Raki devrilmis masalarda yoklugun Veya benden önce kalkip gitmisligin Gece boyu dolandigim barlarda Sarhoslara tekrarladigim adin Balikçi kahvesinde, çorbacida, kenarlarda
zeki demirkubuz imzalı iki filmde oynadıktan sonra keşfedildi bence,itiraf ve 3.sayfa da iki başrolü vardı..zeki'nin sineması oyunculuğuna çok şey kattı.yasakçı bir anlayışa sahip olmaması da aranılan aktris yaptı onu...ama ben ilk olarak aşk ve gurur dizisinde nejat işler le oynarken tanımıştım..daha sonra tekrar nejat la,benim çok sevdiğim türk filmlerinden mustafa hakkında herşey de oynadı ve filmografisini geliştirdi.
Ben rock'n roll işine kurtulmek için girdim. Bu kendimi iyi hissetmemi sağladı. Lisedeki günlerimden birini anımsıyorum... Güzel bir bahar günüydü, camdan dışarı bakıyordum ve şunu farkettim; Eğer avukat olursam, bütün gün rahatsız bir şekilde oturacak, suratımda garip, yalak bir gülümseme, boynumda kızarıklık yapan sıkı bir kravat olacak, nefret ettiğim insanlarla konuşacaktım. Müzisyen olursam bunların hiç biri olmayacaktı. Bende istediğim yolda gittim ve özgürüm.
Eğer bir şarkının içinde iğrençlik yoksa, söylemeye bile değmez.
Rock'n 'roll'cu olmak için harika bir yöntem keşfetmiştim. Önce beni ebeveynlerimin giydirmesini kestim, sonrada duygusuz bir orospu çocuğu gibi davranmaya başladım.
İlke olarak s..'imin doğrultusunda giderim. Özgürlüğümü son noktaya kadar zorlarım. Ama aileme ve dostlarıma karşı yumusağımdır. Buna rağmen başkalarına kimi zaman piçlik ederim. Kendileri için çalıştığım insanlar dostlarım değildir. Buna rağmen dinleyicilerim farklıdır, neyim varsa onlara veriyorum. Ben rock'n roll içindeyim. Rock' n roll, alayı günlük yaşamın parçası gibi taşır... Aşağılayacak çok şey var ve ben bunu seviyorum.
İyi yoldaysam gidebildiğim kadar hız yaparım. Kafamı yorarım, düşünmeden edemem... Ne kadar çok düşünürsem okadar gereksinmem çıkar. Bana heyacan veren bir kitaptaki düşüncedir ya da daha önce hiç yapmadığım bir şeyi ve hiç görmediğim bir yere gitmektir. Oraya gerçekten gidip, oralı olacak mıyım? .. Tıpkı bu biçimde haritayı açıp, bir yeri örneğin İtalya'yı işaretlerim. Ardından şöyle bir düşünürüm, 'Evet, işte burası geldiğim yer' ya da 'İşte benim yerim'... Ve bir süre sonra kendimi oraya doğru yolda bulurum.
Rock'n roll'un içindeyim. Rock'n rol, sınırlanmıştır. Rock'n roll'u sınırlayan; insanların ona bakışıdır. Dışa ve öteye nasıl zorlanabileceğini görmüyorlar. Oysa herşeyi ve daha çoğunu kapsayabilir. Aynı ufak kırıntılara ve parçalara çekip indiriliyor her daim. Başladığımda müziğimi bu Allahın belası rock'nroll seyircisine sunuyordum. Rock'n roll'un nasıl olması gerektiği konusunda tek düşünceye sahiptiler. Chicago ile biten düşünceye. Beni dinlediler ve lanet ettiler, 'Bu Nedir! ' diye haykıdılar. Yani bir hayli şikayetçiydiler. İşte o zaman onlara birşeylar fırlatmak zorunda kaldım ve bu her bişeyi başlattı. Onların orada öylece oturmalarına izin veremezdim, bu çok önemliydi işte.
