Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Tüh galiba, psikolojide çok bilmişliğin marazı, term karşılığı messiakomplexi diye geçiyordu!


Psikoloji Galiba Messi Çok Bilmiş Diye

Karanlığın tek örtemediği ışıktır, ışığın ise tek aydınlatamatığı mesafesi, ekseni ve ulaşımının dışındaki karanlıktır!

Karanlık Aydın Işık Kara Mesafe

Tüh Süper Vizyon dizisi veya sinema filmi daha çıkmamış henüz!
Tüh, bu suratte bir sürü dizi veya sinema filmi çıkıyorsa bir gün dizi veya film ismi kalmayacak, yahu...

Sinem Bir Gün Sinema Dizi Daha

- Neyse Serbest Kürsünün hatrına, asıl meseleye geçelim.

"Allah göklerin ve yerin Nur'udur. O'nun nuru, içinde ışık bulunan bir kandil yuvasına benzer. O ışık bir cam içindedir, cam ise, sanki inci gibi parlayan bir yıldızdır; bu ne yalnız doğuda ve ne de yalnız batıda bulunan bereketli zeytin ağacından yakılır." Nur suresi 35. Ayet
-------------------------------
SÜPER VİZYON

- Söz hakkı: Elektronlar veya mionlar Atom çekirdeğinin etrafında sabit bir döngüdemi, yoksam Atom çekirdeğinin etrafında gel gitlerle diğer herhangibi bir Atom çekirdeğinin etrafındaki elektronlar ve mionlar ile pozisyonunu belirsiz bir pozisyonda çekirdek etrafı orbitlerinde değiştirmektemidirler? Çift yarık deneyindeki süper pozisyon sonrası belirgensizlik sorduğum soruya yanıt değilmi? Ve bu sayede nihayi en kısa zaman biriminde elektron ve mionların diğer Atom çekirdeğinin etrafındaki elektron ve mionlarla sürekli ve devamlı belirsiz yerlerinin değiştirmeleri aslında Quantum dolanıklık değilmidir?
- Sizler ışığın varlığına münahas meydana gelişi, oluşu hakkında hangi düşünceye sahipsiniz?

- ?: Soru işareti ideogramda(resimde) aslında kökeni kulak ve küpedenmi alınmadır, yoksam nesnesel boyutta ideogramda(resimde) orak'tanmı alınmadır?

- Soru işaretinin kökeni dahil, henüz sorularıma cevap almış değilim.

- Özet: Çift yarık deneyindeki pfhotonların süper pozisyon sonrası pozisyonlarının belirsizliği, atom çekirdeği etrafında atom orbitinde mevcudiyet gösteren elekronların ve mionların belirsiz pozisyonlarıyla eş değer değilmidir? Çift yarık deneyindeki, sonuç ilişkisi çizgisel 2Dimension(boyut) değilmidir? 3D'si(boyutu) iki veya daha fazla Atom Çekirdeğinin etrafındaki orbitlerinde ola gelen elektronlar ve mionların oluşa geliş pozisyonları değilmidir?
-----------------------
-Sizler Nur süresinin 35. Ayetinde belirtilen Ayetdeki"O ışık bir cam içindedir, cam ise, sanki inci gibi parlayan bir yıldızdır'ı.." Halen Edisonun ve Teslanın icad ettiği Ampülümü zannediyorsunuz?

SerbestKürsü Zaman Soru Düşünce Yalnız

Sn. İslamsal Siyasetçi, Ahmet İhsan Araç siyasal islam demekle ilmi yönden tekniğinde fıkıh'ımı, yoksa soy isminizde olan Araç Gereç'imi kast ediyorsunuz?

İslam Ahmet Siyaset Demek İhsan

Eeee, ağaçı kesen baltanın sapıda ağaç odunundandı dimi...
Sakın ola ağaçı kesen baltanın sapının ağaç odunundan olmasını, kuyruğunu ısıran yılan "Ouroboros" ile karıştırmayın. Nede olsa hiçlikde kendinizi özgür saydıklarınızla varlığa ve varlığına karşı nihilistce savuruyorsunuz...

- Ahmet İhsan Araç, sen İslamsal Siyasetinle tipik bir dangalaksın.

İslam Ahmet Ağaç Siyaset Yılan

Hayallerim, düşlerim, düşüncelerim kendimde kendimden başka o andan başka yaşanmıyor!

Söz hakkı: Elektronlar veya mionlar Atom çekirdeğinin etrafında sabit bir döngüdemi, yoksam Atom çekirdeğinin etrafında gel gitlerle diğer herhangibi bir Atom çekirdeğinin etrafındaki elektronlar ve mionlar ile pozisyonunu belirsiz bir pozisyonda çekirdek etrafı orbitlerinde değiştirmektemidirler? Çift yarık deneyindeki süper pozisyon sonrası belirgensizlik sorduğum soruya yanıt değilmi? Ve bu sayede nihayi en kısa zaman biriminde elektron ve mionların diğer Atom çekirdeğinin etrafındaki elektron ve mionlarla sürekli ve devamlı belirsiz yerlerinin değiştirmeleri aslında Quantum dolanıklık değilmidir?
- Sizler ışığın varlığına münahas meydana gelişi, oluşu hakkında hangi düşünceye sahipsiniz?

