ECE ÜNER'den Ana Muhalefet'e DERS! Çocuk İstismarcısı Namussuzların Utanmaz Yandaşlarına Ece Üner'den TOKAT gibi AYAR!
Tv100 haber spikeri Ece Üner, Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’yi henüz 6 yaşındayken 29 yaşındaki müridi Kadir İstekli ile dini nikahla evlendirdiği iddiasına ilişkin davanın ilk duruşmasında adliye önünde toplanan gruba heber saatinde tepki gösterdi: UTANMIYORLAR!
İsmailağa cemaatine bağlı hiranur vakfının kurucusu yusuf ziya gümüşel’in kızı H.K.G.’nin 6 yaşında zorla evlendirilmesi ve sistematik cinsel istismara maruz bırakılmasına yönelik davanın ilk duruşması, dün Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.
Dava öncesi adliye önünde farklı gruplar toplandı. Bir grup Yusuf Ziya Gümüşel’e "iftira atıldığını ve Gümüşel’in masum olduğunu" savundu.
'UTANMIYORLAR' Ece Üner yaşananlara tv100 Ana Haber’de tepki gösterdi. “Utanmadılar, utanmıyorlar” diyen Ece Üner, şunları söyledi: “Yüzlerce sarıklı, cübbeli, şalvarlı istismarcılara destek için toplandı. Tekbir getirdi, tehdit etti, gözdağı verdi. Çoğunuz sordunuz nasıl olur ki dediniz. 6 yaşındaki bir çocuğun istismarında sanığı koruyanlar nasıl bu kadarına cüret eder. Bu neyin pişkinliği? Utanmıyorlar mı? diye sordunuz. Cevap verelim: Utanmıyorlar çünkü oy uğruna gerici yobazlığa şirin görünmek isteyenler olduğu için utanmıyorlar. Tarikatlarla mücadele edeceğiz diye haykıran olmadığı için utanmıyorlar. 'Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En hakiki tarikat medeniyettir' diye hatırlatan olmayınca utanmıyorlar. Aydınlık ve karanlık arasında bir seçim yapılmadığı için utanmıyorlar. Kadın ve aileden sorumlu devlet bakanlığının adı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak değiştirilip kadının adı devletten de silindiğinden beri utanmıyorlar. Haklının suçlanıp, arsızın güçlendiği bir iklimde utanıyorlar. 'Bir kereden bir şey olmaz' deyiverip utanmıyorlar....” (KAYNAK: Cumhuriyet Gazetesi)
aGa diyor ki: İktidar, bu yobazlari oy deposu olarak gördüğü icin ses çıkarmıyor, hatta büyük olasılıkla kıs kıs gülüyordur. İyi de muhalefet nerede, özellikle de Laik Cumhuriyetin kurucusu CHP n-e-r-e-d-e?
YALNIZLIK Yalnızlık çınlamaz asla sözsüz bir çukur gibi söyler ve kalır havada.
Yalnızlık kof buğday. Yalnızlık ak portakal. Suskun mimarisini yapan ölü bir mimar. Yalnızlık! İnanırız henüz bir belirtisi olmadığına. Ama işte dikenlerin burcunda. Yalnızlık!
Sancılı bir taş, gömülür gider dipsiz bir geçitte, müziksiz bir tek harfle.
Yalnızlık çınlamaz asla.
FELIX PITA RODRIGUEZ* (Çeviri: Adnan Özer)
* Félix Pita Rodriguez (1909-1990) Kübalı gazeteci, şair ve edebiyat eleştirmeni. Aktif bir komünist olan sanatçı, İspanya İç Savaşı sırasında Anti-Faşist Komite'nin kurulmasına öncülük etti. Pablo Neruda'nın yakın dostu idi.
DIKKAT: TİKTOK TEHLİKESİ BÜYÜYOR ! ".......... Seks işçiliğine giden yolu açan "tiktok" tuzağında, çocuk yaşta genç kızlar, evli barklı kadınlar burada para karşılığı türlü rezilliği yapıyorlar. Çocuklar odalarına kapanıp burada para karşılığı soyunuyorlar. Her türlü sapıklığa açık bir ortam.