Ben çocukken Rolling Stones müziğine bayılırdım... Özellikle de gitarlı bölümlere. Müzik hakkında en yararlı bilgileri onların albüm kapaklarında yeralan şarkı sözlerini inceleyerek ögrendim. Benim ilahım da Keith Richards'dı. Çünkü o hep tutarlı oldu. Böyle pek insan bulamazsınız. Ayrıca solo albümleri Rolling Stones'ın diğer elemanlarınınkinden daha iyidir. Rolling Stones çuvalla para kazanan bir topluluk olarak görülebilir ama Keith Richards'ın o işlerin dışında olduğunu anlamak zor değildir.
Yaşın ilerlemeye başladığında gençken geçirdiğin zamanın ne müthiş olduğunu anlamaya başlarsın. Bu bana sık sık olur. Gençken daha mutlusundur. Yeni çalışmaları beğenmez olursun, eskilerin havasını taşımadığını düşünürsün.....iggy pop
yarın adanaya gidilecek..4.30 da...
'bu dünya bana göre değildi
'ben bu dünyaya göre değildim..
öbür cuma yeni filmi vizyona giriyor__Ayın Karanlık Yüzü...bakalım aliye de ki düz performansından sonra filler ve çimen ei yakalayabilecek mi? ...
şimdilerde ise 24.istanbul film festivalinin konukları arasında..
Bilerek mi yanina
almadin giderken
basinin yastikta
biraktigi
cukuru
Guveniyordum
oysa ben sevgimize
vapur iskelesi
ya da tren istasyonundaki
saatin dogrulugu kadar
Beni senin gibi
bir de annem terketmisti
ki gobegimde durur
onun yoklugundan
bana kalan
cukur
.
Sunay Akin
.
Pencereden baktigimda görüyorum
Senin yüzün incir yapraginda
Senin ürkekligin duvar üstünde yürüyen
Bir kedinin kivrakliginda
Aynada dururken görüyorum
Kirmizi öpüsün sol yanagimda
Disimi firçalarken senin agzin
Serin sularin berrakliginda
Raki devrilmis masalarda yoklugun
Veya benden önce kalkip gitmisligin
Gece boyu dolandigim barlarda
Sarhoslara tekrarladigim adin
Balikçi kahvesinde, çorbacida, kenarlarda
Dökülmek istemiyorum hayir! ..
Çingene çiçekçiler habire yaltaklandiginda
Bilmedigim sorularin açtigi çukuru
Yalanlarla doldurmak istemiyorum
Seni kaybettim galiba
Iki tasin arasinda kaldim
Bu, benim hatam degildi
Seni ben çook geç tanidim
Derin acilar bahçivani
Yüregime ne ektin böyle...
Ask korkagini bagislar mi?
Söyle...
Aramak ne kötü herkeste seni
Her gözde bulup yanilmak seni
Ah turuncu rüyalar güzeli
Hem kendini yok ettin
Hem beni
Baska ne acitabilir içimi
Yasim kirki devirmisken
Seni böyle patavatsizca sevmisken
Ve, tam aynayi günese çevirmisken
Baska ne...
Seni vefasiz asklara birakiyorum
Yüzümü kirilan bardaklarda ara
Düsünme ben ne olurum
Sanirim bi daha onarilmaz
Incinen gururum
zeki demirkubuz imzalı iki filmde oynadıktan sonra keşfedildi bence,itiraf ve 3.sayfa da iki başrolü vardı..zeki'nin sineması oyunculuğuna çok şey kattı.yasakçı bir anlayışa sahip olmaması da aranılan aktris yaptı onu...ama ben ilk olarak aşk ve gurur dizisinde nejat işler le oynarken tanımıştım..daha sonra tekrar nejat la,benim çok sevdiğim türk filmlerinden mustafa hakkında herşey de oynadı ve filmografisini geliştirdi.
Oryantalizm, 19. yüzyılda Doğu'nun cinselliğinin imgesel işgaliydi. Bugün işgal, sado-mazo aşamasına ulaştı...