- ?: Soru işareti ideogramda(resimde) aslında kökeni kulak ve küpedenmi alınmadır, yoksam aletsel boyutta ideogramda(resimde) orak'tanmı alınmadır?

Zaman Soru Düşünce Aslı Sonra

"İnsanım işte gayet sıradan mesela çok küçülmüşlüğüm vardır benim çok DÜŞÜRDÜNÜZ! Zaafiyetlerim utançlarım Bi hayli fazla, üzgünüm! sizler kadar yücelemedim, ben zaten sizler kadar kutsal, saf, temiz değildim ve üstüne basamadığım tüm dürtülerimin altında ezilerek yenildim bağışlayın..."

-- Tüh, galiba savcılarda eşortman giyermiş,...--

İnsanım işte, maalesef insanım demekle insan olunmuyor işte. Hiçbir hayvanın kendi dilinde kendi türüne hayvanım dediğini hiç duymadım. Hayatımın doğal akışında çok ezilmişliğim vardır benim. Toz kondurmadığınız hayatınızın doğal akışında çok ezdiniz! Eksilerimin utanmışlıkları haddinden bi hayli fazla, afedersiniz meczubum! Sizler kadar yükselemedim. Zaten işlenen, çıkarılan günahların altından kutsiyetsizlik, saf olmamayışlık, kirlenmişlik çıkıyor. Ve, üstüne basamadığım arınmamın altından çıkış yolu ararken. Kabahatı kusuru kendimde ararken eğitemediğim tüm erdemlerimin altında, üstüne bastığınız dürtülerimin altında ezilerek yenildim, çünkü dürtülerimi kendi oranımda kendimde yenmeye çalıştım ben. Ne nitelik nede özellik değilim, nitelik vede özellik olsaydım bağışlardınız belkide,...

İnsan Hayat Günah Belki Erdem

İNSANOĞLUNUN İLK ÇAĞLARDAN BERİ PARADİGMALAR ARAYIŞI VE PARADİGMALAR EKSENİNDE PSİKOLOJİK DUYGULARIN YONTUMU

Hz. Ademden ve Hz. Havvâdan beri Hz. Ademe öğretilen eşyanın isimleriyle insanoğlunun anlamlandırmalarındaki Manâ kökekenleri aslen sosyolojik bakımdan din esaslıdır. Manevi boyutta insanın toplumdaki aidiyetine nazaran dünya görüşüne anlam kazandıran toplumları ferdiyetleri çeşitli görüşler etrafında bir arada tutabilen morallendiren ve şekillendiren kutsiyeti ortaya koyan paradigmalardır. Kim hangi paradigmalar ekseninde değerlendirmelerini yapıyorsa dünyevi ve uhrevi görüşünü ona göre şekillendiriyordur.

Sekuler açıdan teknik esâsındaki sosyolojik paradigmalar ise, Bilim, Bilimi dallandıran, Sanat ve Zenâat gibi olgularla toplumu ve ferdiyetlerini bir arada tutabilen geliştiren, paradigmalar ortaya sürebilen mefhumlardır. Buna teoloji(ilahiyatda) dahildir.

İster gelişken ister gelişken olmayan şekilde her insanda kendini gösteren siyasal olguyu psikolojik etken olarak ele alırsak, nitekim insanın siyasal olgusuda çeşitli duygularla bağlantılı işlevi mantıksal duygu biçimidir.
Çünkü her insanın tabiatında ve fıtratında politize ve siyasallaştırma yatar.
İnsanın tabiatındaki ve fıtratındaki gerçekleşen politize ve siyasallaştırma neticede içsel bakımdan yorum kabiliyetini, dışsal bakımdan ise ideolojik görüşün ekseriyetidir.
Buna kıyasen ise salt politize ve siyasallaştırma gerçeklikte ticaret ticari kabiliyet olarak sonucunu gösterir. Insanın siyasalını çeşitli duygular neticesinde işlevi mantıksal duygu biçimi olarak ele alırsak buna yönelik eğitimi gerektiren mantıken insan zihninde yükseklerde bulunan olgulardır.
Bu sebeptendirki insanın kendini tamamen siyasetten soyutlaması eğitimi vede çeşitli tecrübeleri gerektiren zor süreçlerden geçer. Bu bakımdan her insanın siyasalını gizleyip gizlememesi kendi bilgisi dahilinde olduğu kadar, herhangibi ideolojik görüşün ekseriyetinde olması ideolojik akımından kendisini alı koyamaz...
Velhasıl bireysel açıdan, bu sebebiyetlerden ve ekseriyetlerden dolayı ne siyaseti dinden soyutlama nede dini siyasetten soyutlama neredeyse mümkün olmayan durumdur. Herhangibi salt soyutlama neticesinde, ya siyasi akımlar yada dini akımlar soyutlama oranı ve neticesine göre tez avantajlı duruma maruz kalırlar...

Yazmayacağım demiştim yine dürttünüz. Vesselam.

İnsan Dünya Para Anlam Gerçek