Ve bütün bunlar iyiliğin genel tanımları ve sonuçlarıdır. Önemli olan ise bencillikten sıyrılıp, ayırt etmek ve kaş yaparken göz çıkarmamaya dikkat etmektir. Çünkü iyilik ve kötülük görecelidir.
Mesela; iki yaşlı insanın yol kenarında beklediğini gördünüz ve yardım etmek istediniz. Birine yardım ettiğinizde gerçekten karşılığını bulur ve hakikaten iyilik yapmış olursunuz. Diğer kişi sizi reddedebilir ona yaşlı muamelesi yaptığınızı düşünebilir bunu kendisine hakaret olarak algılayabilir. Kendince haklıdır çünkü orada sizden bir talebi olmamıştır. Bu duruma maruz Kalan kişi o kişiye nankörlük yakıştırması yapar çünkü iyilik düşündüğü için kendini haklı görür. Oysaki gerçek hiç de öyle değildir. Bu örnekten çok daha ağır sonuçlar doğuran iyiliklerden doğan mağduriyetler hiç de az değildir. :)
Gelişmiş toplumların en önemli özelliklerinden biri özsaygı ve bu farkındalık toplulukları kötücüllükten uzaklaştıran iyinin hakim olduğu toplumlara dönüştürür.
Genel olarak tanımlarsak; İyilik, ahlaki açıdan değerli olan davranışlar bütünüdür. Kötülük ise bunun tam tersi ahlaki açıdan değersiz davranışlar bütünüdür. Burada hiçbir anlaşılmazlık yok. Genel kurallar. İyilik kime göre neye göre iyiliktir. İşte irdelenmesi gereken bu. :
“ Neden böyle olur bu insanlar? Sen ona iyilik edersin, o sana kötülük. ”
Burada insanın kötücül taraflarını sorguluyor usta. Ne yalan söyleyeyim bu sözü ben de farklı sorguladım. Hep söylüyorum ya! İyilik ve kötülük kişiden kişiye değişir ve sizin iyilik yaptığınızı düşündüğünüz kişi bunu iyilik olarak görmeyebilir. Ya da ustanın dediği gibi bencil ve nankör de olabilir tabii.ama çoğunlukla bu kural şaşmaz. En güzeli saygı ve sevgiyle yaklaşmaktır, iyilik meraklısı da olmamak gerekir. Kötülük kadar iyilik de zarar verebilir.
Ve bütün bunlar iyiliğin genel tanımları ve sonuçlarıdır. Önemli olan ise bencillikten sıyrılıp, ayırt etmek ve kaş yaparken göz çıkarmamaya dikkat etmektir. Çünkü iyilik ve kötülük görecelidir.
Mesela; iki yaşlı insanın yol kenarında beklediğini gördünüz ve yardım etmek istediniz. Birine yardım ettiğinizde gerçekten karşılığını bulur ve hakikaten iyilik yapmış olursunuz.
Diğer kişi sizi reddedebilir ona yaşlı muamelesi yaptığınızı düşünebilir bunu kendisine hakaret olarak algılayabilir.
Kendince haklıdır çünkü orada sizden bir talebi olmamıştır. Bu duruma maruz Kalan kişi o kişiye nankörlük yakıştırması yapar çünkü iyilik düşündüğü için kendini haklı görür. Oysaki gerçek hiç de öyle değildir.
Bu örnekten çok daha ağır sonuçlar doğuran iyiliklerden doğan mağduriyetler hiç de az değildir.
:)
Gelişmiş toplumların en önemli özelliklerinden biri özsaygı ve bu farkındalık toplulukları kötücüllükten uzaklaştıran iyinin hakim olduğu toplumlara dönüştürür.
İyilik, toplumun da gelişmişlik derecesinin göstergesidir.
Aslında iyiliğin temelinde “benlik” kavramı vardır.
Çünkü iyilik insanın kendini mutlu eder, içinde yüksek haz duygusu vardır.
İyiliğin, gerçekleştiren kişi için maddi manevi karşılığı yoktur.
Beklentisizdir, beklenti varsa zaten iyilik değildir.
İyi iyilik, kötülükten alıkoymaktır..?
:)
Genel olarak tanımlarsak;
İyilik, ahlaki açıdan değerli olan davranışlar bütünüdür.
Kötülük ise bunun tam tersi ahlaki açıdan değersiz davranışlar bütünüdür.
Burada hiçbir anlaşılmazlık yok. Genel kurallar. İyilik kime göre neye göre iyiliktir. İşte irdelenmesi gereken bu.
:
“ Neden böyle olur bu insanlar? Sen ona iyilik edersin, o sana kötülük. ”
Burada insanın kötücül taraflarını sorguluyor usta. Ne yalan söyleyeyim bu sözü ben de farklı sorguladım.
Hep söylüyorum ya! İyilik ve kötülük kişiden kişiye değişir ve sizin iyilik yaptığınızı düşündüğünüz kişi bunu iyilik olarak görmeyebilir. Ya da ustanın dediği gibi bencil ve nankör de olabilir tabii.ama çoğunlukla bu kural şaşmaz. En güzeli saygı ve sevgiyle yaklaşmaktır, iyilik meraklısı da olmamak gerekir. Kötülük kadar iyilik de zarar verebilir.
Bugün paylaştığım
Cengiz Aytmatov beyaz gemi kitabından alıntılardır.
Paranın hüküm sürdüğü yerde, güzel söze ve güzelliğe yer kalmaz.
Der; Cengiz Aytmatov
Rica ederim Ömer bey