tek başıma park bankından,balkonun dayandığım tırabzanından seyrettiğim bana değmeden akıp giden kalabalıkları seviyorum. sanalında böyle bir güzelliği var.
"Bak göğün balkonlarından, geçmiş seneler Eski zaman esvaplariyle eğilmişler; Hüzün yükseliyor, güleryüzle, sulardan. Seyret bir kemerde yorgun ölen güneşi Ve uzun bir kefen gibi doğuyu saran Geceyi dinle, yürüyen tatlı geceyi."
bugün ödenmesi gereken yüklü bir taksidin ilk kısmını ödeyince hissettiğim.yani mutlu olmam gerekiyor şimdi dedim.çünkü ödeyemezsem diye üzüntünün de algısı oluşmuştu. öyleyim epeydir.her hissin algısı...
yarınlar.
hoyratça esen rüzgar kalpte büyütülen gelincik tarlasının üzerinden esip geçti.
inceliklerden yoksun...
tek başıma park bankından,balkonun dayandığım tırabzanından seyrettiğim bana değmeden akıp giden kalabalıkları seviyorum.
sanalında böyle bir güzelliği var.
yaşamdaki en önemli tek ve yek ihtiyacımın aşk olmadığını,olamayacağını anladığımda yolun yarısı çoktan geçmişti.ne hazin!
"Bak göğün balkonlarından, geçmiş seneler
Eski zaman esvaplariyle eğilmişler;
Hüzün yükseliyor, güleryüzle, sulardan. Seyret bir kemerde yorgun ölen güneşi
Ve uzun bir kefen gibi doğuyu saran
Geceyi dinle, yürüyen tatlı geceyi."
fikrimin önemi yok lakin bu düşünmeme engel değil.
hiçbir inanç,din insana sonsuzluk vadetmemeliydi.cennet dahi olsa.
kendim,kendimi hayretler içersine düşürdüm ki ne hayret!
bugün ödenmesi gereken yüklü bir taksidin ilk kısmını ödeyince hissettiğim.yani mutlu olmam gerekiyor şimdi dedim.çünkü ödeyemezsem diye üzüntünün de algısı oluşmuştu.
öyleyim epeydir.her hissin algısı...
loş ışıktan,kaynayan çay suyundan,açan günden bile mutluluk dolan insanlardık.
bu hayat bizi bu denli mahvetmemeliydi.
okyanus'ahiç dokunmadım.gerçi oda bana dokunmadı.