Zamanın içinde olmaktan çok dışında olmak isterdim sadece bilinmek değil bilmekte isterdim Şu garip benliğimi alıp dünyadan gitmek ve siz insanlar sizleri çok uzaklardan sizden sizi habersiz izlemek isterdim zaman deyince zamansız olur her şey o zaman zaman içinde zamanın anlamını kavramak isterdim bilmek isterdim çocukken habersiz dalından kopardığım meyvenın tadını bilmek isterdim ölümün dağ deviren acısını ölmeden ölümü devirmek isterdim sevdiklerim ölmeden çicekler ilk baharda açarmış sonbahar hiç gelmesin isterdim kışın yağan kar yaz ortasında yağsın ne çocuklar üzülsün nede deniz soğusun dört mevsim mavilikler altında orada o ıssız ormanın kuytusunda bir ben birde benden içerde başka ben yo hayır olmasın başkası zira başkası zulüm saçar benim bana ait olan çehreme ve ben bensizde mutluyken sen sensiz mutlu olabilecekmisin.
çok yorulduk çook ama en çok yorulan o çook zaman hayat sillesini suratımıza indirdi çoğu zamanda bizler hayattan tat almasını bilemedik ve ilk sığınağımız olan annemize sığındık her şartta ve her durumda bizleri kabul eden bir limanımızın olması ne kadar güzel annem bir melektir demem zira melekler bile onun şefkatine gıpta eder annem merhamet timsali her zaman bizi önceliyen hayatından dahi çok bizlere değer veren muazzam ötesi bir şey ama adını koyamam annem iyiki varsın anne nedir ne dilimde dönen kelimeler yeter anlatmaya nede tuşlara basan parmaklarımın gücü yeter yazmaya ANNE ne demek söyleyemem ama dünyadaki en muazzam kelimedir ANNE
hayat doğumla başlayıp ölümle biten yada doğum ile ölüm arasında geçen basit bir kavram yada yaşayış değildir hayat insan oglunun en zayıf muhtaç hali ile başlayan tamamı ile anne babasına muhtaç olan bebeklik ile başlar ve buna karşın ilk biz anne babalara karşı başkaldırırız insan oğlu nankörlükler silsilesinin başını çeken bir canlı türüdür buna karşın dünyayı şekillendirecek tek akıl insan evladına mahsus olan bilinçtir çoğu zaman bilinçli olarak dünyamıza en büyük kötülüğü de yapan biz insanlarız bu bir insan olarak benim kendime bir özeleştirimdir sonuç olarak bu dünya hiçbirimize kalmayacak ve sırası gelen ölüm denen acı şerbetin tadına bakacak dünyamız hızla sonunu hazırlayan biz insanların sonunu hazırlamaktadır zira sonunu hazırladığımız bu dünyanın henüz bir alternatifini bulmış değiliz marsta hayat varmı bilinmez ama dünyada biz insanlar olmadan önce muazzam bir HAYAT vardı.
şiir ince ruhların işidir kalpten akla damıtılmış gökyüzü kadar mavi su kadar berrak fırtınalı bir günde sığınılan liman canı sıkılan hayattan tat alamayan nicelerinin tek sığınağı bazıları için bir anlam ifade etmez bazıları için hayat felsefesidir şiir ruhumun ızdırabını dindirem kalbimin yaralarını saran bana annem kadar şefkat gösteren babam kadar düşkün olan anlatmal isteyipte anlatamadığım söylemek için çırpınıpta dilim lal olmasına vesile olan ilk aşkım ilk aşkım işte o şiir ve gönlüme taht kurmuş nice şair
İnsan dünyaya atılmış bir varlıktır Neden sonra sorgulamaya başladı İstemeden atıldığı karanlık odalarda İsteksizce yaşamak dururken bir köşede sarıldı hayata dört elle İnsan nedir bilmiyorum ama ne değildir galiba biliyorum.
