Şovelyelik yapan gevurdur, bizde şovelyelik yerine dayılık vardır!
Umarım yaptığınız genellemede o kesimden birisi öyle yaptı diye o kesimin bir kaba sığdırılmasının yanlış olduğu kendi tarafınızda farkındalık içerir. Her koyun kendi bacağından asılırda!
Cinsel eğilim dememiş! Cinsel yönelim demiş! Aslında eğilim demek istemiştir! Almancadan alınma bir term "sexuale Neigung" bir CDU politikacının konuşmasında duymuştum... Böyle tipler çocuk istismarınıda ortak payda sayar çocuğu dengeli seviyeli sevenlerede pedofili iftirası atmaktanda kaçınmaz dimi Yolcu?!
İNSANLAR GENELLİKLE ULAŞAMADIKLARI VEYA ERIŞEMEDIKLERİ İNSANLARA DÜŞMAN OLURDA Sn. Rabia Acar hanım! Özellikle, genellikle ulaşamadıkça, erişemedikçe ve ilişemedikçe kelimelerini itina ile seçtim tanımadıkça diye bir kelime kullanmadım.
Sn. mahlası Pudraşekeri ve Deniz Daner özelimdeki oynanmış mesajlaşmalarımda Manisalı zanni bir şüpheliyle bağlantılı kılmak vede şahsımı o konuda uzmanlara ibne olarak sunmak kimin maharetiydi?
Antolojiye artık parmak iziyle giriş yapıyorumda... Çünkü Hilal'e yazdığınız parmak izi ile ilgili bir paylaşımdan yola çıkarak sizi muhatap almam gayet doğal olsa gerek!
Size bir hikayemi anlatayım. İnternetten Kherimchad Mahatma Ghandinin biyografi kitabını ısmarlamıştım. Kitabın birazını takriben yüz küsür sayfasını okuduktan sonra Amerikada Shing tapınağının birisine saldırı düzenlendi ve yanlış hatırlamıyorsam 20 nin üzerinde insan katledilmişti. O olay olduktan sonra K.M.G biyografisini okuyamaz oldum ve aradan bayağı zaman geçtikten sonra David Mc Taggart'ın ve özellikle biyografisini okuyamadığım K.M.Ghandi biyografi kitaplarını vicdanımın rahatlaması için Srilankalı bir arkadaşıma yakması için verdim...
Bir alttaki paylaşımımda ne yakın olduğum taraf nede uzak olduğum taraf referans alınmıştır sırf "eğitimin temelde neden nihai var oluş zorunluluğu" referans olarak alınmıştır. Yazısına merhumla manevi boyut katmak isteyen Rabia hanım. İnşallah içinizdeki kötülük ağır basmamıştır. Nasılki içimizdeki iyiliğinde kötülüğünde mücadelesinde, iyimi kötümü yaptığımızı bilmediğimizde vicdanın rahat olması veya olmaması gibi!
İNSANLAR GENELLİKLE ULAŞAMADIKLARI VEYA ERIŞEMEDIKLERİ İNSANLARA DÜŞMAN OLURDA Sn. Rabia Acar hanım!
İki doğrunun bir yanlış etmediği gibi iki yanlışında bir doğru etmemesi ne iyiliği nede kötülüğü bir Millet yapar, Rabia hanım. Nitekim "eğitimin temelde neden nihai var oluş zorunluluğu" sorusuna eğitimcilerden yanıt bulamadığıma gelince onuda şöyle izah edeyim: nasılki rüzgarın var oluşu soğuk ve sıcağın mücadelesinden meydana geliyorsa, İyinin ve Kötünün mücadelesindede eğitim meydana gelmiştir, çünkü mücadelenin dengesinin yegane çaresi eğitim olmuştur. Eğer insanlara cürüm uygulanarak kendi menfiyetlerine göre zor kullanılarak eğitilmeye kalkışılmışsa, cürümü uygulayanları eğitenler realitäde iyi olsa dahi hakikatte iyinin doğurduğu kötü zalim gibi bir şeydir...
Koçum sen sen ol hal hareket eksiliğinden dolayı sakın gaza gelme!
