Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Aşk Olsun
Aşk Olsun

kendi içine korkusuzca çevirebilir misin bakışlarını

  • serbest kürsü18.05.2019 - 11:53

    Rabıta açar evet kesinlikle haklısın yeni ve daha fazla kavramlara ihtiyaç duymamiz ve dolayısıyla da daha fazla kelimeye tabii ki, tamamen okumak ve okuduğun üzerine kafa yormaya bağlı. Lakin nasıl olacak bu . Yani zaten okuma oranımız olabildiğince düşükken akıllı telefonlar internet kullanımı falan derken iyice düşmedi mi ? durum vahim yani hatta korkunç .hiç umut vaadetmiyor

  • serbest kürsü18.05.2019 - 11:49

    Kerten kelebek profil resmindeki susam sokağının kırpıgı mı

  • serbest kürsü17.05.2019 - 15:36

    Aslında bu durum değişimin hızına da bağlı Rabiya. Yaşam hızlı bir şekilde aktıkça bundan dil de nasibini alıyor ister istemez. Bir çok kelime kullanımdan düşüp bir çok yeni kelime kullanıma giriyor. Önemli olan kelimelerin kullanılması. Dilimizi yaşar kılmak bizim elimizde. Kelimelerimize tutunmalıyız. Daha çok kelime ile konuşmalıyız.

  • serbest kürsü17.05.2019 - 14:02

    Kesinlikle katılıyorum Salkım Söğüt. Aceleyle yazıyoruz ya klavyede. Ama tabii mazereti olamaz bu tür yanlışların. Özürrrrrr.

  • serbest kürsü17.05.2019 - 13:50

    şahsi görüşüm odur ki herkes kendi evinin önünü süpürse bu bile dilimiz için önemli bir katkı olacaktır. yazı yazarken ve konuşurken kullanacağımız kavram ve varlık adlarının kelimelerin eğer Türkçe karşılığı var ise mutlaka onu tercih etmeliyiz. yoksa öbür türlüsü yine bir sorunda yaraya parmak basmadan çevresinde dolaşıp durmak olacaktır.
    dilimiz Selçuklular ve Osmanlılar döneminde yoğunluklu olarak farsça ve Arapçanın tanzimattan günümüze dek Fransızcanın ve günümüzde de ağırlıklı olarak İngilizcenin tesiri altında kalmıştır. evet teknolojik bilimsel ve sanat alanlarındaki ilerlemeler ve itici kuvveti elinde bulunduranların çekim gücünden kaynaklı bu tarz etkilenmeler bir noktaya kadar anlaşılabilir ise de eğer dilimiz bundan zarar görecekse mutlaka tedbir alınmalıdır.öz Türkçeyi önce biz doğru kullanmalı ve gençlerimizi de bu konuda uyarmalı ve teşvik etmeliyiz.

  • serbest kürsü17.05.2019 - 11:15

    fıkra güzeldi. elif key. gerçekten o hale geldi ki durum aynen fıkradaki gibi.

  • serbest kürsü17.05.2019 - 10:30

    deniz hanım günaydın ve sizin şahsınızda tüm kürsüye de günaydın demiş olayım. öyle bir niyetim yok. yani size cevaben falan yazmış değilim inanın. gerçi sizi inandırabilir miyim bilmiyorum .lakin gerçek şu ki bu şiiri bir öğrenci dergisinde okudum çok beğendim buraya üşenmeyip alıntılamak istedim. hepinizin de beğenisine sunmak istedim. sadece bir dergi köşesinde kalsın istemedim. tüm sebep bu. ben sizin bana ne söylediğinizi bile hatırlamıyorum. sanırım o biraz daha farklı bir konu idi Türkçemizle ilgili. bu şiirde Türkçeleri dudurken yabancı olanların kullanılması konu edilmiş hicvedilmiş. bu da çok önemli bir konu bence. dediğim gibi beğendim ve paylaşmak istedim. sizinle ilgisi yok. iyi günler.