Türlü tehlikesi var. Bir yandan bedenleri üzerinden para kazanmayı öğreniyorlar. Diğer yandan şantaja açık hale geliyorlar. Seks ticareti yapanların ellerine düşmeleri çok kolay hale geliyor.
(.....)
Ekonomik koşulların giderek zorlaşması, sosyal sınıflar arası uçurumun giderek genişlemesi, fakirliğin ve fırsat eşitsizliğinin bir kabuk gibi toplumun üzerini kaplaması sonucu muhafazakar bir iktidar döneminde muhafaza edecek hiçbir şeyimiz kalmayacak gibi görünüyor.
Yapabileceğimiz tek şey kendi çocuklarımıza kendimiz sahip çıkacağız.
Çünkü artık anladık ki, siyasi söylem olarak muhafazakarlık gerçek değerlerimizin değil başka şeylerin muhafaza edilmesi demekmiş.
Canan hanım, haklısınız...
Bilinç altı programlanması diyorum ben o duruma... O kadar yani :))
Bu arada, Magusa Limanı'nı hüzünle dinledim. "Bıçak yarası" gibi etkileyiciydi. Tşk paylaşım için.
Yasemin hanım,
Şiirler olsun, kıssa olsun elektrik yüklüydü yine... Tşk :))
Günaydın Mekan,
Canan hanım,
Yasemin hanım...
Gün hepimizin olsun :))
Yeter ki boş kalmasın kadehler, yine bulunur içmek için bir sebep... Bize bahane mi yok? Bugün de "dağlar denize paralel" deyip içeriz.
Fıkra bu ya, Fatih Terim bir akıl hastanesini dolaşırken, hastanın teki arkasından sessizce sokulup ensesine okkalı bir tokat yapıştırmış.
Fatih Terim can acısıyla dönmüş ve sırıtarak bakan hastaya, “Bana bak" demiş, "ben kimim biliyor musun?"
"Kimsin?"
"Ben Avrupa'yı dize getiren antrenörüm; namım imparatordur benim!"
Hasta sırıtmayı sürdürüp, “Dikkat et" demiş, "ben de böyle diyordum, alıp buraya getirdiler.”
DÜNYA LİDERİ?
İsveç ’te Paludan denen ırkçı faşistin Kur’an yakmasından birkaç gün sonra bir grup “Tevrat’ı yakacağını” ilan etti.
Ancak, Israil hükümeti hemen devreye girdi ve İsveç’i bu eylemi engellemesi için in uyardı.
Kur’an yakılması olayına “fikir özgürlüğü” diyen İsveç, İsrail’in tepkisi üzerine Tevrat yakma eylemini hemen yasakladı. (Haberler)
aGa soruyor:
Dünya lideri?
ECE ÜNER'den Ana Muhalefet'e DERS!
Çocuk İstismarcısı Namussuzların Utanmaz Yandaşlarına Ece Üner'den TOKAT gibi AYAR!
Tv100 haber spikeri Ece Üner, Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’yi henüz 6 yaşındayken 29 yaşındaki müridi Kadir İstekli ile dini nikahla evlendirdiği iddiasına ilişkin davanın ilk duruşmasında adliye önünde toplanan gruba heber saatinde tepki gösterdi: UTANMIYORLAR!
İsmailağa cemaatine bağlı hiranur vakfının kurucusu yusuf ziya gümüşel’in kızı H.K.G.’nin 6 yaşında zorla evlendirilmesi ve sistematik cinsel istismara maruz bırakılmasına yönelik davanın ilk duruşması, dün Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.
Dava öncesi adliye önünde farklı gruplar toplandı. Bir grup Yusuf Ziya Gümüşel’e "iftira atıldığını ve Gümüşel’in masum olduğunu" savundu.