ölüm ölene bayram bayramda sevinmek var
oh ne güzel bayramda tahta ata binmek var
Zamanın içinde olmaktan çok dışında olmak isterdim sadece bilinmek değil bilmekte isterdim
Şu garip benliğimi alıp dünyadan gitmek ve siz insanlar sizleri çok uzaklardan sizden sizi habersiz izlemek isterdim
zaman deyince zamansız olur her şey o zaman zaman içinde zamanın anlamını kavramak isterdim
bilmek isterdim çocukken habersiz dalından kopardığım meyvenın tadını
bilmek isterdim ölümün dağ deviren acısını ölmeden ölümü devirmek isterdim sevdiklerim ölmeden
çicekler ilk baharda açarmış sonbahar hiç gelmesin isterdim
kışın yağan kar yaz ortasında yağsın ne çocuklar üzülsün nede deniz soğusun
dört mevsim mavilikler altında orada o ıssız ormanın kuytusunda bir ben birde benden içerde başka ben
yo hayır olmasın başkası zira başkası zulüm saçar benim bana ait olan çehreme ve ben bensizde mutluyken sen sensiz mutlu olabilecekmisin.
çok yorulduk çook ama en çok yorulan o
çook zaman hayat sillesini suratımıza indirdi
çoğu zamanda bizler hayattan tat almasını bilemedik ve ilk sığınağımız olan annemize sığındık
her şartta ve her durumda bizleri kabul eden bir limanımızın olması ne kadar güzel
annem bir melektir demem zira melekler bile onun şefkatine gıpta eder
annem merhamet timsali her zaman bizi önceliyen
hayatından dahi çok bizlere değer veren muazzam ötesi bir şey ama adını koyamam
annem iyiki varsın
anne nedir ne dilimde dönen kelimeler yeter anlatmaya nede tuşlara basan parmaklarımın gücü yeter yazmaya ANNE ne demek söyleyemem ama dünyadaki en muazzam kelimedir ANNE
hayat doğumla başlayıp ölümle biten yada doğum ile ölüm arasında geçen basit bir kavram yada yaşayış değildir
hayat insan oglunun en zayıf muhtaç hali ile başlayan tamamı ile anne babasına muhtaç olan bebeklik ile başlar ve buna karşın ilk biz anne babalara karşı başkaldırırız
insan oğlu nankörlükler silsilesinin başını çeken bir canlı türüdür
buna karşın dünyayı şekillendirecek tek akıl insan evladına mahsus olan bilinçtir
çoğu zaman bilinçli olarak dünyamıza en büyük kötülüğü de yapan biz insanlarız
bu bir insan olarak benim kendime bir özeleştirimdir
sonuç olarak bu dünya hiçbirimize kalmayacak ve sırası gelen ölüm denen acı şerbetin tadına bakacak
dünyamız hızla sonunu hazırlayan biz insanların sonunu hazırlamaktadır
zira sonunu hazırladığımız bu dünyanın henüz bir alternatifini bulmış değiliz
marsta hayat varmı bilinmez ama dünyada biz insanlar olmadan önce muazzam bir HAYAT vardı.
şiir ince ruhların işidir
kalpten akla damıtılmış
gökyüzü kadar mavi su kadar berrak
fırtınalı bir günde sığınılan liman
canı sıkılan hayattan tat alamayan nicelerinin tek sığınağı
bazıları için bir anlam ifade etmez
bazıları için hayat felsefesidir şiir
ruhumun ızdırabını dindirem
kalbimin yaralarını saran
bana annem kadar şefkat gösteren
babam kadar düşkün olan
anlatmal isteyipte anlatamadığım
söylemek için çırpınıpta dilim lal olmasına vesile olan ilk aşkım
ilk aşkım işte o şiir ve gönlüme taht kurmuş nice şair
İnsan dünyaya atılmış bir varlıktır
Neden sonra sorgulamaya başladı
İstemeden atıldığı karanlık odalarda
İsteksizce yaşamak dururken bir köşede sarıldı hayata dört elle
İnsan nedir bilmiyorum ama ne değildir galiba biliyorum.