılar gibidir.
Bazı kapıların ardında yanan ormanlar vardır…
Bazılarında bahar gelmiş çayırlar.
Söylenmeyen her kelime, bir ihtimalin eşiğinde bekler.
Ve biz, o kapıları açmaya cesaret ettiğimizde,
ya yanarız…
ya yeniden çiçek açarız.
Her acı, insanın kendi kendine yazdığı en dürüst vasiyettir.
İçsel imar, kalbin kendi kendine açtığı bir kurtuluş ihalesidir.
SÜKUT
Serdar Öztop yorumu
?si=xlyO6yPStBMkB5i5
En Son İçimde Susturduğum postalanmamış bir mektubun son satırlarıydı.
Saklı cümleler, ruhun kendi kendine tuttuğu günlüktür.
Kalanların Ardından...
Sinem Hondoroğlu yorumuyla günbatımı melodisi
?si=dBDC1GyzJKBunRKE