'UTANMIYORLAR'
Ece Üner yaşananlara tv100 Ana Haber’de tepki gösterdi. “Utanmadılar, utanmıyorlar” diyen Ece Üner, şunları söyledi:
“Yüzlerce sarıklı, cübbeli, şalvarlı istismarcılara destek için toplandı. Tekbir getirdi, tehdit etti, gözdağı verdi. Çoğunuz sordunuz nasıl olur ki dediniz. 6 yaşındaki bir çocuğun istismarında sanığı koruyanlar nasıl bu kadarına cüret eder. Bu neyin pişkinliği? Utanmıyorlar mı? diye sordunuz. Cevap verelim: Utanmıyorlar çünkü oy uğruna gerici yobazlığa şirin görünmek isteyenler olduğu için utanmıyorlar. Tarikatlarla mücadele edeceğiz diye haykıran olmadığı için utanmıyorlar. 'Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En hakiki tarikat medeniyettir' diye hatırlatan olmayınca utanmıyorlar. Aydınlık ve karanlık arasında bir seçim yapılmadığı için utanmıyorlar. Kadın ve aileden sorumlu devlet bakanlığının adı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak değiştirilip kadının adı devletten de silindiğinden beri utanmıyorlar. Haklının suçlanıp, arsızın güçlendiği bir iklimde utanıyorlar. 'Bir kereden bir şey olmaz' deyiverip utanmıyorlar....” (KAYNAK: Cumhuriyet Gazetesi)
aGa diyor ki:
İktidar, bu yobazlari oy deposu olarak gördüğü icin ses çıkarmıyor, hatta büyük olasılıkla kıs kıs gülüyordur. İyi de muhalefet nerede, özellikle de Laik Cumhuriyetin kurucusu CHP n-e-r-e-d-e?
YALNIZLIK
Yalnızlık çınlamaz asla
sözsüz bir çukur gibi
söyler ve kalır havada.
Yalnızlık kof buğday.
Yalnızlık ak portakal.
Suskun mimarisini yapan
ölü bir mimar.
Yalnızlık!
İnanırız henüz
bir belirtisi olmadığına.
Ama işte dikenlerin burcunda.
Yalnızlık!
Sancılı bir taş, gömülür gider
dipsiz bir geçitte,
müziksiz bir tek harfle.
Yalnızlık çınlamaz asla.
FELIX PITA RODRIGUEZ*
(Çeviri: Adnan Özer)
* Félix Pita Rodriguez (1909-1990)
Kübalı gazeteci, şair ve edebiyat eleştirmeni. Aktif bir komünist olan sanatçı, İspanya İç Savaşı sırasında Anti-Faşist Komite'nin kurulmasına öncülük etti. Pablo Neruda'nın yakın dostu idi.
DIKKAT: TİKTOK TEHLİKESİ BÜYÜYOR !
"..........
Seks işçiliğine giden yolu açan "tiktok" tuzağında, çocuk yaşta genç kızlar, evli barklı kadınlar burada para karşılığı türlü rezilliği yapıyorlar. Çocuklar odalarına kapanıp burada para karşılığı soyunuyorlar. Her türlü sapıklığa açık bir ortam.
Türlü tehlikesi var.
Bir yandan bedenleri üzerinden para kazanmayı öğreniyorlar. Diğer yandan şantaja açık hale geliyorlar. Seks ticareti yapanların ellerine düşmeleri çok kolay hale geliyor.
(.....)
Ekonomik koşulların giderek zorlaşması, sosyal sınıflar arası uçurumun giderek genişlemesi, fakirliğin ve fırsat eşitsizliğinin bir kabuk gibi toplumun üzerini kaplaması sonucu muhafazakar bir iktidar döneminde muhafaza edecek hiçbir şeyimiz kalmayacak gibi görünüyor.
Yapabileceğimiz tek şey kendi çocuklarımıza kendimiz sahip çıkacağız.
Çünkü artık anladık ki, siyasi söylem olarak muhafazakarlık gerçek değerlerimizin değil başka şeylerin muhafaza edilmesi demekmiş.
Gerçek değerleri korumak başa düşüyor."
ALINTI: Fatih ALTAYLI