  • serbest kürsü17.05.2019 - 09:37

    Karamanoğlu Mehmet beyi arıyorum
    Karamanoğlu Mehmet beyi arıyorum
    görenininz bileniniz duyanınız var mı
    bir ferman yayınlamıştı
    bu günden sonra divanda, dergahta, bargahta, mecliste
    meydanda tükçe' den başka dil konuşulmaya diye
    hatırlayanınız var mı
    dolanın yurdun dört bir yanını
    çarşıyı pazarı köyü şehri
    fermana uyanınız var mı
    nutkum tutuldu şaşırdım, merak ettim.
    dolandığınız yerde Türkçe olmayan isimlere
    gördüklerine duyduklarına üzüleniniz var mı
    tanıtımın demo, sunucunun spiker
    gösteri adamının şowmen, radyo sunucusunun diskjokey
    hanım ağanın first lady olduğuna şaşıranınız var mı
    dükkanın store, bakkalın market, torbasının poşet
    mağazanın süper, hiper, gros market
    ucuzluğun damping olduğuna kananınız var mı
    ilan tahtasının billboard, sayı tahtasının skorboard
    bilgi alışın brifing, bildirgenin deklerasyon,
    merakın , uğraşın hobby olduğuna güleniniz var mı
    bırakın eli özün bile seyrek uğradığı,
    beldelerin girişinde welcome, çıkışında goodbye okuyanınız var mı
    korumanın muhafızın boddyguard
    sanat ve meslek pirlerinin duayen
    itibarın, saygınlığın prestij olduğunu bileniniz var mı
    sekinin alanın platform, merkezin center
    büyüğün mega, küçüğün mikro, sonun final,
    özlemin hasretin nöstalji olduğunu öğreneniniz var mı
    iş hanımızı plaza, bedestenimizi galeria
    sergi yerlerimizi center room, showroom
    büyük şehirlerimizi mega kent diye gezeniniz var mı
    yol üstü lokantamızın fastfood
    yemek çeşitlerimizin menü
    hesabı adisyon diye ödeyeniniz var mı
    iki katlı evini dubleks,
    üç katlı evini tripleks,
    köşklerimizi villa, eşiğimizi antre bahçe çiçeklerimizi flora diye koklayanınız var mı
    flora çiçeklerinin kapladığı sevimli gardın da
    bi brunch alanınız var mı.
    sevimlinin sempatik, sevimsizin antipatik
    vurguncunun spekülatör, eşkıyanın mafya
    desteğe bilemediniz koltuk çıkmaya sponsorluk diyeniniz var mı
    mesireyi, kır gezisini picnic,
    bilgisayarı computer hava yastığını air bag
    eh pek olasıcalar oluru pekalayı okey diye söyleyeniniz var mı
    çarpıcı , önemli haberler flaş haber
    yaşa varol sevinçleri oley oley
    yıldızları star diye seyredeniniz var mı
    vırvırık dağının tepesindeki köyde,
    cafe shop levhasının altında
    acının da acısı kahvesini bi drink alayım diyerek içeniniz var mı
    toprağımızı inancımızı bayrağımızı çaldırmayalım derken
    dilimizin çalındığını talan edildiğini
    özün el diline özendiğine içi yananınız var mı
    Türkçemiz elden gidiyor dizini döveniniz var mı
    Karamanoğlu Mehmet beyi arıyorum
    göreniniz bileniniz duyanınız var mı?
    bir ferman yayınlamıştı hayal meyal hatırlayıp ta
    sahip çıkanınız var mı?

  • serbest kürsü16.05.2019 - 11:34

    ergüder yoldaş içindeki kendinin izini sürenlerdendi. modernite adı altında insana çağdaşlarına sunulan tüm aynılaştırmalara tek tipleştirmelere baş kaldırı anlamında evini terkedip sokaklarda yaşamayı seçmişti. bir evsiz bir hippiydi o. bir gün görevinin bilincinde olan işgüzar bir sayım memurunun ve bir muhabirin görevi icabı kendisine yönelttiği neden buradasınız sorusunun ardından cevabını almak üzere uzattığı mikrofona şu manalı cevabı vermişti:
    -görevim icabı.

  • serbest kürsü16.05.2019 - 09:00

    günaydın ginsbergin rabbinin kendisine lütfettiği ilahi bir soluk olarak gördüğü şiiri edebiyatı sevenlerin kürsüsü