Ben rock'n roll işine kurtulmek için girdim. Bu kendimi iyi hissetmemi sağladı. Lisedeki günlerimden birini anımsıyorum... Güzel bir bahar günüydü, camdan dışarı bakıyordum ve şunu farkettim; Eğer avukat olursam, bütün gün rahatsız bir şekilde oturacak, suratımda garip, yalak bir gülümseme, boynumda kızarıklık yapan sıkı bir kravat olacak, nefret ettiğim insanlarla konuşacaktım. Müzisyen olursam bunların hiç biri olmayacaktı. Bende istediğim yolda gittim ve özgürüm.
Eğer bir şarkının içinde iğrençlik yoksa, söylemeye bile değmez.
Rock'n 'roll'cu olmak için harika bir yöntem keşfetmiştim. Önce beni ebeveynlerimin giydirmesini kestim, sonrada duygusuz bir orospu çocuğu gibi davranmaya başladım.
İlke olarak s..'imin doğrultusunda giderim. Özgürlüğümü son noktaya kadar zorlarım. Ama aileme ve dostlarıma karşı yumusağımdır. Buna rağmen başkalarına kimi zaman piçlik ederim. Kendileri için çalıştığım insanlar dostlarım değildir. Buna rağmen dinleyicilerim farklıdır, neyim varsa onlara veriyorum. Ben rock'n roll içindeyim. Rock' n roll, alayı günlük yaşamın parçası gibi taşır... Aşağılayacak çok şey var ve ben bunu seviyorum.
İyi yoldaysam gidebildiğim kadar hız yaparım. Kafamı yorarım, düşünmeden edemem... Ne kadar çok düşünürsem okadar gereksinmem çıkar. Bana heyacan veren bir kitaptaki düşüncedir ya da daha önce hiç yapmadığım bir şeyi ve hiç görmediğim bir yere gitmektir. Oraya gerçekten gidip, oralı olacak mıyım? .. Tıpkı bu biçimde haritayı açıp, bir yeri örneğin İtalya'yı işaretlerim. Ardından şöyle bir düşünürüm, 'Evet, işte burası geldiğim yer' ya da 'İşte benim yerim'... Ve bir süre sonra kendimi oraya doğru yolda bulurum.
Rock'n roll'un içindeyim. Rock'n rol, sınırlanmıştır. Rock'n roll'u sınırlayan; insanların ona bakışıdır. Dışa ve öteye nasıl zorlanabileceğini görmüyorlar. Oysa herşeyi ve daha çoğunu kapsayabilir. Aynı ufak kırıntılara ve parçalara çekip indiriliyor her daim. Başladığımda müziğimi bu Allahın belası rock'nroll seyircisine sunuyordum. Rock'n roll'un nasıl olması gerektiği konusunda tek düşünceye sahiptiler. Chicago ile biten düşünceye. Beni dinlediler ve lanet ettiler, 'Bu Nedir! ' diye haykıdılar. Yani bir hayli şikayetçiydiler. İşte o zaman onlara birşeylar fırlatmak zorunda kaldım ve bu her bişeyi başlattı. Onların orada öylece oturmalarına izin veremezdim, bu çok önemliydi işte.
Ben çocukken Rolling Stones müziğine bayılırdım... Özellikle de gitarlı bölümlere. Müzik hakkında en yararlı bilgileri onların albüm kapaklarında yeralan şarkı sözlerini inceleyerek ögrendim. Benim ilahım da Keith Richards'dı. Çünkü o hep tutarlı oldu. Böyle pek insan bulamazsınız. Ayrıca solo albümleri Rolling Stones'ın diğer elemanlarınınkinden daha iyidir. Rolling Stones çuvalla para kazanan bir topluluk olarak görülebilir ama Keith Richards'ın o işlerin dışında olduğunu anlamak zor değildir.
Yaşın ilerlemeye başladığında gençken geçirdiğin zamanın ne müthiş olduğunu anlamaya başlarsın. Bu bana sık sık olur. Gençken daha mutlusundur. Yeni çalışmaları beğenmez olursun, eskilerin havasını taşımadığını düşünürsün.....iggy pop
sonuçta..
aile olarak,,
filmlerde de,hayatta da
paylaşabileceğimiz hiçbişey yoktu...
olamazdı da...
olmadı da zaten..