Geceye dokun gözlerinle sayha sayha, yıkılır mı istinad duvarları gökyüzünün. Yıkılır karanlıklar sabaha. Ya o bir sıkımlık dünyaların görünmez duvarları, onlar da yıkılır mı? Aslı Birer
İçinde bir yerlerde bilmediğin ormanlar var. Hayata tutunmanı sağlayan ırmaklara giden yolların, Keşfedilmemiş kıtalarında seni bekliyor belki de kendin! Aslı Birer
Materyalizmi dillerine dolayıp ondan sonra da neymiş efendim yabancı filozofları güncelliyor muşuz. İnsan önce neyi savunduğunu bilmeli bence.
Materyalizmin tarihi Antik Yunan'a uzanmaktadır. Kurucuları arasında Demokritos, Empedokles ve Leukippos gösterilir. Bu düşünürlerin kurduğu ''Atom Felsefesi''
İnsan kombin yapacak kadar ustaysa neyi neyle harmanladığını da bilir değil mi? Birilerine sürekli giydirmek abesle iştigaldir bence de. Erdem ise yetkinlikleri kıskançlık ve egolara teslim etmeden kabul etmektir. Diplomaları boş laflarla boşa çıkarınca etkinliğini kaybetmiyor. O yetkinliği almak için altı yılınızı feda ederken insanlığınızı da kaybetmiyorsunuz efendim. Yaş’ a gelince ; aklın yaşla hiçbir alakası yok! Ataerkil bir anlayışla, özellikle de kadınların aşağılanmasını asla kabul edemem kim için olursa olsun. İki lafın başı ahlaktan bahsedecek ne yetkiye ne de yetkinliğe sahip değilken. Bu pervasızca söylemlerin bir dayanağı yok ise herkes hakkını farklı mecralarda da delil ve ispatıyla arayabilir! Bu da unutulmasın. Kadınlar da fikir sahibi ve yazmak özgürlüğüne sahiptir. Erdem ve ahlak felsefesini her daim savunurum ama bunu birilerinin üzerinden yapmam. Yapanı da affetmem! Herkes birilerini hedef gösterirken bütün bunları göze alsın ve düşünsünler isterim. Hiçbir kadın buraya, kendisine “ahlaksız” yakıştırması yapılsın diye gelmiyor. Zira bu ahlaksızlık her ne ise ispatını da istemek hakkı doğar.
Mistik şiirlerde hayat bulup, materyalist bir pencereden bakmanın içinde bulunduğu beyin mi? yoksa göz mü? yanlış bakıyor! Hayır yani ikisi de öyle farklı ki! Biri ruhlarla dans ediyor! Diğeri ruhların varlığını bile kabul etmiyor! Bu ne yaman çelişki Allahım(!) bir şey değil şaşı olacaklar. Herkes filozof kesildi başıma.
Gözlerime gölgeler düştü, farkındalıkları kör, aldanmış kadınların göremedikleri nüanslar ve dışlarında yansıyan ama içlerine bir türlü yansımayan aynalardaki karanlık gölgeler.
Bükre i mısra idi yadımda kalan ukde…
Aslı Birer
Geceye dokun gözlerinle sayha sayha, yıkılır mı istinad duvarları gökyüzünün. Yıkılır karanlıklar sabaha. Ya o bir sıkımlık dünyaların görünmez duvarları, onlar da yıkılır mı?
Aslı Birer
Çek bir başım, karanlık kuyulardan bakracı, belki bir yudum su bulursun da yeşerir umutların.
Aslı Birer
Bazen haketmediği halde övmek, insana yapılan en büyük kötülüktür. Ve ben hiçbir zaman bu kadar kötü olamadım.
Aslı Birer
Ve bazen övgüyü hakkettiği halde yermek insana yapılan en büyük kötülüktür!
Ben hiç bu kadar kötü olamadım.
Çünkü her iki durum da gerçekleri gizlemek için yapılır.
İçinde bir yerlerde bilmediğin ormanlar var.
Hayata tutunmanı sağlayan ırmaklara giden yolların,
Keşfedilmemiş kıtalarında seni bekliyor belki de kendin!
Aslı Birer
Sadece birkaç saatliğine bütün kapıları kapatıp dış dünya ile bütün bağlarımızı koparıp, sadece kendi içimize dönmek…
Materyalizmi dillerine dolayıp ondan sonra da neymiş efendim yabancı filozofları güncelliyor muşuz. İnsan önce neyi savunduğunu bilmeli bence.
Materyalizmin tarihi Antik Yunan'a uzanmaktadır. Kurucuları arasında Demokritos, Empedokles ve Leukippos gösterilir. Bu düşünürlerin kurduğu ''Atom Felsefesi''
İnsan kombin yapacak kadar ustaysa neyi neyle harmanladığını da bilir değil mi?
Birilerine sürekli giydirmek abesle iştigaldir bence de. Erdem ise yetkinlikleri kıskançlık ve egolara teslim etmeden kabul etmektir. Diplomaları boş laflarla boşa çıkarınca etkinliğini kaybetmiyor. O yetkinliği almak için altı yılınızı feda ederken insanlığınızı da kaybetmiyorsunuz efendim. Yaş’ a gelince ; aklın yaşla hiçbir alakası yok! Ataerkil bir anlayışla, özellikle de kadınların aşağılanmasını asla kabul edemem kim için olursa olsun. İki lafın başı ahlaktan bahsedecek ne yetkiye ne de yetkinliğe sahip değilken. Bu pervasızca söylemlerin bir dayanağı yok ise herkes hakkını farklı mecralarda da delil ve ispatıyla arayabilir! Bu da unutulmasın. Kadınlar da fikir sahibi ve yazmak özgürlüğüne sahiptir. Erdem ve ahlak felsefesini her daim savunurum ama bunu birilerinin üzerinden yapmam. Yapanı da affetmem! Herkes birilerini hedef gösterirken bütün bunları göze alsın ve düşünsünler isterim. Hiçbir kadın buraya, kendisine “ahlaksız” yakıştırması yapılsın diye gelmiyor. Zira bu ahlaksızlık her ne ise ispatını da istemek hakkı doğar.
Mistik şiirlerde hayat bulup, materyalist bir pencereden bakmanın içinde bulunduğu beyin mi? yoksa göz mü? yanlış bakıyor! Hayır yani ikisi de öyle farklı ki! Biri ruhlarla dans ediyor! Diğeri ruhların varlığını bile kabul etmiyor! Bu ne yaman çelişki Allahım(!) bir şey değil şaşı olacaklar. Herkes filozof kesildi başıma.
Eğer, siyah göklerde geceyse, kalplerdeki krizantem bahçeleri ne?
Aslı Birer
Gözlerime gölgeler düştü, farkındalıkları kör, aldanmış kadınların göremedikleri nüanslar ve dışlarında yansıyan ama içlerine bir türlü yansımayan aynalardaki karanlık gölgeler.