Her insan mutlu olamaz... Çünkü; gereğinden fazla özler hayatından çıkanları, Hak ettiğinden daha büyük umutla bekler hayatına girecekleri, Ve asla göremez yanı başındakileri...'
Ne bir ses ne de haber gelmiyor artık senden Öylece kalakaldım da deli hasretinle ben Bir yabancı selamın ile hüzünlere daldım Kendi ellerimle ben beni kederlere saldım Sonunda bir oyuncak kara sevda aldım senden Yani değişmedim hala öyle biraz çocuk kaldım
Yok öyle el gibi durma gül biraz Sana gülmeler yaraşır Yok öyle güz gibi soğuk olma Güz ayrılık taşır
Ben ona sıkıntılı güz günlerinde Yedi renkli yaz yağmurları dilemiştim Kırmak istememiştim duygu filizlerini Büyük bir ustalıkla susturup içimdeki uğultuyu Rüzgarımı olanca yumuşaklığıyla salmıştım üzerine İncinmesin diye tek Acıyı bile ters yüz eden İncelikli bir gülümsemeyle yüzümde
Ben ona gittikçe soğuyan zamanlarda Sıcacık bir sığınak olayım istemiştim İnsanlar içinde üşüdükçe Güvenle gelebileceği
Kuşların kanatları neden vardır? Bir insan neden ağlar yarı yaşına gelince? Bulutlar gökyüzünün yükü müdür, süsü müdür? Tutsağı mıdır rüzgarın, sevgilisi midir? Konuşayım istemiştim bir yüreğin dilince Yanıtı olmayan sorularda boğmak istememiştim
Ben ona sabah olamasam da Dingin bir ikindi olayım istemişimdir Herşeyin usul usul durulduğu saatlerde gelsin Yüzünde uçuk bir gülümsemeyle Yaslasın yorgunluğunu gövdemin yaşlı çınarına Serip üzerine yapraklarımın ağırlıksız yorganını Dinlendireyim istemiştim Üşütmek istememiştim.
Ben ona ne istemişsem bu yalnızlık aylarında Gecikmiş... İnce... Güzel ve uzak... Biraz da kendime istemiştim Sevgi adına
İçimde bir yere dokundun izi kaldı Ne o ize sarılabiliyorum ne de onu yok sayabiliyorum şimdi.. Oysa hiç bilmiyorum yüreğini tıpkı senin beni bilmediğin gibi...
Her insan mutlu olamaz...
Çünkü; gereğinden fazla özler hayatından çıkanları,
Hak ettiğinden daha büyük umutla bekler hayatına girecekleri,
Ve asla göremez yanı başındakileri...'
Ne bir ses ne de haber gelmiyor artık senden
Öylece kalakaldım da deli hasretinle ben
Bir yabancı selamın ile hüzünlere daldım
Kendi ellerimle ben beni kederlere saldım
Sonunda bir oyuncak kara sevda aldım senden
Yani değişmedim hala öyle biraz çocuk kaldım
Yok öyle el gibi durma gül biraz
Sana gülmeler yaraşır
Yok öyle güz gibi soğuk olma
Güz ayrılık taşır
Sezen Aksu - El Gibi
Özledim.
Söyleyeceklerim bu kadar, kısa ve derin.
Cemal Süreya
Ben ona sıkıntılı güz günlerinde
Yedi renkli yaz yağmurları dilemiştim
Kırmak istememiştim duygu filizlerini
Büyük bir ustalıkla susturup içimdeki uğultuyu
Rüzgarımı olanca yumuşaklığıyla salmıştım üzerine
İncinmesin diye tek
Acıyı bile ters yüz eden
İncelikli bir gülümsemeyle yüzümde
Ben ona gittikçe soğuyan zamanlarda
Sıcacık bir sığınak olayım istemiştim
İnsanlar içinde üşüdükçe
Güvenle gelebileceği
Kuşların kanatları neden vardır?
Bir insan neden ağlar yarı yaşına gelince?
Bulutlar gökyüzünün yükü müdür, süsü müdür?
Tutsağı mıdır rüzgarın, sevgilisi midir?
Konuşayım istemiştim bir yüreğin dilince
Yanıtı olmayan sorularda boğmak istememiştim
Ben ona sabah olamasam da
Dingin bir ikindi olayım istemişimdir
Herşeyin usul usul durulduğu saatlerde gelsin
Yüzünde uçuk bir gülümsemeyle
Yaslasın yorgunluğunu gövdemin yaşlı çınarına
Serip üzerine yapraklarımın ağırlıksız yorganını
Dinlendireyim istemiştim
Üşütmek istememiştim.
Ben ona ne istemişsem bu yalnızlık aylarında
Gecikmiş... İnce... Güzel ve uzak...
Biraz da kendime istemiştim
Sevgi adına
Gel.. Kıymetini bilmediğin ne varsa içimde, Kıyametini birlikte kopartalım öyle git.. Ben sağ Öleyim, sen selamet kal...
Ben bir ay pervanesiyim. Kanatlarım dünya,
sözlerim sevgi. Kendime masallar anlatıyorum.
Şükrü Erbaş
Beklemek güzeldir,
ama doğru durakta.
Can Yücel
Bazen aynı havayı soluduğumuzu bilmek yetiyor :)
Çook şey için teşekkür edebilirim,
amaaa öncelikle beni kırmadığın inadını kırdığın için TEŞEKKÜR EDERİM :)
İçimde bir yere dokundun izi kaldı
Ne o ize sarılabiliyorum ne de onu yok sayabiliyorum şimdi..
Oysa hiç bilmiyorum yüreğini
tıpkı senin beni bilmediğin gibi...