Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Esin Güler
Esin Güler

Müziğin sesini duymayanlar, dans edenleri deli sanırlar. -Nietzsche

  • yaşamak09.05.2024 - 15:13

    Düşüncemce, çoğu insan yaşamak ve var olmak arasındaki farkı kavrayamıyor. Çünkü eğer kavrayabilselerdi, içlerini panik duygusu kaplardı ama insanlar dinin içlerini "ferahlatmasına" izin veriyorlar. Dinlerin insanları sadece var olmaya teşvik ettiğini düşünüyorum. Bir kitap kuralları takip et, kendini öldürme, şükret, zamanını "boşa" harcama, sadece var ol. Halbuki bunlar insana yarayan şeyler değildir. İnsan denen varlığın zamanını "boşa" harcamaya ihtiyacı vardır. Yavaş olmaya ama aynı zamanda hızlı olmaya ihtiyacı var. Yürümeye bazen koşmaya bazense öylece durmaya... İnsan dediğin susmalı, dinlemeli, bağırmalı, sorgulamalı, hissetmeli. Dinler bazen bunlara engel oluyor, diğer bir yaşamı vaat ederek. İnsanoğlu böylelikle elindekinin değerini bilemiyor, bu yaşam denen şeyin ne kadar eşsiz ve yerinin doldurulamaz olduğunu bilmiyor. Çünkü böylesi daha kolay geliyor ya da din gözlerine perde örmüş oluyor. Din var olmayı emreder, benim savaşım yaşamakta. Herkes farklı yaşamalı ama yaşamanın felsefesinde belli kurallar olduğu da doğrudur. Mesela zamanının kısıtlı olduğunu bilip hızlı yaşamalısın ama elindekileri kaybetmeyecek kadar da yavaş olmalısın. Bazen ise devam edebilmek için durmalısın ve zamanı da kendinle birlikte durdurabilmelisin. Yalnız yaşamalısın ama her zaman sana eşlik eden bir şeylerin olmalı. Yüreğini bir sırt çantasına koyup her yerde onunla birlikte olmalısın. Tabii ki de zamanı da sırt çantana sığdırabilmelisin. Eğer sığmıyorsa tüm bunlar, diğer yüklerinden bazılarını yavaş yavaş boşaltmalısın. Mesela her şeyi hissetmelisin, düşüp acısını hissetmelisin, soyunup rüzgarı ve denizi hissetmelisin, yiyip boğazında hissetmelisin. Erişebildiğin her şeye dokunmalısın. Ağzına alabildiğin her şeyi yemelisin ama zaman "kaybetmemelisin". Tenini sivrisineklere açmalısın, kanını boşaltmaları için. Arı kovanına eline sokmalısın, her açıdan iğnelerini sokabilmeleri için. Bir ayının karşısına çıkıp ninni mırıldanabilmelisin, vahşetin sesini bastırmak için. Yüksek bir kayalık bulup atmalısın kendini, uçurumun kenarından, çimenlerin seni tutacağına güvenerek. Var olmamak için her şeyi yapmalısın, çünkü var olduğun vakit tüm vücudun şişecek ve tüm vücut boşlukların yaşamın kendisi tarafından tıkanacak ve sen ne olduğunu dahi anlamadan boğulacaksın.