Çünkü hal hareket eksiliği, diğer tarafın hal hareket bütünlüğünü anlamak veya kullanmak için kullanılabilinir?
Şovelyelik yapan gevurdur, bizde şovelyelik yerine dayılık
vardır!
Umarım yaptığınız genellemede o kesimden birisi öyle yaptı diye o kesimin bir kaba sığdırılmasının yanlış olduğu kendi tarafınızda farkındalık içerir.
Her koyun kendi bacağından asılırda!
Cinsel eğilim dememiş! Cinsel yönelim demiş! Aslında eğilim demek istemiştir! Almancadan alınma bir term "sexuale Neigung" bir CDU politikacının konuşmasında duymuştum... Böyle tipler çocuk istismarınıda ortak payda sayar çocuğu dengeli seviyeli sevenlerede pedofili iftirası atmaktanda kaçınmaz dimi Yolcu?!
Artaç haber yazın neden silindi?...
İNSANLAR GENELLİKLE ULAŞAMADIKLARI VEYA ERIŞEMEDIKLERİ İNSANLARA DÜŞMAN OLURDA Sn. Rabia Acar hanım! Özellikle, genellikle ulaşamadıkça, erişemedikçe ve ilişemedikçe kelimelerini itina ile seçtim tanımadıkça diye bir kelime kullanmadım.
Sn. mahlası Pudraşekeri ve Deniz Daner özelimdeki oynanmış mesajlaşmalarımda Manisalı zanni bir şüpheliyle bağlantılı kılmak vede şahsımı o konuda uzmanlara ibne olarak sunmak kimin maharetiydi?
Antolojiye artık parmak iziyle giriş yapıyorumda...
Çünkü Hilal'e yazdığınız parmak izi ile ilgili bir paylaşımdan yola çıkarak sizi muhatap almam gayet doğal olsa gerek!
Size bir hikayemi anlatayım.
İnternetten Kherimchad Mahatma Ghandinin biyografi kitabını ısmarlamıştım. Kitabın birazını takriben yüz küsür sayfasını okuduktan sonra Amerikada Shing tapınağının birisine saldırı düzenlendi ve yanlış hatırlamıyorsam 20 nin üzerinde insan katledilmişti. O olay olduktan sonra K.M.G biyografisini okuyamaz oldum ve aradan bayağı zaman geçtikten sonra David Mc Taggart'ın ve özellikle biyografisini okuyamadığım K.M.Ghandi biyografi kitaplarını vicdanımın rahatlaması için Srilankalı bir arkadaşıma yakması için verdim...
Bir alttaki paylaşımımda ne yakın olduğum taraf nede uzak olduğum taraf referans alınmıştır sırf "eğitimin temelde neden nihai var oluş zorunluluğu" referans olarak alınmıştır.
Yazısına merhumla manevi boyut katmak isteyen Rabia hanım. İnşallah içinizdeki kötülük ağır basmamıştır. Nasılki içimizdeki iyiliğinde kötülüğünde mücadelesinde, iyimi kötümü yaptığımızı bilmediğimizde vicdanın rahat olması veya olmaması gibi!
İNSANLAR GENELLİKLE ULAŞAMADIKLARI VEYA ERIŞEMEDIKLERİ İNSANLARA DÜŞMAN OLURDA Sn. Rabia Acar hanım!
İki doğrunun bir yanlış etmediği gibi iki yanlışında bir doğru etmemesi ne iyiliği nede kötülüğü bir Millet yapar, Rabia hanım.
Nitekim "eğitimin temelde neden nihai var oluş zorunluluğu" sorusuna eğitimcilerden yanıt bulamadığıma gelince onuda şöyle izah edeyim: nasılki rüzgarın var oluşu soğuk ve sıcağın mücadelesinden meydana geliyorsa, İyinin ve Kötünün mücadelesindede eğitim meydana gelmiştir, çünkü mücadelenin dengesinin yegane çaresi eğitim olmuştur.
Eğer insanlara cürüm uygulanarak kendi menfiyetlerine göre zor kullanılarak eğitilmeye kalkışılmışsa, cürümü uygulayanları eğitenler realitäde iyi olsa dahi hakikatte iyinin doğurduğu kötü zalim gibi bir şeydir...